4 yıl önce bugün, herkese adil yargılanma talebiyle girdiği ölüm orucu direnişinin 238. gününde hayatını kaybeden devrimci Avukat Ebru Timtik, meslektaşları tarafından Gazi Mahallesi’ndeki mezarı başında anıldı
Türkiye’de ihlal edilen adil yargılanma hakkı için yaptığı ölüm orucu direnişinin 238. gününde hayatını kaybeden Avukat Ebru Timtik, meslektaşları ve müvekkilleri tarafından Gazi Mezarlığı’ndaki mezarı başında anıldı. “Ebru Timtik ölümsüzdür” pankartının açıldığı anma, 1 dakikalık saygı duruşuyla başladı. Timtik’in mezarı başına avukat cüppesi ve karanfiller bırakıldı. Timtik’in mezarını karanfillerle ve cübbelerle donatan avukatlar, Ebru’nun en sevdiği türküleri söyledi.
Direnişi dünyada yankı buldu
Avukatlar adına açıklamayı okuyan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şube Başkanı Ezgi Önalan, “4 yıl önce Ebru’muzun 38 kilo kalmış bedenini omuzladık ve vasiyet ettiği gibi annesiyle kavuşturduk,” diyerek sözlerine başladı. Ebru’nun ve Aytaç’ın adil yargılanma hakkı direnişinin bütün dünyada yankısını bulduğunu hatırlatan Önalan, dünyadan 2 milyon avukat nasıl adaletsizce yargılandıklarını öğrendiğini vurguladı.
‘238 gün canıyla konuştu’
Ebru Timtik’in “Avukat ölse mezarında hak arar” sözünü hatırlatan Önalan, şunları kaydetti:
“Ebru’ya sadece konuşmak yetmezdi. Ebru, hayatını hak ve adalet mücadelesine adamıştı. Adaletsizlik kendisine yöneldiğinde de susmayacağını, öylece durmayacağını hepimiz biliyorduk. Faşizm, ömründen 13 seneyi istiyordu. Haksız yere değil 13 senesini 13 gününü bile vermeyeceğini biliyorduk. Önce hakkında verilen tahliye kararının aynı gün geri alınarak tutuklanmak istenmesine karşı direndi. Tutuklanmasından sonra ise adalet talebiyle ölüm orucunda olan müvekkillerinin açlıklarına ortak oldu. 5 Nisan Avukatlar Günü’nde ise Aytaç’la beraber direnişlerini ölüm orucu halinde sürdürmeye karar verdiler. Biz, 238 gün boyunca çalmadık kapı, Ebru’yu anlatmadığımız tek kişi bırakmadık. Ebru bütün sözlerin çok üzerinde 238 gün boyunca canıyla konuştu. Ebru’nun bedeni 38 kilodan çok daha ağırdı. Her türlü adaletsizliği yapabileceklerini ve kimsenin buna karşı duramayacağını zannedenlerin yüzlerine vurulmuş ağır bir tokattı. Bugün siyasal iktidarın Ebru’nun isminden ve onun anılmasından bu kadar korkmasının sebebi budur.”
Kaynak: ANF