HDP Tarım Komisyonu üyesi Rıdvan Turan, iktidarın tanzim satış uygulamasındaki asıl amacının ülke genelindeki sebze- meyve hallerinin özel şirketlere devretmek olduğunu söyledi.
Enflasyonu baskılayan gıda fiyatlarındaki yükselişi önleme ve piyasayı dengeleme amacıyla Tanzim Satış Noktası kuran AKP iktidarının, ekonomi politikalarını Mezopotamya Ajansı’ndan Diren Yurtsever’e değerlendiren Halkların Demokratik Partisi (HDP) Tarım Komisyonu üyesi ve Mersin Milletvekili Rıdvan Turan, yeni “Hal Yasası”yla sebze ve meyve hallerinin tekelci şirketlere devretmenin altyapısının oluşturulduğunu söyledi.
‘Ucuz gıdaya ulaşmak mümkün değil’
Turan, 16 yıllık AKP iktidarının uyguladığı neoliberal tarım politikalarının gıda güvencesini ortadan kaldırdığına dikkat çekerek, artık yeterli düzeyde sağlıklı, ucuz gıdaya erişmenin mümkün olmadığını kaydetti. Turan, “Çünkü gıda egemenliği kalmadı. Gıda egemenliği neyi, nasıl üreteceğimize, kim için üreteceğimize, niçin üreteceğimize üreticinin ve tüketicinin karar verme hakkıdır” diye belirtti. İktidarın devreye koyduğu Tanzim Satış Noktaları’nın ekonomideki yapısal sorunları çözemeyeceğini dile getiren Turan, şöyle devam etti: “Girdi fiyatları çok yüksek olduğu için ve ürün para etmediği için çiftçi, doğal olarak aynı borsa oyuncusu gibi hangi ürün para etti, hangi girdi düştü bunları takip ederek üretim yapmak zorunda kalıyor. Dolayasıyla üretim halk için değil, uluslararası tekellerin gösterdiği ve zorladığı doğrultuda söz konusu oluyor. AKP bunu organize etti, pişirdi ortaya getirdi. Bunun sonucunda da gıda güvencesi ortadan kalktı ve gıda fiyatları girdi maliyetlerinin artışı ile birlikte olağanüstü artmaya başladı. Buna çözüm olarak kendilerince tanzim satış pazarlarını kurdular.”
‘Seçime yönelik…’
Tanzim satış uygulamasını iktidarın “iki buçuk aylık serüveni” olarak yorumlayan Turan, “Seçime kadar halkın birikmiş öfkesini boşa çıkarmaya dönük bir girişimdir. Bu noktaya geldikten sonra sorunu tanzim satışla çözmeye çalışmak aynen kanseri aspirinle tedavi etmeye benzer” dedi. Turan, ülke genelindeki halleri tekelci şirketlere devredecek “Hal Yasa Taslağı”yla iktidarın aracıları ortadan kaldırarak sorunu çözmeye çalıştığını ifade etti. Turan, meselenin aracı değil, üretim sorunu olduğunu vurgulayarak, şunları dile getirdi: “Erdoğan, tarımın bu hale gelmesinde kendi hatalarını görmeyip, ‘gıda terörü’ diyor. Esasen başka bir tarım paradigmasına ihtiyaç var. Hal Yasası’yla beraber aslında halleri yeniden yapılandıracaklar, halleri anonim şirket olarak çalıştıracaklar. Belediyelerle ilişkisini koparacaklar. Özellikle Kürt illerinde belediyelerin bu konuda fikir oluşturmalarını, bu konuda politika oluşturmalarını engellemek isteyecekler. Yani bize dönük bir altyapısı var” dedi.
‘Halleri tekelleştirmeye çalışıyorlar’
Olup bitenin hal yasasının altyapısı oluşturmak olduğunu sözlerine ekleyen Turan, şunları söyledi: “Küçük esnafı tasfiye ederek ve daha büyük sermaye yapısını devreye koyarak, halleri de kendi iktidarlarının payandaları haline düşürmek istiyorlar. Halleri tekelleştirmeye çalışıyorlar. Tarımda demokratik bir toprak reform yapılmadığı sürece, bunun bize faydası olmaz. Üretici yeterince örgütlü, organize olamadığından, kooperatiflere dayanmadığından dolayı hallere giren sermaye karşısında yalnızlaşır, daha fazla yoksullaşır ve tarım alanları daha fazla terk etmeye başlar. AKP’ye yakın bir takım sermaye kuruluşları, inşaat firmaları hallerin tepesine çöker ve oradan ciddi rantlar elde eder.”