Tecridin kaldırılması talebiyle açlık grevinde olan tutuklulara destek vermek için Bakırköy Cezaevi’nin önünde açıklama yapan Marmara Zindanlarla Dayanışma İnisiyatifi, “Barışı ve barışın teminatını değil, savaşı ve savaş savunucularını tecrit altına alın” dedi.
Marmara Zindanlarla Dayanışma İnisiyatifi, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle 8 Kasım 2018’de süresiz- dönüşümsüz açlık grevi eylemi başlatan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Leyla Güven’e ve 281 tutukluyla dayanışma amacıyla Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi önünde basın açıklaması yaptı. “Leyla Güven haklıdır tecrit kalkmalıdır” pankartının açıldığı eyleme, çok sayıda kişi katıldı.
Tutuklu aileleri adına Bermal Yıldırım, 2013 ve 2015 yılları arası sürdürülen demokratik çözüm sürecinin bitirilmesinin ardından savaş konseptinin devreye sokulduğunu hatırlattı. Yıldırım, tecrit altında olan Öcalan’ın o günden sonra ağır tecrit koşulları altına alındığını söyledi. Tecrittin bir insanlık suçu olduğunu dile getiren Yıldırım, “İmralı Cezaevi’nde bulunan Sayın Abdullah Öcalan üzerinde yürütülen mutlak tecrit sistemi dünyanın hiçbir yerinde yoktur. Bu tecrit hiçbir hukuk metninde yer alamayacak kadar büyük bir suçtur” dedi.
‘Devlet talebe duyarsız kalmamalı’
Uluslararası kamuoyunu Türkiye’nin üzerinde baskı oluşturmaya çağıran Yıldırım, sağlık ve hukuk örgütlerini, meslek odaları ve dernekler başta olmak üzere tüm Sivil Toplum Kuruluşlarını (STK) hukuka ve insan sağlığına sahip çıkmaya davet etti. Açlık grevindeki tutukluların geri dönüşü olmayan sağlık sorunları yaşamaması için yeterli sıvı, B1 vitamini ve sağlık desteği almaları gerektiğinin altını çizen Yıldırım, şunları söyledi: “Düzenli sağlık muayenelerinin yapılarak, raporlaştırılması ve kamuoyu ile paylaşılması konusunda meslek odalarını sürece sahip çıkmaya, aydın, demokrat, sosyalist, devrimci tüm çevrelerin açlık grevlerinin can kaybı yaşanmadan taleplerin karşılanması için duyarlı davranmaya davet ediyoruz. Devlet bu talebe duyarsız kalmamalıdır. Halkların vicdanında derin yaralar açacak kayıplar yaşanmadan taleplere kulak vermelidir.”
“Barış yaşatır, savaş öldürür” diye devam eden Yıldırım, konuşmasını şöyle sonlandırdı: “Barışı ve barışın teminatını değil, savaşı ve savaş savunucularını tecrit edelim. Tüm halklarımızı barış ve adalet çığlığına sahip çıkmaya çağırıyoruz. Leyla Güven haklıdır. Talebi talebimizdir.”
Kaynak: MA