Lice’de kalekol protestosunda Medeni Yıldırım’ın öldürülmesine ilişkin açılan davanın duruşmasında avukat Reyhan Yalçındağ, cinayetin üzerinden 5 buçuk yıl geçtikten sonra asli delillere ulaşabildiklerini söyledi.
Diyarbakır’ın Lice ilçesine bağlı Kayacık (Hêzan) köyünde, 28 Haziran 2013’te yapılan kalekol protestosu sırasında askerlerin açtığı ateş sonucu Medeni Yıldırım’ın yaşamını yitirmesine ilişkin asker Adem Çiftçi’nin yargılanması devam ediyor. “Haksız tahrik altında olası kastla öldürme” suçundan 18 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan Çiftçi hakkında verilen beraat kararının İstinaf Mahkemesi’nce bozulması ardından yeniden görülen davanın 5’inci duruşması, Diyarbakır 7’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Sanık Çiftçi’nin vareste tutulduğu için katılmadığı duruşmaya, Yıldırım’ın annesi Fahriye Yıldırım, aile bireyleri ve avukatları katıldı. Duruşmayı, HDP Diyarbakır milletvekilleri Saliha Aydeniz ve Musa Farisoğulları da izledi.
‘Cezalandırma istiyorum’
Lice Asliye Ceza Mahkemesi’ne yazılan müzakereye cevap geldiğini belirten mahkeme heyeti, gelen bilirkişi raporuna sanığın savunmasını gönderdiğini aktardı. Duruşmada söz alan Yıldırım’ın annesi Fahriye Yıldırım, daha önceki taleplerini tekrarlayarak, sanık ile bilirkişi raporunda yer alan ve ateş emri veren iki komutanın cezalandırılmasını istedi.
‘Asil delillere ulaşmak 5 buçuk yıl sürdü!’
Yıldırım ailesinin avukatı Reyhan Yalçındağ ise cinayetin üzerinden 5 buçuk yıl geçtikten sonra ancak asli delillere ulaşabildiklerini söyledi. Yalçındağ, “Yapılan keşif ve bilirkişi raporu elimizde. Bu coğrafyada öldürülen insanlar için nasıl etkisiz bir soruşturmanın yürütüldüğünü bu davada gördük. Hangi delillerin bilinçli bir şekilde toplanmadığı, eksik ve etkisiz bir soruşturma olduğu ortada. Bu anlamda taleplerimiz dikkatte alınmadı. 8 Kasım 2016’da beraat kararı verdiğinizde, olaya ilişkin etkin bir soruşturma yapılmadığına kanaat getirdiniz ve asıl faillerin bulunması için suç duyurusunda bulundunuz. Ama bu soruşturmanın akıbetine ilişkin hala bir sonuç yok. Öldürmede failler kolluk ise soruşturma gizleniyor. Lice karakolu olsun, diğer yerlerde olsun, amir emir vermezse bu gencecik askerler silah kullanmaz” diye konuştu.
‘İki ayrı noktadan ateş edildi’
Sanık olarak Adem Çiftçi’nin yargılandığını belirten Yalçındağ, ancak bilirkişi raporunda Medeni Yıldırım’ın iki ayrı yerden yapılan ateşle yaşamını yitirdiğine dikkat çekti.
‘İki amir korunuyor’
Raporda, nizamiye girişinde ve 6 nolu nöbet kulübesinden ateş edildiğini, ancak orda kimlerin olduğunun belirtilmediğine dikkat çeken Yalçındağ, “Ancak 6 nolu kulübede Adem’in olduğu sabit. Olay yerinde silah kullanan yüzlerce asker var. Şüpheli sıfatıyla kimse dinlenilmedi. Tanık olarak dinlenen onlarca askerin bayanı aynı. Yüzlerce askerin kopyala yapıştır şeklinde beyanları düzenlenmiş. Asıl emri veren iki amir korunuyor. Bu rapor bunu kanıtlıyor. Raporunda ortaya koyduğu gibi, her iki noktayı gören askerken kim olduğu ve iki amirin kim olduğunun tespit edilmesi ile suç duyurusunun akıbetinin sorulmasını talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.
‘Deliller karartıldı’
Aile avukatlarından Mehmet Emin Aktar ise rapora dikkat çekerek, raporun 25’inci sayfasında belirlenen silahların biksi ve MG3 olduğunu ve sanığın biksi kullandığının bilindiği, ancak kovanların kulübe içinde bulunmadığını söyledi. Aktar, delilerin karartıldığını dile getirdi.
‘Gerçek sorumlu iki komutan’
Olayın gerçek sorumlularının iki komutan olduğuna işaret eden Aktar, bunlar hakkında suç duyurusunda bulunulmasını ve suç duyurusunun akıbetinin sorularak dosyaların birleştirilmesi talebinde bulundu.
‘Sabırla bekliyorum’
Anne Yıldırım’ın “5 yıl, 8 ay oldu. Faillerin cezalandırılmasını sabırla bekliyorum. Elinizi vicdanınıza koyun” dedi. Mahkeme başkanı ise “Avukatlarınız uğraşıyor, dosyayı biliyor” diyerek anne Yıldırım’ın sözlerini kesti. Bunun üzerine anne Yıldırım, “Ben bilmiyorum. Ben onunla telefonla konuşurken vuruldu. Elinizi vicdanınıza koyun. Her şey ortada zor dayanıyorum” diye cevap verdi.
Mahkeme suç duyurusunun akıbetini sordu
Mahkeme heyeti, İstinaf bozma ilamında belirtilen, 2 Nolu ara kararın yerine getirilmesi için dosyada bulunan ses kaydı, görüntülerin bilirkişi raporu ve keşif zaptı ile ilgili TRT bilirkişisinden rapor aldırmak üzere Ankara Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi’ne müzakere yazılmasına karar vererek, belirtilen hususlara ayrıntılı cevap verilmesini ve tek tek ayrıntılı gerekçeli rapor hazırlanmasını istedi.
Mahkeme heyeti, daha önce asıl faillerin bulunması için yapılan suç duyurusunun akıbetinin sorulmasına karar vererek bir sonraki duruşmayı 16 Mayıs’a erteledi.
HABER MERKEZİ