Basın kartlarının süresi uzatılmayan Alman gazeteciler Jörg Brase ve Thomas Seibert Türkiye’yi terk etmek zorunda kaldı.
Türkiye’de basın kartlarının süresi uzatılmayan ZDF televizyonun İstanbul bürosu şefi Jörg Brase ve Tagesspiegel gazetesinin muhabiri Thomas Seibert bugün Türkiye’yi terk etmek zorunda kaldı. Alman gazeteciler Brase ve Seibert’in 2019 yılı için basın kartlarının süresinin uzatılması için yaptıkları başvuru Cumhurbaşkanlığı’na bağlı İletişim Başkanlığı tarafından kabul edilmemişti. Seibert ve Brase’ye 1 Mart’ta gönderilen elektronik postada, akreditasyonlarının uzatılmadığı bildirilmişti. İletişim Başkanlığı tarafından yıllık olarak verilen basın kartları, yabancı basın mensuplarının Türkiye’de çalışabilmesinin yanı sıra oturma izni alabilmeleri için gereken şartlar arasında bulunuyor.
Seibert,1997’den beri görev yapıyordu
Deutsche Welle Türkçe’ye İstanbul’dan ayrılmadan önce açıklama yapan Brase, basın kartının süresinin neden uzatılmadığını bilmediğini dile getirdi. Brase, “En azından adli inceleme gerektirecek bir neden yok. Benim bildiğim kadarıyla, Türkiye’deki mevcut basın yasasını da ihlal etmedim” dedi. Brase, aldığı ret yanıtına ilişkin olarak mahkemeye başvurmak istediklerini söyledi. Tagesspiegel gazetesinin muhabiri Seibert ise, 1997 yılından beri Türkiye’de görev yapıyordu. Seibert, kartının uzatılmamasını “yaptığı haberlerle bağlantılı olduğuna inanmadığını” söyledi. “Bunun Batılı basın mensuplarına verilen bir mesaj olduğunu” düşünüyorum diyen Seibert, “Burada bir, iki veya üç günah keçisine ihtiyaç vardı. Ve ben de şanssızdım ki, onlardan biri oldum” diye belirtti.
‘Neredeyse hiç eleştirel haber yapılmıyor’
Türkiye’de görev yapan yabancı basın mensuplarından yaklaşık 80’inin 2019 yılı için yaptığı akreditasyon başvurusuna henüz yanıt alamadığı belirtiliyor. Alman gazeteci Brase, yeni basın kartı başvurusuna aldığı olumsuz yanıtın “diğer meslektaşları için de belirsizlik anlamına geldiği” görüşünde. “Belki de yapılan haberleri etkileme isteğiyle böyle bir hedef izleniyor” diyen Brase, “Ancak bunun işe yaramayacağından yola çıkıyorum. Ulusal medyada bu etkili olmuştu. Artık neredeyse hiç eleştirel haber yapılmıyor, en azından devlet medyasında. Görünüşe göre, şimdi de uluslararası medyada aynı şey yapılmaya çalışılıyor. Fakat bu planın işe yarayacağını düşünemiyorum” diye konuştu. Thomas Seibert ise, Türk gazetecilerin durumunun daha zor olduğuna dikkat çekti. Alman gazeteci, bu konudaki görüşlerini, “Türk meslektaşlarımızın burada yaşadıklarıyla karşılaştırıldığında bizim durumumuz bir lüks aslında. 130’dan fazla meslektaşımız yazdıkları veya paylaşımları nedeniyle cezaevinde bulunuyor. Jörg ve ben ise bugün uçağa biniyoruz. Arada çok büyük bir fark var, bunu açıkça söylemek gerekiyor. Ancak Türk hükümetinin ülke sınırlarının ötesinde de açıkça baskı oluşturmaya çalışması endişe verici” diye konuştu.