Anneler aylardır açlık grevinde ve günlerdir ölüm orucunda olan çocuklarının sesine ses olmak için eylemlerine devam ediyor. Polisin her geçen gün daha sert saldırmasına karşılık anneler, ‘Bizleri bin kez de gözaltına alsanız, saldırsanızda biz yine burada olacağız’ dedi
DTK Eşbaşkanı ve Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması için başlatmış olduğu açlık grevi eylemi devam ederken 15 tutuklunun başlattığı ölüm orucu 5. gününde. Cezaevlerinde açlık grevinde ve ölüm orucunda olan çocuklarının yaşaması için günlerdir alanlarda direnen anneler her geçen gün polisin daha ağır saldırısıyla karşı karşıya kalıyor.
26 gündür direnişteler
Tutukluların ailelerinin 9 Nisan’- dan bu yana Gebze M Tipi Kadın Kapalı Cezaevi önünde başlattıkları nöbet eylemi 26. gününde devam ediyor. Ailelere HDP Milletvekili Ali Kenanoğlu ve Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM) sanatçıları destek vermek için Gebze’ye gitti. HDP İlçe Örgütü önünde biraraya gelen aileler araçlara binerek cezaevi yakınlarına geldi. Buradan cezaevine yürümek isteyen ailelerin önü polisler tarafından kesildi. HDP milletvekili Ali Kenanoğlu’nun polisle yürüttüğü tartışmalara rağmen ailelerin cezaevinin önünde eylem yapmasına izin verilmedi. Eylemin valilik tarafından yasaklandığını belirten polisler, aileleri zorla araçlarına bindirdi. Polise tepki gösteren Gebze Cezaevi’nde 140 gündür açlık grevinde olan Özlem Söyler’in annesi Hatice Söyler, “Bizleri bin kez de gözaltına alsanız, darp da etseniz biz yine burada olacağız” diye konuştu. Çocuklarının sesini duyurmak için Bakırköy L Tipi Kadın Kapalı Cezaevi önünde nöbet eylemi yapmak isteyen ailelere de polis sert bir şekilde saldırdı. HDP milletvekilleri ve Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) avukatlarının olduğu çok sayıda avukat kurumu, destek için Bakırköy’e geldi.
Biber gazıyla saldırdılar
Tutuklu ailelerinin bir kısmının Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi önünde sürdürdüğü eylem de devam ediyor. Önceki gün Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi önünde gözaltına alınan ve daha sonra serbest bırakılan ve çocuğu açlık grevinde olan Zehra Doğan, nöbet öncesi kısa bir değerlendirme yaparak, “Bu zulüm karşısında nasıl bu kadar rahatsınız. Nasıl uyuyabiliyorsunuz. Çocuklarımız gözümüzün önünde eriyorlar. Bu tecridi kaldırın. Kalkın, haykırın bu gençler ölmesin artık” dedi. Konuşmaların ardından Cezaevi önüne geçmek isteyen ailelerin önü polis tarafından kesildi. Burada HDP Muş milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit’in aileler adına yaptığı açıklama sırasında, polis, plastik mermi ve biber gazı ile ailelere müdahale etti. Yapılan biber gazı ve plastik mermili müdahalede 5 kişi gözaltına alındı. Avukatlar Rengin Ergül ile Ahmet Balkaya ve 3 tutuklu yakını gözaltına alındı. Gözaltına alınan tutuklu yakınlarının isimleri öğrenilemedi. Müdahale esnasında gözaltına alınanlar darp edildi. Yapılan müdahale sonucunda bir tutuklu yakını atılan gazdan etkilenerek fenalaştı. Alandan ayrılan tutuklu aileleri daha sonra Şirinevler Meydanı’na geçerek insanlık zinciri oluşturdu. Aileler, “Tüm engellemelere rağmen tecrit devam ettiği sürece biz bu alanda olacağız” dedi.
Diyarbakır’da oturma eylemi
Öte yandan Diyarbakır’da da Tutuklu Aileleriyle Yardımlaşma Derneği (TUAY-DER) Diyarbakır Şubesi önünde tutuklu aileleri biraraya geldi. Anneler, açlık grevindeki yakınları ve ölüm orucu eylemine dikkat çekmek ve önceki gün Bağlar ilçesinde yapmak istedikleri eyleme dönük polis müdahalesine tepki göstermek amacıyla oturma eylemi başlattı. Önceki gün Koşuyolu Parkı’nda bir polis tarafından darp edilen tutuklu annelerinden Ayten Gül, çocuklarının taleplerinin karşılanması için eylemde olduklarını belirterek, “Çocuklarımız ölüyor. Bizi darp ettiler, yerlerde sürüklediler. Bize çare bulsunlar. Çare bulunmadan sokakları terk etmeyeceğiz. Söyleyecek hiçbir şey bulamıyoruz. Çocuklarımızın talepleri karşılanana kadar, tecrit kırılana kadar 24 saat sokaklarda olacağız” diye konuştu.
