ELDH avukatlarından Michela Arricale, PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan tecritle ‘Kürt sorununun sessize alınmaya çalışıldığını’ söylerken, ÖHD Eş Genel Başkanı Yeter de ‘tecridin ekonomik kriz ve savaş’ getirdiğini vurguladı
Tecride Karşı Uluslararası Delegasyon’da yer alan Avrupa Demokrasi ve Dünya İnsan Hakları Avukatları Derneği (ELDH) avukatlarından Michela Arricale, İmralı tecridi, CPT’nin tutumu ve bundan sonra yürütecekleri çalışmalara dair MA’dan Sterk Sütcü’ye değerlendirmelerde bulundu.
Kürt sorunu ve tecridin bir bütün olduğunun altını çizen Arricale, İmralı tecridinin Kürt sorununu yönetmek için siyasi bir araç olarak kullanıldığını belirtti.
Tecridin Abdullah Öcalan, Kürt halkı ve iktidara karşı olan muhalifler olmak üzere üç boyutlu uygulandığını dile getiren Arricale şunları söyledi: “Öcalan üzerindeki tecrit, tamamen hukukun dışındadır. Bu tecridin hukuk ve ceza sistemiyle alakası yok, tamamen intikamdır. O’nu tecrit altında tutmakla, Kürt sorununu sessizliğe almaya çalışıyor. Toplumu tecrit altında tutarak, işlevsiz hale getirmeye çalışıyorlar. Bu ağır tecridin nedeni Erdoğan’ın korkuyor olmasıdır. Çünkü Erdoğan, siyasi bir lider olarak Sayın Öcalan’dan çok korkuyor. Erdoğan hem milliyetçi gruplardan çekiniyor hem de Sayın Öcalan’ın konuşmasını engelleyerek fikirlerini topluma ulaşmasına engel olmaya çalışıyor. İşkenceden daha ağır bu durumu yaşayan bir insanın ancak onun fikirlerinden gerçekten çok korkuluyor olması gerekiyor ki onun yaşayıp yaşamadığı sorusunun sorulmasını gerektirecek kadar sesini engellemek için tamamen izole edilmesi gerekiyor.”
CPT’nin Abdullah Öcalan ile ilgili raporunu açıklaması gerektiğini belirten Arricale, “Devletin izni olmadan, CPT istediğinde yasal olarak açıklama yapabilir ve bunu Türkiye’ye rağmen açıklayabilirdi. Tecrit hukuki değil, siyasi bir durumdur. Çünkü hukuk tartışmasız net bir şekilde Öcalan’dan yana” dedi.
Av. Yeter: Tecrit savaş ve ekonomik krizdir
ÖHD’nin Eş Genel Başkanlığı’na seçilen Av. Ekin Yeter de, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılmasına dair taleplerin yasal, haklı ve meşru olduğunu vurgulayarak, hukuki mücadelelerini sürdüreceklerini belirtti.
MA’dan Mehmet Güleş’in haberine göre Ekin Yeter şunları söyledi:
“Tecrit kaldırılmalıdır ve bu aynı zamanda toplumsal bir taleptir. Çünkü Türkiye’de yaratılmak istenen kutuplaştırıcı dil, tekçi sistemin yaygınlaşması, Kürt halkına yönelik ötekileştirme, sömürgeleştirme, baskı, kimyasal silah ve imha politikaları savaş ve ekonomik krizin derinleştiriyor. Vatandaşların alım gücünün düşüyor ve yoksulluğa mahkum ediliyor. Tecridin kaldırılması yasal, haklı, meşru bir taleptir. Mevcut durumdan çıkmanın ön koşulu Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılmasıdır. Kongremizde bu mesaj net bir şekilde ortaya konuldu, mücadelemiz de sürüyor. Şubelerimiz bulunduğu yerden barolar üzerinden Adalet Bakanlığı’na başvurular yaptı. Ancak hala bu da cevap verilmiş değil. Tecridi kırmak için kurduğumuz koordinasyonla bu konuyu tartışarak hem yerelde hem de uluslararası alanda hukuki mücadelemizi devam ettireceğiz.”
HABER MERKEZİ