Yerel seçimlerin ardından HDP’li belediyelere kayyum atama furyası, her gün operasyon yapılması, Cumhurbaşkanlığına giden CHP’li iddiası, CHP’li Urla Belediye Başkanı’nın “FETÖ” soruşturması gerekçe gösterilerek tutuklanması ve kayyum atanması, Kanal İstanbul’un yeniden gündemleştirilmesi ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’la ilgili yolsuzluk iddiası, muhalefet cephesinde AKP’nin düşüş telaşı olarak yorumlanıyor. Ekonomik ve siyasi krize yeni partilerin eklenmesiyle birlikte AKP’nin MHP ile ikame ettiği iktidar çoğunluğunu kaybedeceğini belirten siyasi yorumculara göre son dönemde muhalefete yönelik artan iddia, kumpas ve kayyumların arkasında düşme korkusu ve AKP içi krizi örtme planı yatıyor
‘Hızlı düşecekler’
Gazeteduvar’dan Nergis Demirkaya’nın haberine göre CHP’li yetkililer, rantla suçlanan ve belediye tarafından TOGO Kuleleri mühürlenen eski CHP milletvekili Sinan Aygün’ün rüşvet iddiasını gündeme getirmesinin arkasında AKP’nin iç krizini örtme planı yatıyor. CHP’de yapılan değerlendirmelere göre bu kadar olayın arka arkaya gelmesi tesadüf olamaz. Yaşanan gelişmeler içeride ve dışarıda sıkışan iktidarın gündem değiştirme çabası olarak yorumlanıyor. Bir CHP’li yetkili “AKP içinde ciddi tartışma var. Biz parti devleti diyorduk. Şimdi baktığımızda parti devleti değil, aslında hanedan devleti kurulmuş. AKP’liler de dışarıda kalmış. Yönetemiyorlar. Daha da hızlı düşecekler” dedi.
CHP’li yetkili, “Yeni iddialar da ortaya atılabilir” dedi. Bir MYK üyesi Yavaş’ın görevden alma olasılığı ile ilgili, “Böyle bir şey söz konusu bile olamaz” derken bir başka yönetici, “Bu ikinci bir İstanbul seçimi yapmak demektir. Sadece 6 ayda seçildiğinden çok daha yüksek bir oya ulaşmış, her kesimden beğeni alan bir belediye başkanını almak ancak gidişlerini hızlandırır” dedi. Son anketlerin aşağı doğru gidişi gösterdiğine dikkat çekti. CHP Urla Belediye Başkanı İbrahim Burak Oğuz’un “FETÖ” gerekçe gösterilerek tutuklanması da CHP’de yakından izleniyor. Kayyum atanan ilçede 20’si CHP, 4’ü AKP, 1’i MHP’den 25 üye bulunuyor. “Kararı tanımıyoruz” mesajı için CHP’li Belediye Meclis üyelerinin kendi içinden bir başkan seçmesi, o başkana da “halkın başkanı” unvanı verilmesi planlanıyor.
Gökçek’in avukatı
Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi ise, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin, TOGO Kuleleri’nin ve Sinan Aygün’ün avukatlarının aynı olduğunu yazdı. Selvi, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin avukat Mehmet Ali Alan ile avukatlık sözleşmesini iptal ettiğini belirtti. Avukatın görevden alınan AKP’li eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek döneminde 2016 yılında göreve getirildiği öğrenildi.
TOGO Kuleleri’nin ve Sinan Aygün’ün avukatlarının aynı olduğunu yazdı. Selvi, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin avukat Mehmet Ali Alan ile avukatlık sözleşmesini iptal ettiğini belirtti. Avukatın görevden alınan AKP’li eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek döneminde 2016 yılında göreve getirildiği öğrenildi.
İmar dosyası
Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş ise geri adım atmayacağını söyledi. Yavaş ayrıca “Bir dosya hazırlıyoruz, 150’ye yakın terör örgütüne finans sağladığı iddia eden Gökçek dönemindeki imar artışlarının hepsini ortaya çıkarıyoruz” dedi. Kayyum atama söylentilerine de cevap veren Yavaş, “Bunu özellikle yaydılar. Hayır, benim böyle bir endişem yok. Seçimin bittiğinden hâlâ haberleri yok” dedi. Yavaş ayrıca Aygün tartışmasına yargının da karıştığını belirterek, “Yüksek yargı mensuplarından birisi bir başka siyasi partinin grup başkanvekilini arayarak eğer Mansur Yavaş istinafa gitmezse ceza alır diye tehdit ediyor. Bir yargıtay üyesinin haddi midir rantlı işe bulaşmak, tehdit etmek?” dedi.
İstanbul’u ‘kanal’a gömecekler
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Kanal İstanbul projesiyle ilgili olarak “İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin tek taraflı protokolden çekilme hakkı yoktur” iddiasında bulundu. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de, “Kanal İstanbul ile Türkiye’nin eli güçlenecek, jeostratejik imkan ve kabiliyeti perçinlenecektir. Bu projeden hiçbir haklı ve meşru bahanesi olmadan rahatsızlık duyanlar şuursuz ve gayri millidir” dedi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ise protokolden çekileceklerini belirterek, “Ya kanal ya istanbul” demişti.
HABER MERKEZİ