Avrupa Konseyi, Akdeniz’de sondaj çalışmaları yapan Türkiye’ye karşı olası yaptırımları görüşmek için toplanma kararı aldı.
Akdeniz’de sondaj gerilimi tırmanıyor. Türkiye’nin bölgeye ikinci sondaj gemisini göndermesinin üzerine başta Güney Kıbrıs yönetimi olmak üzere Yunanistan, ABD, Avrupa Birliği, Fransa ve Mısır gibi ülkelerden art arda tepkiler geldi. Avrupa Konseyi, Kıbrıs’ta sondaj girişimi nedeniyle Türkiye’ye olası yaptırımları masaya yatırma adımı attı. Konsey, Türkiye’nin Akdeniz’deki sondaj girişimlerine yönelik olası yaptırımları görüşmek için COREPER düzeyinde toplanma kararı aldı.
AB üye devletlerinin daimi temsilcilerinden oluşan COREPER toplantısında Avrupa Komisyonu’nun hazırlamış olduğu yaptırım seçenekleri masaya yatırılacak. Euronews Türkçe’den Sertaç Aktan‘ın Komisyon ve Konsey yetkililerinden edindiği bilgiye göre bu yaptırımlar arasında Avrupa Yatırım Bankası’nın Türkiye’ye olan yardım fonlarını ve kredileri kesmek de var. Ayrıca Strazburg’da Türkiye’nin de üyesi olduğu Avrupa Konseyi’nde gerçekleşecek olan bir sonraki Bakanlar Komitesi Toplantısı’na dair görüşmelerde konunun öncelikli gündem maddesi haline getirilmesi veya toplantıların iptal edilmesi seçenekleri de tartışılacak.
Uyarıların dozu yükseldi
Türkiye’nin Doğu Akdeniz’e yolladığı ikinci sondaj gemisi Yavuz’un da Karpaz açıklarına ulaşması üzerine Rum kesimi, ardından AB’den de tepki gelmiş ve Dış Politika Yüksek Temsilciliği konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Kıbrıs’ın batısında süregiden sondaj operasyonlarının başlamasından iki ay sonra planlanan ikinci sondaj operasyonu, Kıbrıs’ın egemenliğini ihlal ediyor” ifadeleri kullanılmıştı. Önceki gün, Güney Kıbrıs Cumhurbaşkanlığı’nın yaptığı yazılı açıklamada da Türkiye’nin girişimi “Kıbrıs’ın egemenliğinin açık bir ihlalidir” denmişti. Geçen ay Avrupa Birliği’ne üye ülkelerin liderleri de “Türkiye’yi tartışmalı sularda sondaj faaliyetlerine son vermesi gerektiği” yönünde uyarmıştı.
Ankara’dan yanıt
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise, Saraybosna ziyareti öncesinde havalimanında gazetecilerin sorularını cevaplayarak, Doğu Akdeniz’deki krize ilişkin, “Bu konuda sağdan soldan bazı rahatsız edici sesler çıkabilir ama bu seslerin hiçbirisinin bizi bu yolumuzdan alıkoymayacağını daha önce de zaten açıkladık. Bugün de aynı noktadayım, aynı şeyleri söylüyorum” şeklinde konuşmuştu. Dün de Dışişleri Bakanlığı yaptığı açklamada “Türkiye, Doğu Akdeniz’de kendi kıta sahanlığı haklarını koruduğu gibi, Kıbrıs Rum tarafı, Kıbrıs Türklerini hidrokarbon kaynakları konusunda gelir paylaşımı dahil karar alma mekanizmalarına dahil etmediği ve haklarını garanti altına almadığı sürece, Ada’nın etrafında Kıbrıs Türk halkının hak ve çıkarlarını da savunmaya devam edecektir” ifadelerini kullandı.
DIŞ HABERLER