‘Umudu birlikte büyüteceğiz’
Teciridin kaldırılması için aylardır açlık grevinde olan 15 tutuklunun hükümetin sessizliği karşısında eylemlerini bir üst aşamaya taşıyarak başlattıkları ölüm orucu eylemi 5. gününde devam ediyor. Ölüm orucundaki tutuklular eylemlerine ilişkin mektup yazarak dışarıya mesaj gönderdi. 1 Mart’ta başlattığı açlık grevi eylemini ölüm orucuna çeviren Van Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan İhsan Bulut, “Eğer Türkiye iç ve dış siyasette bir tıkanma yaşıyorsa, bunların nedeni Kürt sorunundaki çözümsüzlüktür. Tecrit ise bu çözümsüzlük siyasetindeki ısrarın ilk adımıdır. Tecridin kaldırılması bir fırsat, bir adım olabilir. Tecridin kaldırılması da tüm toplumsal sorunların çözümü için yeni bir dönemin kapısını açacaktır.” Odukça moralli, umutlu ve dirençli olduklarının altını çizen Bulut, “Umutsuzluk mücadelesizliği getirir. Mücadele devam ettikçe umut olacaktır. Tecridin bitirilmesi ile umudu hep beraber büyütüp başarıyı elde edeceğiz. Zindanlarda yükselen bu çığlığı topluma duyurmak için olağanüstü bir çaba sergileyen özgür basına teşekkür ediyoruz” dedi.
Tecridi kıracağız
Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi’nde 1 Mart’tan itibaren açlık grevinde olan ve 30 Nisan’da ölüm orucu eylemine başlayan Ahmet Topkaya da ailesi aracığıyla mesaj gönderdi. Sağlık durumlarının iyi ve moralli olduğunu aktaran Topkaya, “Halkın bu direnişe ses vermesi, sahip çıkması gerekiyor. Sözün bittiği yerdeyiz. Bu eylem çaresizlik değildir. Tam tersine en güçlü olduğumuz bir dönemdeyiz. Bu direniş ve iradeyle tecridi kıracağız” dedi.
Halk kararını vermeli
30 Nisan’da ölüm orucuna başlayan tutuklulardan biri de 1 Mart’ta Gebze M Tipi Kapalı Cezaevi’nde açlık grevine başlayan Ardil Çeşme. Ne olursa olsun tecridin kırılacağını söyleyen Çeşme, “Başarıdan başka bir seçeneğimiz yok. Ya kazanacağız, ya kazanacağız. Halkın kararını vermesi gerekir. Bundan sonra tüm sözler tüketildi. Artık topyekun eyleme geçmek gerekir” diye konuştu.
Açlık grevleri kaçıncı günde?
Tecridin kaldırılması için açlık grevine başlayan Leyla Güven’in eylemi 178. gününe girerken, Güven’in ardından 66 cezaevinde 300’ü aşkın tutuklunun aynı taleple başlatmış olduğu süresiz-dönüşümsüz açlık grevi eylemi 140. gününde. 1 Mart’ta tüm cezaevlerinde yaklaşık 7 bin tutuklunun başlatmış olduğu eylem 2 ayını geride bırakırken, hükümetin sessizliği karşısında açlık grevinde olan 15 tutuklunun başlatmış olduğu ölüm orucu 5. gününde. Demokratik Bölgeler Partisi Eşbaşkanı ve eski milletvekili Sebahat Tuncel ile HDP’li eski vekil Selma Irmak da tutuklu bulundukları Kandıra Cezaevi’nde açlık grevi eyleminde 108. güne girdi. HDP milletvekilleri Dersim Dağ, Tayip Temel ve Murat Sarısaç’ın partilerinin Diyarbakır İl Örgütü binasında başlattığı eylem de 3 Mart’tan bu yana devam ederken, şimdiye kadar 7’si tutuklu 8 kişi tecridi protesto etmek amacıyla yaşamına son verdi. Açlık grevi eylemleri dünyanın birçok yerinde de yankı buldu. Irak Federe Kürdistan Bölgesi’ne bağlı Hewler’de bulunan Nasır Yağız eyleminin 162. gününde. Fransa’nın Strasbourg kentinde 14 kişinin ve Birleşik Krallık Bölgesi’ne Bağlı Galler’de İmam Şiş’in eylemi 136. gününde devam ediyor.
HABER MERKEZİ