Aydın’da JES’lerin derelere bıraktığı atıklar hayvanların zehirlenmesine ve bitkilerin kurumasına da yol açarken, yüzlerce arı JES’ler nedeniyle öldü
Aydın’da Jeotermal Enerji Santralleri (JES) halkın yaşam alanlarını ve geçim kaynaklarını ellerinden almaya devam ediyor. JES’lerin derelere bıraktığı atıklar hayvanların zehirlenmesinin yanı sıra bitkilerin kurumasına da yol açıyor. Germencik ilçesine bağlı Pınardere köyünde 2016 yılında 450 kovan arısının JES’ler nedeniyle öldüğünü aktaran Ahmet Camuz (56), geriye kalan 6 kovan arısıyla geçimini sağlamaya çalışıyor. Zor günler geçirdiklerini belirten Camuz, 300 bin TL’lik zarara uğradığını söyledi. Camuz, baba mesleği olan arıcılığı devam ettirmek istediğini ancak bunun için de gelirinin olmadığını ifade etti.
‘Hiç kimse ilgilenmedi’
Mezopotamya Ajansı’ndan Esra Solin Dal’ın haberine göre, arılarının ölmesi ardından JES şirketi Karkey’e dava açtığını belirten Camuz, şirketin kendisini davadan vazgeçirmek için zararı karşılama sözü verdiğini ancak yerine getirmediğini dile getirdi. Camuz şöyle devam etti; “Bana Vakıfbank hesabı açtılar ve senin paranı buradan yatıracağız dediler. Ben davadan vazgeçince onlar parayı vermedi. Beni kandırdılar. Böyle olunca da Jeotermal şirketine açtığım tüm davalar düştü. Jeotermallerin saldıkları sulardan dolayı arılarım öldü. Arılarım öldüğü zaman İl ve ilçe Tarım Müdürlüğü’ne ve ilgili birimlere gittim ve başvuruda bulundum. Hiç kimse ilgilenmedi.”
‘Diğerleri de mağdur olmasın’
Camuz, “2016 yılından bu yana arılarım için mücadele veriyorum. Eskiden senede 500-600 teneke bal dağıtıyordum, borcum yoktu. Şimdi hayatım bitti. Biz ailece bundan etkilendik ekonomi olmayınca evde geçimsizlik oluyor” dedi. Arı ölümlerinin tarım ilaçlarına bağlanmak istediğini söyleyen Camuz, “Tarım ilacını atıyorsun sineği bile öldürmüyor. Nasıl arıları öldürüyor. Yetkililerin biran öce buralara gelip sağlıklı bir şekilde araştırma yapması gerekiyor. Diğer arıcılar da bizim gibi mağdur olmasın” ifadelerini kullandı.