Van’da kayyuma karşı 19 Ağustos günü yapılan protesto eylemlerinde gözaltına alınan İnsan ve Özgürlük Partisi Genel Başkan Yardımcısı Menice Gülmez’in başörtüsünün alınmasının yanı sıra kameralar karşısında çıplak aramaya da zorlandığı ortaya çıktı. Gülmez, sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunacağını belirti. Gülmez, “İslami bir hükümet olarak 18 yıl süresince başörtüsüne anayasal bir güvence getirmeyen bir zihniyeti destekledim. Fakat anladım ki kendi kişisel ve grup menfaatleri söz konusu olduğunda aslında toplum hiçbir şekilde onları bağlamıyor” dedi.
‘Gaz bombalarıyla saldırdılar’
31 Mart seçimlerinde HDP ile ittifak yaparak Van Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi olarak görev yaptığını belirten Menice Gülmez, kayyum protestosunda yaşananları şöyle anlattı: “19 Ağustos tarihinde Meclis toplantımız vardı. Kayyım atandığını duyunca, belediye eşbaşkanlarımız ve meclis üyelerimizle birlikte belediye binasına gittik. Orada polis engeliyle karşılaştık. Barikatlar kurulmuştu. Polis tarafından engellendik. Belediye binasına girmemize kesinlikle izin verilmedi. Ardından vekillerimiz ve belediye başkanlarımızla Cumhuriyet Caddesi’nde kayyımı protesto etmek amacıyla basın açıklaması düzenleyecektik. Etrafımız polisler tarafından hemen ablukaya alındı. Sürekli gaz bombalarıyla insanlara saldırdılar. Müdahale etmeye başladılar. Ardından vekillerimiz oturma eylemi başlatınca bizler de yanlarında oturduk. Etrafımız iyice sarılıp müdahale edildi. Sis ve gaz bombalarından sonra gözaltına alındık.”
‘Pardösüyü başörtü yaptım
Gözaltına alınırken birçok kişinin yaralandığını ifade eden Gülmez: “Büyük bir psikolojik şiddete maruz kaldık. Çıplak arama dayatıldı. Başörtülerimiz başımızdan alındı. Beş arkadaş başörtülüydük. Ben itiraz ettim. İtiraz etme durumunda şiddet kullanacaklarını söylediler. Arkadaşlarımızın polise tepki göstereceklerini ve bu nedenle şiddet uygulanacağını düşünerek ‘nezarethaneye kadar başımda dursun orada çıkarırım’ dedim ve nezarethanenin kapısında onlara verdim. Gözaltındayken iki gün boyunca arkadaşımın pardösüsünü başörtü yaptım” dedi. Gözaltında maruz kaldığı işkenceyi avukatı ile paylaştığını söyleyen Menice Gülmez, anlatımlarına şöyle devam etti: “Komiser avukatla görüşme sırasına gelip gözlüğüm ve başörtüme müdahale edince avukat da olaya tanıklık etti. Avukatım durumla ilgili tutanak tutacağını ve dışarıya taşıyacağını söyledi. Bunun üzerine bize karşı polislerin tavrı değişti.”
‘Başörtüsüne güvence’
Kameralar karşısında kendilerine çıplak arama dayatıldığının altını çizen Menice Gülmez: “Kadın polis arasa dahi bu ciddi bir durumdur. Bütün itirazlarımdan sonra bana bir genelge getirdiler.
Genelgede kesici, delici aletlerin bulundurulmaması önlemi vardı. Fakat genelgede dahi başörtüsüyle ilgili, saça takılan tokalarla ilgili bir madde yoktu. Biz buna itiraz ettik ve karşılığında ‘Bu bizi bağlamıyor. Bize gelen emirler bağlıyor’ dediler” şeklinde konuştu. Gülmez, sözlerini şöyle bitirdi: “Yıllarca başörtüsüne destek verdiğini düşündüğümüz, İslami bir hükümet olarak 18 yıl süresince başörtüsüne anayasal bir güvence getirmeyen bir zihniyeti destekledim. Fakat anladım ki kendi kişisel ve grup menfaatleri söz konusu olduğunda aslında toplum hiçbir şekilde onları bağlamıyor. Yanlarında duruyor musunuz, durmuyor musunuz onlara bakıyor. Gördüğüm psikolojik şiddet hakkında suç duyurusunda bulunacağım. Bu insanlık suçunun takipçisi olacağım. Kesinlikle kimsenin yaşamaması ve aynı travmalara maruz kalmaması için mücadelemi sürdüreceğim.”
Hikmet Tunç/Van-Jinnews