DEM Parti Halklar ve İnançlar Komisyonu Eşsözcüsü Mahfuz Güleryüz, ‘Alimler, Anlar ve Pirler’ buluşmasında toplumsal çürümeye karşı ortak mücadele vurgusunun yapıldığını belirtti
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Halklar ve İnançlar Komisyonu, dün Sêrt’te “Alimler, Analar ve Pirler Buluşması” çalıştayı düzenledi. Çalıştaya, bir çok kentten çok sayıda alim, pir, dede ve ana katıldı. İktidarın farklı inançlara dönük yaklaşımının tartışıldığı çalıştayda, buna karşı ortak mücadelenin önemine vurgu yapıldı.
Komisyon Eşsözcüsü Mahfuz Güleryüz, çalıştaya ilişkin Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Rukiye Adıgüzel’e değerlendirmelerde bulundu.
‘Toplumsal çürümeye demenin ilk toplantısı’
Toplumda AKP iktidarıyla birlikte sosyal, siyasal ve ahlaki krizlerin derinleştiğini belirten Güleryüz, toplumsal yozlaşmanın hemen hemen toplumun bütün dinamiklerine sirayet ettiğini söyledi. Buna karşı kanaat önderi olarak tabir edilen din ve inanç önderlerinin “dur” demesinin ve fikirlerini ortaklaşmasının hayati önemde olduğuna dikkati çeken Güleryüz, “Buluşmayı güncel olduğu kadar tarihsel bir sorumluluk olarak da gördük. Kadim Sêrt kentimizde bu toplumsal çürümeye artık ‘dur’ demenin ilk toplantısını gerçekleştirdik” dedi.
‘Ortak dil kurmak’
Toplumsal dejenerasyona karşı toplumun öncüleri olarak ortak bir dil ve tutumla çözüm üretmenin önemi noktasında ortaklaşıldığını hatırlatan Güleryüz, “Evet zulüm, yozlaşma, çürüme var, inkar, asimilasyon politikası var ve bütün bunların sebebi olarak sadece iktidarı ifade edemeyiz. ‘Evet başta iktidar olmak üzere hepimizin bu konuda söyleyecek sözü, verilecek öz eleştirisi ve dur diyebilecek bir pratiği olmalıdır’ dediler. Bu noktada da ortaklaştılar. Bu açıdan çok önemliydi” ifadelerini kullandı.
‘Din iktidarın aracı olmuş’
İktidarların dini “iktidarlaşma araca” olarak gördüğünü kaydeden Güleryüz, “Alimlerimiz, dedelerimiz, analarımız da bunun farkında. Dolayısıyla onların iktidardan böyle bir beklentisi yok ama mücadeleyle, direnişle, karşı duruşla bunu değiştirme gibi bir azimleri, talepleri var. Bunu toplumsallaştırmak için hep birlikte elimizden geleni yapacağız” diye belirtti.
‘Diğer kentlerde de yapılacak’
Çalıştayı, Dêrsim, Mersin, İstanbul ya da Ankara gibi kentlerde sürdüreceklerini dile getiren Güleryüz, bu tür çalışmaların bir mücadele biçimi ve tarzı olarak ortaya çıktığını kaydetti. Güleryüz, “Yıllardır yürütmüş olduğumuz direniş kültürümüzün bir devamı ve yeni bir kulvarda, yeni bir söz söyleyerek, karşı çıkmanın durağı olarak değerlendiriyoruz” dedi. Güleryüz, inançlar ve dinler noktasında yaşanan sorunlara karşı izlenecek yol ve yöntemlerin, toplantıların sonucunda açığa çıkacağını belirtti.
SÊRT