AKP’nin salgın sürecini otoriterleştirmeyi arttırmak için fırsata dönüştürmek istediğini belirten HDP’li Hediye Karaaslan, AKP’nin belediyelerin yetkilerini kısıtlamakla anayasal suç işlediğini söyledi
31 Mart 2019 seçimlerinden sonra Halkların Demokratik Partisi (HDP) yönetimindeki belediyelere kayyum atayan AKP, şimdi de koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadelede kapsamında hizmet yürüten CHP’li belediyeleri, “paralel yapı” olarak tanımladı. Konuyu Mezopotamya Ajansı’ndan Berivan Altan’a değerlendiren HDP Demokratik Yerel Yönetimler Kurulu Eş Sözcüsü Hediye Karaaslan, geçtiğimiz yerel seçimlerde AKP’nin güç kaybı yaşadığını ve bu kaybı kamufle etmek için yetki kısıtlamalarına başvurduğunu söyledi.
‘İktidar gerekeni yapmadı’
AKP’nin, yurttaşların ihtiyaçlarını karşılayamayacak durumda olduğunu ve zorlu süreçler için ekonomik bir planlamasının olmadığının ortaya çıktığını belirten Karaaslan, “Kendisinin içinde bulunduğu bu çöküş ve yok oluş, muhalefet belediyelerin politikalarıyla daha görünür olmaya başladı. Bu da beraberinde belediyelere yönelimi getirdi” dedi. Hükümetin ilk faturayı 23 Mart’tan sonra HDP’li 8 belediyeye kayyum atayarak kestiğini dile getiren Karaaslan, “İktidar gerekeni yapamayınca, sosyal devlet anlayışını benimseyen çalışmalar açığa çıktı. Normal koşullarda sosyal devletler, zor günlerde yurttaşların temel ihtiyacını karşılar. Devletin yurttaşa hizmet vermesi gereken bir dönemde, yurttaştan yardım bekleyen bir süreçteler” diye belirtti.
‘Yasaların verdiği yetkiler’
AKP’nin salgın sürecini otoriterleştirmeyi arttırmak için fırsata dönüştürdüğüne işaret eden Karaaslan, şunları ifade etti: “Bugün CHP’li belediyelerde bizim gibi iktidarın kıskacında. Onları da susturmaya çalışıyor. İlginç bir şekilde yapılan hizmetleri ‘devlet içinde devlet olmak’ olarak yorumluyor. Anayasa’da yerel yönetimlerin görevlerinin çerçevesi belirlenmiştir. AKP anayasal suç işlemektedir. Devletin yönetim biçimi, merkezi hükümet ve yerel yönetimler olarak tanımlanıyor. Yerel yönetimler, merkezi hükümetin bir ayağını oluşturuyor. Yerel yönetimlerin yetkileri de yasalarda tanımlanmış durumda. Salgında, afet dönemlerinde kendi sınırları içerisinde dayanışmalarına dair yasal düzenlemeler var. Belediyelerin ücretsiz ekmek dağıtımını, sosyal politikalar çerçevesinde gerçekleştirebilirler. Salgın, afet gibi durumlarda su ve benzeri ihtiyaçlarda düzenlemeye gidebilir, dayanışmayı arttırmak için yardım paketleri hazırlayabilirler. Bunların hepsi yasaların verdiği yetkilerdir.”
Ortak mücadele çağrısı
AKP’nin tekçi, otoriter yönetim tarzına karşı demokratik ittifak mücadele vurgusunda bulunan Karaaslan, “İlk kayyım politikası uygulandığı 2016 yılında ve yeniden devreye girdiği Ağustos 2019 yılında söyledik; bu sadece HDP’ye yönelik değil, demokrasiye, tüm muhalefet belediyelerine yöneliktir. Bunu durduracak temel güç, demokrasi ittifakının tabandan güçlendirilmesidir. Ancak demokrasi ittifakıyla bunun önüne geçilebilir. Birlikte, bir arada durarak, demokrasinin tüm kurumlarını oluşturarak sağlanabilir. Bu da ancak AKP’ye karşı ortak mücadeleyle yapılır” çağrısı yaptı.
ANKARA