Azra Gülendam Haytaoğlu davasının dördüncü duruşması görüldü. Cumhuriyet Savcısı Ayhan hakkında nitelikli kasten öldürme ve cinsel saldırı suçlarından ceza istedi
Antalya’da, Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü öğrencisi Azra Gülendam Haytaoğlu’nu (21) katleden Mustafa Murat Ayhan’ın ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası talebiyle yargılandığı davanın dördüncü duruşması Antalya 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. “Nitelikli kasten öldürme”, “Nitelikli cinsel saldırı”, “Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma” ve “Hırsızlık” suçlarında yargılanan Ayhan, duruşmaya, tutuklu bulunduğu Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi’nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katılırken, Haytaoğlu’nun annesi Mezide, babası Mustafa Haytaoğlu, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekili ile taraf avukatları salonda hazır bulundu.
Kimlik tespitinin ardından başlayan duruşmada, ilk önce sanığın suç tarihinde cezai ehliyetinin olup olmadığına dair istenen rapor mahkemeye sunuldu.
‘Sanığın cezai sorumluluğu tam’
Diyarbakır Dicle Üniversitesi Hastanesi heyet raporunda, “Şahıstan alınan anamnez, yapılan ruhsal durum muayenesi ve incelenen evraklar neticesinde şahsın iletişiminin iyi, yargılama ve soyut düşüncesinin olağan olduğu bu bağlamda şahsın işlediği iddia edilen suça yönelik suç tarihinde cezai sorumluluğu tam olduğu, TCK/32 kapsamında değerlendirilmesinin uygun olmayacağı kanaatine varılmıştır” denildi.
Raporun okunması ardından söz alan müşteki avukatı, “Rapora diyeceğimiz yoktur. Sanık hakkında raporlar incelendiğinde de geçmişteki o dosyalarda sanığın akıl hastası olduğuna dair bir beyan yer almamıştır” diye belirtti. Bir diğer müşteki avukatı da, “Eylemin tasarlanarak” gerçekleşmesi hususunda savunma verilmesini talep etti. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı ise, şikayetlerinin devam ettiğini ve raporun sanığın suç profilini gösterdiğini dile getirdi.
Sanık avukatının yeni rapor talebi
Rapora itiraz eden sanık avukatı, “Müvekkilim 1 miligramdan fazla ilaç kullanıyor. Aynı heyet ilacı yeniliyor. Madem akıl sağlığı yerinde neden bu ilaçla devam edildi. Tek bir soruyla akıl sağlığının yerinde olup olmadığını bilmek insan üstü bir kabiliyet gerektirir. Elazığ’a sevkini talep ediyoruz. Bir rapor daha istiyoruz. Sağlam şekilde bunun kanıtına varalım. İki hastane de ‘doğrudur’ derse adaletin kestiği parmak acımaz” ifadelerini kullandı.
Avukatın yeni rapor talebi mahkeme heyeti tarafından reddedildi.
Ardından mahkeme heyetinin “Rapora dair ne söylemek istersin” diye sorduğu sanık, “Rapor düzenlenirken bana ‘Pişman mısın?’ şeklinde soru soruldu. Başka bir benzeri görüş, konuşma olmadı, cevap alma yönünde bir şey olmadı. Heyet raporu bu şekilde düzenlendi” dedi.
Savcı mütalaasını verdi
Mütalaasını açıklayan savcı, sanığın “Nitelikli kasten öldürme” ve “Nitelikli cinsel saldırı” suçlarından cezalandırılmasını, “Hırsızlık” ve “Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlarından ise beraatını talep etti.
Sanıktan ‘pişmanlık’ savunması
Mahkemenin “Nitelikli kasten öldürme ve cinsel saldırı” suçlarına dair sorularını yanıtlayan sanık, “Maktulle aramızda herhangi bir cinsel olay yaşanmadı. İstemeden maktulün ölümüne sebep oldum, bunu kabul ediyorum. Olanlardan dolayı üzgünüm ve pişmanım” şeklinde kendini savundu.
Kararını açıklayan mahkeme, sanığın tutukluluk halinin devamın ve taraflara savunma yapmak için süre verilmesine karar vererek, duruşmayı 30 Mayıs’a erteledi.
Kaynak: MA