Uzmanların geri dönülemez bir doğa tahribatına yol açacağını söylediği ve Katar Emiri’nin annesinin arsalar aldığı ortaya çıkan Kanal İstanbul projesine Devlet Bahçeli ‘Bunun karşısında duranlar gayri millidir’ sözleriyle destek verdi
Ekolojistlerin ve yurttaşların doğa tahribatına yol açacağı ve yeni rant kapısı olarak eleştirdiği İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Erdoğan arasında tartışmalarla gündemden düşmeyen son olarak ÇED raporunun da onaylandığı kanal istanbul projesi siyasilerin gündeminden düşmüyor. Katar emirinin annesinin proje etrafındaki arsaları satıl aldığı ortaya çıkınca daha da alevlenen tartışmalara MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’de katıldı. Bahçeli Katarlıların arazi aldığı Kanal İstanbul projesine ilişkin yaptığı açıklamada ‘Karşısında duranlar gayri millidir’ diyerek projeye tam destek verdi.
MHP lideri Devlet Bahçeli bugün gündeme dair yazılı bir açıklama yayınladı. Açıklamada AKP’nin Kanal İstanbul projesine tam destek veren MHP Genel Başkanı Bahçeli “Bu projeden hiçbir haklı ve meşru bahanesi olmadan rahatsızlık duyanlar şuursuz ve gayri millidir. Kanal İstanbul’un yönetimi ve rejimi iyi yürütüldüğü takdirde Türkiye’nin eli güçlenecek, jeostratejik imkan ve kabiliyeti perçinlenecektir” dedi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Kanal İstanbul projesine karşı çıkan CHP’yi eleştirirken, “Kanal İstanbul’la ABD donanmasının Karadeniz’e çıkacağını söyleyenler müfteridir” dedi.
Bahçeli’nin açıklaması özetle şöyle:
Beka meselesi
Türkiye’nin bir beka meselesi olduğu kadar bir de siyaset sorunu yeşermiş, özellikle karantinaya alınması gereken kötürüm bir muhalefet anlayışı ayyuka çıkmıştır. Bunun en son misalini Kanal İstanbul Projesi’yle ilgili devam edegelen bayağı tartışmaların seyir ve sürecinde teferruatlı olarak görmek mümkündür. Söz konusu projeye ucube, cinayet ve ihanet projesi diyen CHP yönetiminin hal-i pürmelali içler acısı, yürek yaralayıcıdır. CHP Genel Başkanı’nın, CHP’li sözcülerin ve CHP’li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın tezviratla ve kulaktan dolma bilgilerle Kanal İstanbul Projesine cephe açmaları bir defa demokrasi ayıbı, siyasi ahlak kaybıdır. Paralel emellere meraklı olan CHP Genel Başkanı’nın paralel kanallar açıp, parabol yollar yapıp, paramiliter düşler kurmasının önünde de hiçbir mani hal yoktur. Amaçsız siyaset ahlaksız teşebbüslere münhal ve müsaittir. CHP’nin durumu da aynen budur. Projesi’nin ÇED Raporu hazırlanmış, ardından onaylanmış, sonuç itibariyle askıya da çıkarılmıştır. Kanal İstanbul’un yönetimi ve rejimi iyi yürütüldüğü takdirde Türkiye’nin eli güçlenecek, jeostratejik imkan ve kabiliyeti perçinlenecektir. Elbette mezkur projenin bütün yönleri çok iyi analiz edilmeli, fizibilite çalışmalarıyla birlikte çevreye, ekolojik dengeye, stratejik hedeflere, çok taraflı antlaşmalara ne getirip ne götüreceği basiretle hesap edilmelidir. Kanal İstanbul Projesi’nin ABD donanmasının Karadeniz’e çıkışının ve yerleşmesinin önünü açmak için hazırlandığını söyleyenler sadece yalancı değil, aynı zamanda müfteridir. Mesele rant değil, milli anttır, böyle de olmalıdır. Milliyetçi Hareket Partisi’ne göre, Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin tartışılması Türkiye için tehdit ve beka sorunudur.
Libya tartışmaları
Türkiye ile Libya Devleti Ulusal Mutabakat Hükümeti arasında imzalanan Güvenlik ve İşbirliği Mutabakat Muhtırası hem içimizdeki hem de dışımızdaki fesat ve nifak yuvalarının uykularını kaçırmakla kalmamış, hepsini birden titretmiş ve tedirgin etmiştir. Terörle mücadeleye soğuk bakan, haklı ve meşru harekâtları sorgulayan, milli güvenliğe dudak büken CHP’nin zulmet ve illet anlayışı Türk milletinin gözünden kaçmamıştır.