İHD şubelerinin her ayın ilk cuma günü yaptığı ‘Barış Nöbeti’ kapsamında konuşan Diyarbakır İHD Genel Başkan Yardımcı Rahşan Bataray Saman, son süreçteki tutuklamalara değinerek ‘hakikatin sesi kısılamaz’ dedi
İHD tarafından tüm şubelerde eş zamanlı olarak ve Türkiye’de yaşanan hukuksuzluklara dikkat çekmek ve barışın sağlanması için her ayın ilk Cuma günü yapılan “Barış Nöbeti” bu ay da devam etti.
İHD Diyarbakır Şubesi binasında tutulan nöbette konuşan İHD Genel Başkan Yardımcı Rahşan Bataray Saman, eylemlerinin ikinci ayında sürdüğünü hatırlatarak, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü dolayısıyla çocuk ve kadın haklarının ihlal edilmesine dikkati çekmek amacıyla bu ay eylemlerini sürdürdüklerini söyledi. Tutuklanan 9 Kürt gazeteciye ilişkin de konuşan Saman, “Basına yönelik baskıları kabul etmiyoruz.
Hakikatin sesi kısılamaz. Hakikati dile getirdiği için tutuklanan Şebnem hocanın yanında olduğumuzu belirtmek istiyoruz” dedi.
Savaşlar en çok çocukları vuruyor
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi (BMÇHS) kabulü ile barış hakkı, çocukların en temel haklarından biri olarak tanındığını hatırlatan İHD Diyarbakır Şubesi Başkan Yardımcısı Ezgi Demir de, “Çatışma ortamlarının tek sonucu çocukların fiziki bütünlüklerine zarar gelmesi ile de sınırlı kalmamaktadır. Şiddet ortamının doğal sonucu olarak çocuklar; anadilde eğitim, sağlık, aile bireyleriyle kendi kültüründe gelişme ve yetişme hakkından da mahrum bırakılmaktadırlar. Tüm bu savaş ortamı başta yaşam hakkı olmak üzere çocukların en temel haklarını ihlal etmektedir” dedi.
Barış tesis etmenin bedelini kadınlar ödüyor
Savaşın her ne kadar en mağduru olsalar da 50 yıllık şiddetli çatışmanın sarmalında kadınların yürüttüğü mücadele, sergilediği direniş ve fedakârlık sayısız örneklerle dolu olduğunu vurgulayan Demir, “Tüm savaş ve çatışmaların tarihsel akışında barışı tesis etmenin bedelini kadınlar omuzlamış, omuzlamaya da devam edeceklerdir. Buradan toplumsal barışın kendini kapitalizm ve patriarkaya dayandıran akıldan gelmeyeceğini, gelse bile kalıcılaşmayacağını anlamak, barış tartışmasının toplumsal bir mesele olduğunu görmeye, unutturulanı hatırlamaya dayanır. Tam da bu sebeple barışın aklını ve eylemini kadının toplumsal hafızası ile inşa etmek gerekir” dedi.
Çağrımız herkese
Barışın sağlanmasının ancak toplumsal bir talep haline gelmesi ile mümkün olduğunu sözlerine ekleyen Demir, “Bu amaçla da bir kez daha; barış sürecinin inşasında kararlı olan herkesin ve kesimin hakikat, adalet ve eşitlik temelinde yürütülecek barışın sağlanması için yan yana bulunmaya davet ediyoruz. Savaş politikalarını kabul etmiyoruz barışta ısrarcıyız!” dedi.
DİYARBAKIR