Cezaevlerinde özellikle hasta tutukluların sağlık durumu her geçen gün kötüleşiyor, İHD Adana Şubesi Başkanı Avukat Yakup Ataş ATK’nin karar alıcı merci olmaktan çıkması gerektiğine vurgu yaptı
Suçsuz olduğu ortaya çıkmasına rağmen 28 yıldır tutuklu olan ve İHD’nin ağır hasta listesinde olan Mehmet Emin Özkan devletin Kürtlere bakış açısının en somut örneği olarak ısrarla tahliye edilmiyor. Özkan’ın durumu her geçen gün ağırlaşırken, İHD verilerine göre bin 500’ü aşkın hasta tutuklu bulunuyor.
54 tutuklunun durumu ağır
Özkan ve hasta tutukluların durumunu değerlendiren İHD Adana Şubesi Başkanı Avukat Yakup Ataş, Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) ağır hasta tutuklular için “cezaevinde kalabilir” raporlarına dikkat çekerek, taraflı davrandığını belirtti.
MA’dan Hamdullah Yağız Kesen’e konuşan Ataş, Kürkçüler F ve T Tipi Kapalı Cezaevi, Türkoğlu L Tipi Kapalı Cezaevi ve Osmaniye T Tipi Kapalı Cezaevi’nde 54 hasta tutuklunun bulunduğunu ve durumlarının ağır olduğunu belirtti.
En az 70 ölüm
Adana Kürkçüler F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklulara dayatılan “ağız içi arama” nedeniyle tutukluların tedavi ve sağlığa erişim hakkının engellendiğine dikkati çeken Ataş, İHD’nin verilerine göre, 2021’de 13 tutuklunun cezaevinde “intihar ettiği”, 5 tutuklunun şüpheli şekilde hayatını kaybettiği, bir tutuklunun ölüm nedeninin ise hala belirsiz olduğunu söyledi. Ataş, 2022’de de en az 70 tutuklunun hayatını kaybettiğine işaret etti.
ATK artık karar verici olmamalı
Ağır hasta tutukluların hastalıklarının son dönemlerine gelmelerine rağmen tahliye edilmediğini ifade eden Ataş, ATK’nin siyasi hasta tutuklulara dönük tutumunu eleştirerek, “ATK’nın hasta mahpuslar için ‘cezaevinde kalabilir’ şeklindeki raporları nedeniyle birçok hasta mahpus ya hapishanede yaşamını yitiriyor ya da ölüm sınırında serbest bırakıldıkları için ve artık tedavileri için geç kalınıyor. Birçok hasta mahpus yaşamını yitiriyor. Örneğin; kamuoyunun da yakından takip ettiği ve derneğimiz hasta mahpus listesinde yer alan Mehmet Emin Özkan ATK’nin ‘cezaevinde kalabilir’ raporu nedeniyle serbest bırakılmamaktadır. Mehmet Emin Özkan hiçbir duruşmada savunma yapamıyor çünkü hakimleri ve avukatları duymuyor. Tek başına yürüyemiyor. Yani kısacası Mehmet Emin Özkan’ın cezaevinde kalamayacağı rapora gerek kalmadan gözle görülebiliyor. Buna rağmen tahliye edilmiyor. Çünkü bu konuda tek karar merci ATK olarak kabul edilmekte ve hasta mahpuslar için tam teşekküllü ve üniversite hastaneleri tarafından verilen raporlar dikkate alınmamaktadır. Ancak yaşam hakkının korunması için ATK tek karar verici merci olmaktan çıkarılmalıdır” dedi.
Yasal düzenleme gerekir
Ataş, Adalet Bakanlığı’nın Ceza İnfaz Yasası’nda değişiklik öngören düzenlemesine değinerek, “Adalet Bakanlığı ve iktidarın hasta mahpuslar hakkında yapılacak yasal değişiklik öncesinde insan hakları kurumlarının, sivil toplum örgütlerinin, sağlık örgütlerinin ve baroların konu hakkında yapmış oldukları çalışmalarından faydalanarak bu kurumlarla koordineli bir yasa çalışması yapması meselenin kalıcı bir şekilde çözülmesine olanak sağlayacaktır” diye konuştu.
ADANA