‘Çocuklar iki dil arasında dilsiz kalıyor,’ diyen MED-DER Eş Başkanı Şükran Yakut, ailelerin de çocuklarıyla Türkçe konuşarak asimilasyona katkıda bulunduğunu söyledi. Yakut, anadilde eğitim talebinin Kürt halkının temel taleplerinden olduğunu vurguladı
Amed’deki Mezopotamya Dil ve Kültür Araştırma Derneği (MED-DER), anadilde eğitim talepleriyle dernek binası önünde bir açıklama yaptı. Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Tevgera Jinen Azad (TJA), Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen), Barış Anneleri ve sivil toplum örgüt temsilcilerinin katıldığı açıklamada, “Bila zimanê kurdî bibe zimanê fermî û perwerdehiyê” pankartı taşındı ve “Zimanê kurdî rûmeta me ye” sloganları atıldı.
DBP Amed İl Eşbaşkanı Sultan Yaray, Kürt dili üzerindeki baskılara dikkat çekerek, Kürtçenin her yerde konuşulması gerektiğini vurguladı.
Asimilasyon politikaları
MED-DER Eşbaşkanı Şükran Yakut, yeni eğitim-öğretim yılının başlamasıyla Kürt çocuklarının bir kez daha asimilasyon politikalarına maruz kaldığını belirtti. Yakut, “Çocuklar iki dil arasında dilsiz kalıyor. Aileler, çocuklarıyla Türkçe konuşarak asimilasyona katkıda bulunuyor. Türkiye’nin asimilasyon politikaları, ülkenin kuruluşuyla başladı. Devlet, dilini ve kültürünü diğer dillerin yok edilmesi üzerine inşa etti” dedi.
‘Kürtçenin resmi dil olmasını istiyoruz’
Yakut, Kürt çocuklarının anadilde eğitim alma hakları olduğunu ve Türkiye’nin bu konuda uluslararası anlaşmalara uyması gerektiğini ifade etti. MED-DER olarak Kürtçenin resmi dil olmasını istediklerini belirten Yakut, “Kürtçe eğitim talebi, Kürt halkının temel taleplerinden biridir. Anadilde eğitim çocukların özgüvenini artırır. Ancak Kürt çocukları, bu haklardan yoksun bırakılıyor” dedi.
Son olarak Yakut, siyasetçilere, halka ve ailelere seslenerek, “Kürtçe göz ardı edilmemeli. Kürtçe konuşun ve dilinizi günlük yaşamda kullanın. Kürtçenin gelişimi kullanılmasıyla mümkündür” şeklinde konuştu.
Açıklama alkışlarla sona erdi.
AMED