Hafıza kaybının yanı sıra birçok hastalığı bulunan Mehmet Emin Özlan’a defalarca ‘cezaevinde kalabilir’ raporu veren ATK, muayene sırasında da ‘Cumhurbaşkanı kim?’ diye sordu. Özkan’ın kızı Selma Özkan, ‘ATK babamın katili olmasın’ diyerek tepki gösterdi
Diyarbakır’ın Lice ilçesinde 22 Ekim 1993’te yaşamını yitiren Tuğgeneral Bahtiyar Aydın’ın ölümünden sorumlu tutularak 1996 yılında tutuklanan Mehmet Emin Özkan, ağır sağlık sorunlarına rağmen 26 yıldır cezaevinde tutuluyor. Her geçen gün sağlık durumu kötüye giden Özkan, hastanelerin “cezaevinde kalamaz” raporlarına rağmen Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) “cezaevinde kalabilir” raporlarıyla tahliyesi engelleniyor. Son olarak avukatlarının Diyarbakır D Tipi Cezaevi yönetimi ile görüşmesiyle 31 Mart’ta Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edilen Özkan’a, bir kez daha “cezaevinde kalamaz” raporu verildi.
Bu rapor sonrası Özkan, 6 Haziran’da İstanbul Adli Tıp Kurumu’na (ATK) götürüldü. ATK’de yapılan muayene sonrası Özkan, Diyarbakır D Tipi Cezaevi’ne geri götürüldü. Ancak ATK, Özkan’ın 5 kez kalp krizi geçirmesinin yanı sıra tansiyon, zehirli guatr, kemik erimesi, duyma-görme eksikliği ve hafıza kaybı gibi birçok sağlık sorununa rağmen bir kez daha “cezaevinde kalabilir” raporu verdi.
“Cezaevinde kalabilir” sonucuna yer verilen ATK raporu ile “Cezaevinde kalamaz” tespitinde bulunan Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi raporunda farklı değerlendirmelerin yer alması dikkat çekti.
Hastane ‘cezaevinde kalamaz’ dedi
Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim Ve Araştırma Hastanesi Psikiyatri Heyeti’nin raporunda, demans hastalığına işaret edilerek, cezaevi psikoloğunun Özkan’ın tek başına işlerini göremediği, yalnız tuvalete bile gidemediği, unutkanlığının olduğu notuna yer verildi. Nöroloji Heyeti’nin hastanın yardım olmadan günlük yaşamını sürdüremediği şeklindeki gözlem notu kaydedilen raporda, Kardiyoloji Heyeti’nin Özkan’ın kalp kapak hastalığının bulunduğunu tanısına yer verildi.
Raporun teşhis bölümünde, zehirli guatr olarak tanımlanan hipertiroidi, günlük hayata faaliyetlerini kısıtlayacak hipertansiyon, ani ölüme neden olan koroner arter hastalığı (KAH) olarak tabir edilen kalp hastalığı, yine kalp kapak hastalığı, ikinci evre böbrek hastalığı bulunduğu notu düşüldü. Ayrıca Cezaevi Psikoloğu Büşra Yağmur tarafından yapılan günlük gözlem notunda da hastanın yardım almadan günlük yaşam aktivitelerini gerçekleştiremediğini belirtilmişti.
Özkan’ın sürekli hastalık ve kocama durumu olduğu belirtilen raporda, cezasının ertelenmesi gerektiği, cezaevinde kalması halinde hayati bakımdan tehlike arz ettiği, cezanın bir yıl süre ile ertelenmesi gerektiği görüşü bildirildi.
‘Yer, zaman, kişi bilmiyorum’
ATK ise, Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim Ve Araştırma Hastanesi’nin Özkan hakkında verdiği “Cezaevinde kalamaz” raporunun aksini iddia ederek, Özkan’ın cezaevinde kalabileceğine karar verdi. Özkan hakkında verilen ATK raporunda, “Nöroloji muayenesi bölümünde, Özkan’ın uyanık, kısmen koopere ileri derecede işitme problemi olduğu, tercüman aracılıyla iletişim kurabildiğini, depresif görüntüsü olduğu ve ‘Cumhurbaşkanı kim ?’ sorusuna Recep Tayyip dediği, ipucu verildiği ‘Erdoğan’ olarak söylediği, her yerinin ağrıdığını ifade ettiği, ‘Yer’ bilmiyorum, ‘zaman’ bilmiyorum, ‘kişi’ bilmiyorum şeklinde cevapladığı, kas gücü tam, testler normal, küçük adımlarla yardımsız yürüyebiliyor” denildi.
Gözlem kurulunun insafına bırakıldı
ATK raporunun devamında ise, Özkan’ın öz bakımının yeterli olduğu belirtildi. Özkan’ın psikiyatri muayenesine yer verilen ATK raporda, Özkan’ın yapılan görüşmede duymadığını, Türkçe anlamadığını söylemesi üzerine tercüman eşliğinde görüşme yapıldığı, anlamasının iyi olduğu ve “bilmiyorum” cevaplarının hakim olduğu ifade edilerek, “İşbirliğine girmiyor, kooperasyon kısıtlı, her yerinin ağrıdığını, aklının gidip geldiğini ifade ettiği, kognitif muayene iletişim güçlüğü nedeniyle yapılamadığı, öz bakımı yeterli, göz teması kurmuyor, gözlem sonrası tekrar değerIendirilmesi uygun olduğu” diye belirtildi.
Bir ay izlenecek
ATK raporunun sonuç bölümünde ise şu ifadeler yer aldı: “R (rehabilitasyon) tipi cezaevi şartlarında yatırılarak (1 ) ay izlenmesi sonrası, günlük rutini ve yaşamsal aktiviteleri ile bilgilerin ayrıntılı şekilde belirtildiği gözlem raporu ile birlikte yeniden kurulumuza muayeneye gönderilmesi sonrasında sorulan hususlar görüş bildirileceği oy birliği ile mütalaa olunur.”
‘ATK babamın katili olmasın’
Mehmet Emin Özkan’ın kızı Selma Özkan, ATK’nin “Cezaevinde kalabilir” raporuna tepki göstererek, “Babamın ne durumda olduğunu dünya biliyor. Sürekli hastaneye gidip gelen biridir. Bugüne kadar 7 defa ATK’ye gidip geldi. Babamla neyin pazarlığını yapıyorlar? Babamdan neyin intikamını alıyorsunuz? Nasıl olurda kendi temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamaz biri hata lavaboya dahi abimin yardımı ile gidip gelen babam için cezaevinde kalabilir yönünde karar veriliyor. ATK babamın katili olmasın” dedi.
MA / Mehmet Güleş