Yeni partilerin kurulmasında son aşamaya gelinmesi, ardı ardına istifalar AKP’deki krizin boyutlarını gösterir nitelikte. Birçok isim AKP’ye sert eleştirilerle istifa ediyor. Son olarak AKP’nin Diyarbakır eski milletvekili Cuma İçten de partisini ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a sert eleştiriler yaparak ayrıldı. AKP Diyarbakır eski Milletvekili Cuma İçten, sosyal medya hesabında yaptığı açıklamayla partisinden istifa ettiğini duyurdu. Soysal medya hesabından “Başkaldırıyorum ve AKP’den istifa ediyorum” başlıklı bir yazı paylaşan İçten, AKP ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a yönelik sert eleştirilerde bulunarak, “Bu duruma itiraz ediyorum” dedi.
İçten’in açıklaması şöyle: “Bu süreç; başını kuma saklayanlardan, kapalı kapılarda gizli pazarlıklar yapanlardan, korkulardan, yasaklardan, baskılardan, gözü dönmüşlerden, adaletsizliklerden, yolsuzluklardan Erbakan hocaya itirazlar ile başkaldırıp öncülük yapanlar, bugün aynı gerekçeler ile karşılarında kendilerine başkaldıran bir kitle bulmaktadır. Öyle ki, bugün adalet vicdan ekseninde başkaldıranlara söylenecek her lafın muhatabı, geçmişte benzer hasletlerle yola çıkan 10 yıl önce hukuk karşısında terörist olanlar, şimdi kahraman ilan edilmiş, yine 10 yıl öncesine kadar hukuk karşısında kahraman olan bireyler ise terörist ilan edilmiştir. İşte bu duruma itiraz ediyorum.”
‘İradaye ipotek konuluyor’
İçten, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı işaret ederek, açıklamasında şunlara yer verdi: “ Ergenekon’da yargılanırken mahkeme koridorlarında tüm AKP’lileri yargılayacağız deyip ağza alınmayacak küfür ve tehditler savuranlar, bugün kahve falına bakacak şekilde yakın olacak memlekette atamalarda onlardan tavsiyeler alacaksın. İşte bu duruma itiraz ediyorum. Sözde istişareler yaparak algı yöneten ortak akla önem vermeyen, bir grup insan tarafından etten duvar örülen görkemli, şafşaflı bir yaşama sahip bir avuç insan, milyonların iradesine ipotek koymaktadır.” İçten, paylaşımında işsizlikten ekonomiye ve yine “FETÖ’cülere” ilişki içinde olan siyasilere dokunulmadığına kadar birçok konuya değinirek “Kavganın ötekileştirmenin, savaşın, barış.., Yazmanın , düşünmenin, fikir söyleminin, özgürlüğün kölelik.. Susmanın, bilgisizliğin, cahilliğin ise güç olduğu bir ülkede yaşar olduk” ifadelerini kullandı.
Birçok istifa yaşandı
AKP’den son zamanlarda aralarında birçok eski vekilin de olduğu isin istifa etti. Eski vekiller Kani Torun, Ali Sarıkaya, Ömer Ünal, Feramuz Üstün, Kani Torun, Turhan, Talha Erol Durmaz, Coşkun Çakır, istifa edenler arasında. 2016-2017 arası Adıyaman İl Başkanlığı yapah Abdurrahman Dimez ile aynı görevde bulunan Seyfettin Bilen, eski Batman İl Başkanı Diyaettin Uçar, eski Ağrı İl Başkanı Cesim Gökce, eski AKP Kadın Kollanı MKY Üyesi Aynur Algül, AKP Urfa kurucularından Abdullah Yeşil, eski Muş İl Başkanı Namık Ergün, eski Tekirdağ İl Başkanı Ahmet Akçay, eski Diyarbakır İl Başkanı Aydın Altaç, Ümraniye eski ilçe başkanı Enver Sedat Çakıroğlu ile Dünya Engelliler Gelişim Derneği Genel Başkanı İslam Meral AKP üyeliklerinden ayrıldı. Yine AKP Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı yapan Dalyan Kardaş da partisinden istifa edenlerden.
Le Monde: Erdoğan sonrası kavga
Fransız Le Monde gazetesi, editör yazısında Türkiye’de “Erdoğan sonrası dönemin belki de başladığı” yorumunda bulundu. Alain Frachon imzalı editör yazısında, “Erdoğan zorlukları ve partisindeki bölünmeler, ultra otoriter dönemecin giderek daha fazla Türk tarafından yadsındığını düşündürtüyor” dedi. Franchon’a göre İstanbul ile yaşanan sorun “virüs etkisi” yaptı. “Kent, bağışıklık sistemlerinizi yıkıyor demesek de hırpalıyor (…) İstanbul’un çekiciliği tehlikeli bir şekilde hareket ediyor, ama doğru sorular yöneltilmesine yol açıyor.” İstanbul’un 16 milyon nüfusu ile 21’inci yüzyılın megapollerinden biri olduğunu hatırlatan Franchon, İstanbul’un ülke siyasetindeki rolüne dikkat çekti. Erdoğan’ın da burada belediye başkanlığı ile kariyerine başladığını belirten Franchon, “Bugün, yavaş yavaş Erdoğan çağının sonunu ilan ediyor” diye yazdı. Gazete şu yorumda bulundu: “AKP bölünüyor ve önemli isimleri partiyi terk ediyor. Hükümetin, çok zor bir ekonomik duruma karşı koyması gerekiyor. Erdoğan’ın son yıllarda rejime aldırdığı ultra otoriter, adam kayırmacı, klanvari dönemeç ve Vladimir Putin’in Rusya’sı ile flörtünün Türklerin büyük bir çoğunluğu tarafından yadsındığı görülüyor. Erdoğan sonrası, belki debaşladı.”
‘Yenilerde’ tabela hazırlığı
AKP’de derinleşen krizle birlikte ayrılarak yeni parti kuracak isimlerin hazırlıkları sürüyor. Eski başbakan Ahmet Davutoğlu ve eski bakan Ali Babacan’ın kuracağı partilerde artık tabelaların asılacağı tarihler de belli olmaya başladı. Ahmet Davutoğlu’nun kasımda, Ali Babacan’ın ise aralıkta partilerinin tabelalarını asacakları belirtiliyor.
Kim ‘FETÖ’cü’ kapışması
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, önceki gün katıldığı bir programda kendisine yönelik “FETÖ’cü” söylemerine “Bu örgütün sadece yargıya, orduya, emniyete sızdığı sanılmasın. Nerede ahlaksızca bir saldırı varsa bilin ki orada FETÖ’nün bir tezahürü vardır. Daha düne kadar FETÖ’cülerle aynı maklubeye kaşık sallayanlar bugün çıkıp bize FETÖ ile mücadele dersi vermeye, asil şerefli Türk yargısına saldırmaya kalkmasın” demişti. Sabah yazarı Dilek Güngör bir yazı kaleme alarak birkaç gündür yargıda ‘tuhaf işler’ olduğunu bazı ‘FETÖ’cülerin de kritik noktalara getirildiğini iddia etmişti. “Şu anda yargıyı ele geçiren bu grupların içine sızan FETÖ’cüler eliyle 17-25’teki gibi yeni bir kumpas davası hazırlansa o zaman kim, ne diyebilecek?” diye soran Güngör, “Tarih tekerrür ediyor ama kimse yargıdaki tehlikenin büyüklüğünü fark edemiyor” ifadesini kullanmıştı.
HABER MERKEZİ