Hasta tutuklular ATK’nin ‘cezaevinde kalabilir’ raporları nedeniyle ölüme sürükleniyor. Avukat Alagöz, ATK’nin eşitlik ilkesini ihlal ettiğini belirterek adım atılması gerektiğini vurguladı
Hasta tutukluların cezaevlerinde durumu daha da kötüleşiyor. Bunun nedeni ise hem tedavilerinin engellenmesi, hem de Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) verdiği “cezaevinde kalabilir” raporları. ATK’nin “cezaevinde kalabilir” raporu verdiği birçok tutuklu ise ölüme sürüklendi. Son olarak Van Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde 2 yılı aşkın tutuklu bulunan ve akciğer hastası olan 52 yaşındaki Bişar Yazıcı 8 Temmuz’da yaşamını yitirmişti. Bişar’ın hem tedavisi engellendi, hem de ATK’nin “cezaevinde kalabilir” raporu yüzünden tahliyesi.
ATK artık ‘talimat’ kurumu
Mezopotamya Ajansı’na (MA) konuşan Avukat Ömer Alagöz, ATK’nin tamamen bir talimat kurumu haline geldiğini ve ölüme terk edildiğini söyledi. ATK’nin olumlu hiçbir adım atmadığını bunun da ölümleri tetiklediğini belirten Alagöz, “Ölümler, ardı arkası kesilmeyecek şekilde devam ediyor. Son dönemde bu durum daha da artmaya başladı. Hatasta tutuklular konusunda çok ciddi adımların atılması gerekiyor. Eşitlik ilkesi gereği, Anayasa Mahkemesi ve AİHM (Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi) kararları noktasında en azından suç ayrımı gözetmeksizin, herkese eşit bir biçimde davranılması gerekiyor” dedi.
Genelge laf olsun diye çıkarıldı
ATK’nin açık bir şekilde eşitlik ilkesini ihlal ettiğini ve “Sürekli Hastalık, Sakatlık ve Kocama Sebebiyle Kişilerin Cezalarının Hafifletilmesi veya Kaldırılması Hakkında İşlemler” başlıklı genelgenin de sonuç vermediğini dile getiren Alagöz, “Laf olsun diye çıkarılmış bir genelge. Genelgenin siyasi ve hasta tutuklulara hiçbir katkıda bulunmadığı apaçık ortadadır” diye konuştu.
Türkiye sözleşmelere uymuyor
Türkiye’nin taraf olduğu sözleşmelere uyulmadığını sözlerine ekleyen Alagöz, şöyle konuştu: “Türkiye sözleşmelere uymuş olsaydı, cezaevlerinde bu denli ölümler ve hak ihlalleri olmazdı. Bugün AİHM’in Türkiye’yi mahkûm ettiği sayısız konu var. Biz infaz erteleme talebinde bulunurken, bu kararları gerekli savcılık veya Adalet Bakanlığı’na iletmemize rağmen bunların hiçbir geçerliliği olmuyor. Bu durumda ölümler devam ediyor”
İktidarın politikaları nedeniyle ihlallerinin her geçen gün arttığına dikkat çeken Alagöz, “Tutuklular için uygun bir adım atılmıyor ve bu olumsuzluklar zinciri sürekli olarak devam ediyor. Bir iyileştirme yapılmadığı takdirde sürekli aileler acı çekecektir. Bu durumla ilgili hemen gerekli ve ciddi adımların atılması gerekmektedir” şeklinde konuştu.
5 ayda 3 hasta tutuklu yaşamını yitirdi
2022 yılında 78, 2023 yılının ilk 5 ayında ise 15 tutuklu cezaevinde yaşamını yitirdi.
İHD’nin ağır hasta tutuklu listesinde yer alan ve 22 Mart’ta tahliye edilen 30 yıllık tutuklu Abdulhalim Kırtay, 12 Mayıs’ta yaşamını yitirdi. Bedlîs’te 2014 yılında “örgüt üyeliği” iddiasıyla 15 yıl hapis cezası verilen ve 9 yıl tutuklu bulunan 31 yaşındaki Behçet Kaplan, 15 Mayıs’ta tutulduğu Ahlat T Tipi Cezaevi’nde yaşamını yitirdi. Son olarak Van Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde 2 yılı aşkın süredir tutuklu bulunan ve akciğer hastası olan 52 yaşındaki Bişar Yazıcı, 8 Temmuz’da tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi.
İnfazlar bahanerlerle yakılıyor
ATK’nin “cezaevinde kalabilir” raporuyla hasta tutukluların tahliyesini engellenirken, Cezaevi İdare ve Gözlem Kurulları da türlü bahanelerle infazı tamamlanan tutukluların tahliyesini engelliyor.
Son aylarda engellenen tahliyeler şöyle:
Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde infazı tamamlanan Sevgi Yıldız’ın tahliyesi Cezaevi Kurulu tarafından ‘temizliğine dikkat etmediği’ gerekçesiyle ertelendi.
Yine Cezaevi İdare ve Gözlem Kurulu’nun keyfi uygulamaları ve bahaneleri nedeniyle 31 yıllık tutuklu Nevzat Öztürk’ün tahliyesi, “yeterince kitap okumamak” ve “elektriği tasarruflu kullanmamak” gerekçeleriyle 3 ay ertelendi.
Elazığ F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan Fatoş Demirhan’ın tahliyesi, kendisine “HDP’de aday olur musun?” diye soran İdare ve Gözlem Kurulu tarafından ertelendi.
Yozgat 2 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi’ne tutulan 30 yıllık tutuklu Ali Şen’in tahliyesi de “Pişman mısın?”, “PKK terör örgütü müdür?” gibi sorular sorularak infazı yakıldı.
Cezaevi İdare ve Gözlem Kurulu, “PKK’nin stratejisi nedir” sorusu yönelttiği 31 yıllık tutsak İsmail Hakkı Tursun’un tahliyesini, “iyi halli olmadığı” iddiasıyla ikinci kez erteledi.
HABER MERKEZİ