Bartın’da yaşanan maden katliamına ilişkin üç kentte yapılan açıklamalarda facianın sorumlusunun iktidar olduğu belirtildi
Bartın’ın Amasra ilçesinde yaşanan maden katliamına ilişkin tepkiler devam ediyor. Bugün İstanbul, Mersin ve Diyarbakır’da katliama ilişkin protestolar oldu.
İstanbul
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Bartın’da 41 işçinin yaşamını yitirdiği maden faciasına dair Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi önünde açıklama yaptı. “Herkes için adalet” pankartının açıldığı açıklamada Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne (TMMOB) bağlı İstanbul Maden Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu üyesi Mehmet Makar, başka madenlerde yaşanan ölümleri hatırlattı.
Az işçi çok iş
Bölünmenin yeni kazalara yol açtığına dikkat çeken Makar, “Bu durum yeni Somalara davetiye çıkartacaktır. Biz bunu Somada, Ermenek’te ve Elbistan’da söyledik. Ayrıca Türkiye Taş Kurumu daha önce yayınladığı faaliyet raporunda işçiye ihtiyacı olduğunu dile getiriyor. Bu durumu Enerji Bakanlığına iletiyor. Bakanlık Hazine Bakanlığına iletiyor ancak yeni işçi kadroları verilmiyor. Üç işçinin yapacağı işi iki işçi yapmaya çalışıyor. Bu nedenle bu tür kazalar ortaya çıkıyor” diye konuştu.
DİSK İşçi Sağlığı ve İşçi Güvenliği Dairesi Müdürü Tevfik Güneş, sistemin işçilere karşı iç savaş başlattığını ve bunun bitmediğini ifade etti.
Saldırılara karşı mücadele edeceklerini vurgulayan Güneş, “Bu güvencesiz taşeron sistem değişmedikçe bu ölümler ve katliamlar devam edecek. Bu sadece iktidarla ilgili değil bir sistem sorunudur” diye belirtti.
Sosyal cinayet
Avukat Evren İşler ise 41 işçinin yaşamını yitirmesini “Sosyal cinayet” olarak nitelendirdi. Katliamların üstünün örtülmeye çalışıldığını dile getiren Evren, yargı eliyle gerçek sorumluların da ortaya çıkarılmasının engellendiğinin altını çizdi.
Türkiye’de birçok adaletsizliğin yaşandığını ve bu nedenle herkesin adalet talebiyle sokakta çıktığını dile getiren Evren, ne olursa olsun adalet arayışından vazgeçmeyeceklerini ifade etti.
Diyarbakır
Bartın’daki maden ilişkisine açıklama yapan Mezopotamya Ekoloji Hareketi (MEH) ise rant odaklı ve tekelleşmeye dayanan, emeği görünmez kılan, doğayı katleden ekonomi politikalarıyla yaşamın sömürüldüğünü belirtti.
AKP iktidarıyla birlikte sömürü düzeninin, hak ihlallerinin, iş cinayetlerinin, hızla arttığına dikkat çekilerek,“Daha önce gerçekleşen katliamlardan ders almamış iktidar; şirketleri ve sermayeyi, gerek yasalarla gerek uygulamalarıyla korumasıyla bu katliamların ve iş cinayetlerinin en baş sorumlusudur. Sermaye düzeninin sonucu olarak gerçekleşen bu katliama; kaza değil, cinayet diyoruz. Kapitalist sisteme karşı mücadele etmeye ve yaşamı savunmaya devam edeceğiz” ifadelerine yer verildi.
Mersin
Mersin Emek ve Demokrasi Platformu, Bartın’ın Amasra ilçesinde 41 işçinin yaşamını yitirdiği maden faciasını Özgür Çocuk Parkı’nda protesto etti. “Kader değil cinayet” pankartının açıldığı açıklamada “Dün Soma’da bugün Bartın’da kaza değil cinayet”, “Kaza değil katliam kader değil cinayet” sloganları atıldı. Kitle adına açıklamada konuşan Mersin Emek ve Demokrasi Platformu Dönem Sözcüsü Mustafa Özbay, yaşanan maden faciasını seri cinayete dönüştüğünü söyledi.
Her yıl ortalama 2 bin kişinin iş kazalarında yaşamını yitirdiğini kaydeden Özbay, işçi cinayetlerinde dünyada Türkiye’nin en üst sıralarda olduğunu belirtti.
Bartın’da yaşanan maden faciasına ilişkin tüm iddiaların her yönü ile titizlikle araştırılması gerektiğinin altını çizen Özbay devamında şunları söyledi: “Sorumlular açığa çıkarılıp yargılanmalıdır. Çalışma hayatını daha fazla kuralsızlaştıran, çalışanları korumasız bırakan emek düşmanı sistem yapısal olarak işçi cinayeti, meslek hastalığı üreten bir sistemdir. Tek çözüm işçi cinayetlerini yaratan emek karşıtı bataklığı kurutmaktan geçmektedir.”
Kaynak: MA