İmralı tecridini ‘hukuk sisteminin karadeliği’ olarak nitelendiren ÖHD’li avukat Abdulmecit Yıldırım, tecrit son buluncaya kadar mücadele edeceklerini söyledi
İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan, 25 Mart 2021’den bu yana avukatları ve ailesiyle görüştürülmüyor. Ağırlaştırılmış tecride karşı harekete geçen Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), birçok kentte barolara başvurarak, Öcalan ile İmralı’da tutulan Ömer Hayri Konar, Veysi Aktaş ve Hamili Yıldırım’ın avukatlarıyla görüştürülmesini istedi. İzmir’de 36 meslektaşıyla birlikte başvuruda bulunan ÖHD’li avukat Abdulmecit Yıldırım, tecrit ve buna karşı taleplerine dair MA’dan Delal Akyüz’e konuştu.
Milyonlarca kişinin “irademdir” dediği Öcalan’a tecrit uygulanarak, halkla olan ilişiminin kesilmek istendiğini belirten Yıldırım, “Hükümet, siyasetini sertleşmek istediğinde tecridi ağırlaştırıyor. Tıkandığı yerde görüşmelere izin vererek, tıkanıklığı aşıyor. Görüşme gerçekleştiği ve tecridin azaldığı dönemlerde, ülkede ölümlerin durduğu, refahın artığı, siyasal iklimin daha özgürlükçü olduğu dönemleri yaşıyoruz” diye belirtti.
Abdullah Öcalan’ın hakları
Yıldırım, Öcalan’ın hukuken “hükümlü” olduğunu ve hükümlülerin yasalarca konulmuş hakları olduğunu söyledi. Avukat görüşmelerinin de bu haklardan biri olduğuna dikkati çeken Yıldırım, “Avukatların ve ailenin cezaevini ziyaret etme, telefonla görüşme, mektuplaşma hakkı vardır. Abdullah Öcalan’ın yanındaki 3 tutuklu da hükümlü ve onların da bu haklarından yararlanması gerekiyor. Ancak bu gerçekleştirilmiyor” diye konuştu.
Ülkenin karadeliği
İmralı Cezaevi’ni “Türkiye hukuk sisteminin karadeliği” olarak nitelendirdiklerini belirten Yıldırım, “Birçok ülkede hukuksuzlukların yaşandığını cezaevleri var. Bu hukuksuzluklar ne yazık ki Sayın Abdullah Öcalan’a yapıldığı için ülkenin birçok kesimi, hukuk örgütleri, hukukçular ve kamuoyu görmezden geliyor. İmralı Ada Hapishanesinde bu ülkenin hukuk sisteminin içerisindedir. Diğer cezaevlerine uygulanan hukuk İmralı Cezaevi’nde de uygulanmalı” ifadelerini kullandı.
Cevap alamadık
Tecrit sürdükçe ülkede yaşanan tıkanıklığın süreceğini ifade eden Yıldırım, “İmralı Cezaevine gidişlerin bu süreci rahatlatacağı kanaatindeyiz. Buna karşı Sayın Öcalan’ın kendi avukatlarıyla görüşme yapmasını istedik. Kendi avukatlarıyla görüşme yapılmıyorsa, 758 avukat olarak Adalet Bakanlığına görüşme talebinde bulunduk. Ancak bize bir cevap verilmedi. En son İzmir Barosu’na 37 avukatla başvuru yaptık. Maalesef henüz barodan bir cevap almış değiliz” ifadelerini kullandı.
Girişimler sürecek
Tecridin sadece hukukçuları değil, siyaseti ve toplumu da ilgilendirdiğinin altını çizen Yıldırım, şunları söyledi: “Biz hukukçular olarak Türkiye Cumhuriyeti’ne hukukunu uygulaması için baskı uygulayacağız. Henüz cevap verilmemiş olsa da Türkiye Barolar Birliği’ne ve Adalet Bakanlığı’na baskı uygulayacağız. Bu işin muhatabı Adalet Bakanlığı’dır. Bu konuda hem Meclisi hem de uluslararası kurumları haberdar edeceğiz. Bu yönlü sonuç alıncaya kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.”
Kaynak: İZMİR-MA