AYM Başkanı Zühtü Arslan’ın da aralarında olduğu 6 üyenin şerh düştüğü ‘Çoklu Baro’ iptal talebinin ret gerekçesi açıklandı. İptal gerekçesi olarak ‘kamu yararı’ gösterildi. Zühtü Arslan’ın karşı oy kullanması dikkat çekti
Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) “çoklu baro” sistemi olarak bilinen ‘7249 sayılı Avukatlık Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un iptali istemiyle başvurduğu Anayasa Mahkemesi (AYM), 1 Ekim tarihli kararında iptal talebini oy çokluğuyla reddetmişti. AYM, verdiği ret kararının gerekçesini bugün açıkladı.
Resmi Gazete’de yayımlanan gerekçeli kararda, belli sayıda avukatın imzasıyla yeni baro kurulmasının Anayasa’ya aykırı olmadığını belirtildi.
Kararda, “Anayasa Mahkemesinin daha önceki bir kararında da ifade edildiği üzere kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının aynı bölgede birden fazla olamayacağı yönünde getirilmiş anayasal bir sınırlama bulunmamaktadır. Bu nedenle aynı ilde birden fazla baronun kurulmasına anayasal açıdan herhangi bir engel yoktur” ifadeleri kullanıldı.
Kamu yararı
AYM, ‘kamu yararı’ bakımından yeni baroların kurulmasına ilişkin ise şu değerlendirmede, bulundu: “Kuralların yer aldığı Kanun’a konu teklifin komisyon görüşmeleri sırasında dile getirilen görüşlerde; büyük şehirlerde barolara kayıtlı avukat sayısının çok fazla olmasından kaynaklı sorunların çözülmesi, avukatlık hukukuna ilişkin iş ve işlemlerin yürütülmesinde yaşanan gecikmelerin ortadan kaldırılması ve baro hizmetlerinin daha sağlıklı bir şekilde yürütülebilmesi gibi amaçlarla yeni bir baronun kurulabilmesine imkân tanındığı ifade edilmiştir. Bu yönüyle kuralın kamu yararı dışında başka bir amaç güttüğü söylenemez.”
Denetimin dışında
Çoklu baro kanunun siyasi saiklerle çıkarılmasına dair de AYM, “Aynı ilde birden fazla baronun kurulmasının; baroların ideolojik, etnik ve siyasi temelli ayrışmalarına neden olacağı, bu durumun farklı çatışmalara zemin hazırlayabileceği, baroların hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını koruma görevini işlevsiz hâle getireceği ileri sürülmekte ise de belirtilen hususlar yerindelik kapsamında olup anayasal denetimin konusu dışında kalmaktadır” dedi.
Zühtü Arslan karşı oy kullandı
İptali talep edilen maddelere ilişkin oy çokluğuyla alınan karara AYM Başkanı Zühtü Arslan ve AYM Başkanvekili Hasan Tahsin Gökcan, AYM üyeleri Engin Yıldırım, Celal Mümtaz Akıncı, Emin Kuz ve Yusuf Şevki Hakyemez karşı oy kullandı.
‘ Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulacağı öngörülmüştür’
AYM Başkanı Zühtü Arslan ret gerekçesinde, Anayasa’nın 123’üncü maddesine atıfla kamu tüzel kişiliklerinin ancak kanun ve Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulabileceğini kaydetti. Söz konusu değişiklikle “Artık kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanılarak kamu tüzel kişiliği kurulması imkanının kaldırıldığını” belirten Arslan, “Bunun yerine yeni hükümet sisteminin mantığına uygun olarak kamu tüzel kişiliğinin kanunla veya kanunun herhangi bir yetki vermesine gerek olmaksızın doğrudan Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulacağı öngörülmüştür” değerlendirmelerinde bulundu.
Arslan, kamu gücünü kullanan ve yargı sürecinin en önemli bir unsuru olan avukatların meslek kuruluşları olan baroların kurulması konusunda kanun koyucunun çok daha titiz davranması gerektiğinin de altını çizdi. AYM Başkanı, “Nasıl ki yasama organı her bir üniversitenin kuruluşunu titizlikle inceleyip kanunla kurulmasını sağlıyorsa, baroların kuruluşu bakımından da bunu yapması elzemdir. Kaldı ki bu bir tercih meselesi değil, son Anayasa değişikliği karşısında bir zorunluluktur” dedi.
Yeni sistem hatırlatması
AYM Üyesi Engin Yıldırım ise, muhalefet şerhinde, 2017 yılında yapılan Anayasa değişikliğiyle Cumhurbaşkanlığı makamına yetki verilirken “… ancak kanunla veya kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanılarak” hükmünün Anayasa’nın 123. maddesinden çıkarıldığını hatırlatarak, şunları belirtti: “Anayasa değişikliği öncesinde bir kamu tüzel kişiliğinin ancak kanunla veya kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanılarak kurulması mümkündü. Yeni sistemde ise Anayasa’nın 123. Maddesine göre ancak kanunla veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile kamu tüzel kişiliği kurulabilir. İptal talep edilen kurallar kanun özelliği taşımakla birlikte doğrudan baro kurmamaktadır. Bu kurallar, baroların nasıl kurulabileceğine, nasıl kamu tüzel kişiliği kazanacaklarına veya kaybedeceklerine dair yöntemle ilgilidir. Bir kamu tüzelkişisi olan baro kurulması için iki bin avukata veya Türkiye Barolar Birliği de dahil olmak üzere başka bir organa yetki verilmesi mümkün değildir.”
İdeolojik düşüncelerle baro kurulmaz
AYM üyelerinden Celal Mümtaz Akıncı de, şerh yazısında baroların “meslek kuruluşu” niteliğine, bu kuruluşların meslek standardı oluşturma görevine vurgu yaptı.
Akıncı, “Bu kurumların oluşturulmasında esas alınan öge meslek olup ideolojik, siyasi vb. düşüncelerle bu kurumların teşkilatlandırılması, çoklu baro kurulmasına imkan verilerek bu tür oluşumlara zemin hazırlaması Anayasa’nın ruhuna ve amacına uygun düşmemektedir. Aynı ildeki farklı barolar arasındaki rekabet, üyeleri arasındaki ideolojik, etnik, siyasi dayanışma, daha fazla üye sahibi olma, mevcut üye sayısını koruma gibi kaygılarla disiplin hükümlerinin uygulanamamasına ya da farklı uygulanmasına yol açabilecektir” diye belirtti.
HABER MERKEZİ