Xîzan’da konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, 50 bin nufuslu kentte sadece 4 uzman doktorun olduğunu söyleyerek ‘Doktora, işsizliğe kaynak yok ama güvenlik ve koruculara kaynak var’ dedi
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Sêrt’teki seçim ziyaretlerinin ardından Bêdlis’e geçti. İl girişindeki Buzlupınar Dinlenme Tesisleri’nde karşılanan Bakırhan ve beraberindekiler ardından konvoy şeklinde Xîzan (Hizan) ilçesine doğru yola çıktı. Coşkulu konvoy Xîzan’a bağlı Tatik (Yolalan) Beldesi’nde onlarca kişi tarafından karşılandı.
Yapılan selamlamanın ardından Bakırhan ve beraberindekiler, Xîzan ilçe meydanında çok sayıda kişinin katılımıyla halk buluşması gerçekleştirdi. Halk buluşmasında konuşan Bakırhan, Xîzan’ın ilmin, alimlerin yetiştiği bir ilçe olduğunu belirtti.
Xizan’ın Said-i Nursi’nin ve onun gibi önemli isimlerin ve kahramanların mücadele ettiği bir merkez olduğunu söyleyen Bakırhan, 2014 belediye seçimlerinde Xîzan Belediye Eşbaşkanı olarak seçilen ve yerine kayyım atandıktan sonra cezaevine konulan İhsan Uğur’a selam gönderdi.
Doktora kaynak yok, koruculara kaynak var!
Xîzan’a girince başka ülke sınırlarına girildiği hissinin uyandığını söyleyen Bakrıhan, 50 bin kişilik Xîzdan’da sadece 4 uzman doktorun olduğunu söyledi. Bunun yanı sıra Xîzan’da çok sayıda asker ve korucunun bulunduğuna işaret eden Bakırhan, “Doktora, işsizliğe kaynak yok ama güvenlik ve koruculara kaynak var. Türkiye’nin tanka, topa, silaha ihtiyacı yok. Niye yok? Kürtler bu ülkede kendi dillerini, kültürlerini yaşatmak istiyorlar. Eşit yurttaş olmak istiyorlar. Kürtler bu topraklarda anadilini konuşmak istiyor. Bu Kürde tankla, topla cevap vermek neye neden oldu? Ülkenin ekonomisini batırdı. Topa tüfeğe verdikleri parayı emekliye, askeri ücretliye verselerdi, daha zengin bir ülke olacaktı” dedi.
‘Böyle kardeşlik mi olur?’
Şex Seid’lerden, Seyit Rıza’lara ve günümüze kadar anadili konuşmak, diğer halklarla eşit olmak istediklerini belirten Bakırhan, “Bunun için tanka topa niye ihtiyaç var? Erdoğan çıkmış yerel seçimden ziyade silahtan, savaştan bahsediyor. Kürtlerin yaşadığı yerleri ‘teröristan’ olarak görüyorlar. Kürdün yaşadığı her yerde arama noktaları var, askerler var. Ama doktor yok, sağlık yok, anadilde eğitim yok. Sonra da diyorlar, ‘kardeşiz.’ Böyle kardeşlik mi olur?
