Artan ev kiraları ve yurt fiyatlarına tepki olarak ortaya çıkan ‘Barınamıyoruz Hareketi’ ve ‘Yurtsuzlar’ günlerdir sokak ve parklarda eylemlerini sürdürüyor. Gazetemize konuşan öğrenciler, ‘Taleplerimiz karşılanana kadar parklarda uyumaya devam edeceğiz’ dedi
Bedri Türkmen / İstanbul
Açlık ve yoksulluk sınırı her geçen gün yükselirken, sokağa yansıyan işsizlik ise milyonları buldu. Özellikle salgınla birlikte Türkiye ekonomisi derin bir karanlığa doğru yol alırken, işçisinden emekçisine, öğrencisinden memuruna bütün kesimler geçim derdine düşmüş durumda. Yaklaşık bir buçuk yıl sonra okullara geri dönen üniversite öğrencileri de artan ev ve yurt fiyatlarından dolayı barınma sorunu yaşıyor. Yurtlara yerleşemeyen, fahiş kiralardan dolayı ev kiralayamayan öğrenciler günlerdir ‘Barınamıyoruz’ diyerek, geceleri sokakta geçiriyor. İktidar ise çözüm bulmak yerine öğrencileri hedef gösteriyor, gözaltına alıyor. Biz de “Barınamıyoruz” diyerek seslerini duyurmaya çalışan öğrencileri eylem alanlarında ziyaret ederek sorunlarını dinledik.
‘Madem yurt yok dedik…’
Soğuk havaya rağmen İstanbul’un farklı parklarında toplanan öğrencileri Beşiktaş Belediyesi Sporcular Parkı’nda bulduk. Yaklaşık 15-20 kişilik direnişçi öğrenci grubundan Hüseyin Arif, birçok arkadaşlarının yurt ve ev bulamadığını belirtirken, kendisinin şanslı olduğunu ve aile evinde kalabildiğini söyleyerek, “Benim gibi bazı arkadaşlarımız yağma düzeninin içinde şanslılar, aileleri ile kalabiliyorlar. Fakat binlerce arkadaşımız yurt ve ev bulamamaktan ve okuyacakları şehirlere gidememekten bahsediyorlar. Çünkü başlarını sokacak bir çatı yok” dedi. Artan kira fiyatlarını ve yurt sorununun kaynağının her yerin rant alanına dönüştürülmesi olduğunu vurgulayan Arif, “Sosyal yaşamın metalaşmasıyla alakalı. Barınamıyoruz meselesi tam olarak buradan çıktı. Biz de madem barınacak yer bulamıyoruz parklar, banklar bizim yatacaklarımız olsun dedik” ifadelerini kullandı. Artan kira fiyatlarının ve yurt sorunlarının çözümüne ilişkin de konuşan Arif, “Öğrencilere burs desteği artırılmalı, kira burslarının oluşturulması, devlet tarafından taşeronlaştırılmış vakıf yurtlarının kamulaştırılması, bunun yanında yurt kapasitelerinin arttırılmasını talep ediyoruz. Bunlar karşılanana kadar parklarda, banklarda uyumaya devam edeceğiz” diye konuştu.
‘Irkçılık başka bir sorun oldu’
Bir diğer üniversite öğrencisi Fatma Sürmeli ise barınma hareketinin öğrencilerin yaşadığı zorlukları iktidara, topluma verilen bir tepki olarak ortaya çıktığını söyledi. Sürmeli, “Öğrencilerin yaşam koşullarının ne kadar sınırlandırıldığının bir nedeni olarak ortaya çıktı. Biz öğrenciler olarak ne doğru düzgün barınabiliyoruz ne de doğru düzgün bir eğitim alabiliyoruz. Yaşadığımız zorluklara tepki olarak ortaya çıktık” diye vurguladı. Devran Kara ise salgından dolayı hem ailelerinin hem de kendilerinin ekonomik olarak zor bir durumda kaldıklarını belirterek şunları söyledi: “Pandemi dönemi bitmemesine rağmen ailelerimiz hâlâ ekonomik olarak zor durumda. Bizler, okuduğumuz şehirlere döndüğümüzde ise gördüğümüz şey fahiş ev ve yurt fiyatları oldu. Sadece ev fiyatları değil ev sahiplerinin tutumları da kötü oldu, ırksal olarak da zorluklar çektik. Herkesin öğrencilere destek olmasını istiyoruz.”
Öğrencileri Gezi’ye bağladı
Öğrenciler sokakları terk etmezken, çözüm üretmesi gereken iktidar ise hedef göstermeye devam ediyor. AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan öğrencileri ‘sözde öğrenci’ diye hedef alarak, “Türkiye, dünyanın en fazla sayıda kamu yükseköğrenim öğrenci yurduna ve yatağına sahip ülkesidir. Son zamanlarda bazı park, bahçe buralardaki bankların üzerinde yatanlar şunu açık ve net söylüyorum bunların bir kısmının öğrencilikle alakası yok. Bunlar kendilerine göre, güya sözde öğrenci. Bunlar aynen Gezi Parkı olayı neyse bunun bir başka versiyonudur” ifadelerini kullandı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise öğrencileri “terörist” ilan etti. Soylu, “Bunların daha ziyade sol marjinal gruplara müzahir olduğu belirlendi. 6’sının PKK/KCK, 6’sının MLKP, 5’inin TKKKÖ, 2’sinin TKP Kıvılcım, 1’inin FETÖ/PDY, 1’inin TKİP, 1’inin DKP, 4’ünün de, beni çok seven, LGBTİ üyesi olduğu tespit edildi. Peki bu profil bize yabancı mıdır? Yıllardır üniversitelerimizde ve bazen de dışarıda özellikle Taksim civarında bu ve benzeri gruplar artık klişeleşmiş eylemlerini yapmaktadırlar. Örgütlerin ve grupların isimleri hemen hemen aynıdır. Siz benden daha iyi biliyorsunuz. 3 veya 4 harfi geçmez” diyerek bir kez daha öğrencileri hedef gösterdi.
AKP’li belediyeler Erdoğan’ı ‘yalancı’ çıkardı
AKP’li belediyeler, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın öğrencilere yönelik “sözde öğrenci” ve “yalancı” açıklamalarını boşa düşürerek, üniversitelilerin yurt sorununun çözülmesi için adım atmaya başladı. AKP’li Sivas Belediyesi yurda yerleşemeyen öğrencilerin konaklama giderlerinin karşılanacağını aktarırken, AKP’li Konya Büyükşehir Belediyesi ise yayımladığı duyuru ile KYGM yurtlarına başvurup yerleşemeyen öğrencilerin kontenjan dahilinde belli süre misafir edileceğini açıkladı. Maraş Belediyesi’nden yapılan açıklamada bir öğrenci velisinin “Bizim için konaklama büyük bir problemdi” ve bir öğrencinin “Adana’dan geliyorum. Yurt ilk etapta çıkmadı, yedeklerdeydim” sözlerine yer verilmesi de sorunu gözler önüne sererken diğer AKP’li belediyeler de sanal medyadan yurt sorunu üzerine açıklamalar yaptı.