Biz kardeşsek Kocaeli’ndeki bir fabrikayı Xîzan’a kursana. Kardeşsek, Kürt gençleri neden metropollerde inşaatta çalışmak için ailesinden uzaklaşıyor? Biz kardeşsek Kurdistan’daki uyuşturucu bataklığına kim sebep oldu? Kürt genci uyuşturucu içsin ama partisiyle, halkıyla birlikte olmasın. Bunların derdi, ‘aç kalıp, işsiz kalıp, anadilinizi konuşmayın, kendi belediye başkanınızı seçmeyin’ Bizim topraklarda ne Arap’a, ne de Türk’e düşmanlığımız yoktur. Hepsi bizim kardeşimizdir. Biraz önce Tatik Beldesi’nden geldik, burada eskiden Kürtçe tabela vardı ama kaldırılıyor. Anadil tabelasını kaldıran bir insan, insan değildir. Anadil tabelasını söken bir yönetici, sizin kardeşiniz değildir. Anadilini yok sayan kesinlikle atalarının, dedelerinin geçmişine ihanet ediyor. Dolayısıyla biz kardeş ve eşit olalım istiyoruz ama onlar bunu istemiyor. Biz bu ikiyüzlü siyaset karşısında ne yapacağız? 31 Mart’ta İhsan başkanın demokratik yerel yönetimler anlayışını yeniden hayata geçireceğiz. Xîzan’da 7’den 70’e herkesin belediyesi olacağız. Biz böylesine insanca çalışıp, hizmet ederken onlar kayyım atıyor. Kayyım önce belediye önünü beton duvarlarla kapatıyor, belediye kapısını halka kapatıyor” ifadelerini kullandı.
‘Önce Xîzan’la barış ki, sonra dünya alem sana itibar etsin’
Hangi partiden olursa olsun halkın seçtiği adaylara kayyım atanmaması gerektiğini vurgulayan Bakırhan, “Bunların eli havada, başı seccadede ama aklı haramda. Erdoğan çıkmış İstanbul’da ‘Uluslararası Barış Konferansı’ yapıyor ama Xîzan’da operasyon, baskın, gözaltılar yapıyor. Bürokrasi AKP’ye çalışıyor. Önce Xîzan’la barış ki, sonra dünya alem sana itibar etsin. Kendi ülkende 80 yaşındaki insanları tutuklayıp, katledeceksin sonrada İstanbul’da çıkıp ‘barış konferansı’ diyeceksin. Hadi oradan hadi! Ne Xîzanlılar ne de Kürtler senin ikiyüzlü politikalarına inanmayacak” tepkisinde bulundu.
Kürtçeye tahammülsüzlük
Çatı ve balkonlardan izleyenlere de seslenen Bakırhan, “Biz Meclis’te iki kelime Kürtçe konuştuğumuzda ne yapıyorlar? Mikrofonu kapatıyorlar. Parlamentoda sizin dilinizi kapatan ve buna itiraz etmeyen diğer siyasi partilere nasıl oy vereceksiniz? Bunu nasıl kabul edeceksiniz?” diye sordu.
Seid-i Nursi’nin sözleriyle konuşmasını sürdüren Bakırhan, “Xîzan toz, duman, çamur içinde. Mahallerde doğru düzgün yol yok. Çocuğumuz hastalandığında 50 bin kişilik ilçede uzman doktor yok. Buna kaynak yok ama operasyona kaynak var. Kürt’ün başına vurulacak cop için kaynak var, hizmet için yok” dedi.
‘Hırsızlıklarını saysak buradan İstanbul’a yol olur’
Emeklilere 10 bin TL ile geçinip geçinmediğini soran Bakırhan, 3 maaş alanları hatırlattı. Bakırhan, “Bir oyunuz var, sizin için mücadele edenlere verin. Diğer siyasi partiler sizin, gençlerinizin geleceği için on yıllarca süre cezaevinde kalacaksa, gidin onlara verin. Bizim belediyelerde yolsuzluk, hırsızlık yok. Halka hizmet var. 25 yıldır belediyecilik yapıyoruz ama hiç duydunuz mu, ‘Hırsızlık yapan Kürt belediye başkanı var’ diye? Kayyımlara, AKP’lilere bakın, hırsızlıklarını saymaya başlasak buradan İstanbul’a yol olur” diye konuştu.
Bakırhan son olarak, iktidar partisinin hizmet getirmeyeceğini söyleyerek, “Sizlere çok önemli belediye eşbaşkan adayları getirdik, sizlere emanet ediyorum” dedi.
Bakırhan ve beraberindekiler daha sonra Tetwan’da (Tatvan) yapılacak halk buluşmasına katılmak için yola çıktı.
Kaynak: MA