Ailenin geçimi birlikte sağladığı kız kardeşi Lorin’i depremde yitiren, kendisinin de sağ bacağı kesilen Suriyeli Sened Elşahade, ‘Bundan sonra ne yapacağımızı bilemiyoruz’ diyor
Mereş’in Bazarcix ilçesinde meydana gelen depremin hemen ardından bölgeye giden Mezopotamya Ajansı (MA) muhabirleri Abdurrahman Gök ve Rukiye Güzel, Bazarcix’ta ablası ve kız kardeşini kaybeden, kendisinin de bir bacağı kesilen Suriyeli Sened Elşahade’nin hikayesini kaleme aldı.
Osmandede Mahallesi’nde bir enkazın altında kalan motosikletini kurtarmaya çalışan Mihemed Elşahade’nin ailesi enkazın altından kalmış, baba Mihemed Elşahade, kendisi kurtulduktan sonra eşini ve 5 yaşındaki çocuğunu enkazın altından sağ salim çıkarmış.
Ancak kızları Fatma ve Lorin’i yaşamını yitirmiş ve oğlu Sened de bacağından yaralanmış. Yaşadıklarını anlatırken gözyaşlarını tutamayan baba Mihemed Elşahade, 8 yıl önce iç savaş nedeniyle Suriye’nin Es Sewra (Tebqa) kentinden Mereş’e geldiklerini söylüyor.
Mihemed Elşahade’nin kendisi çalışamayacak durumda ve küçük yaşta olan çocukları Sened ve Lorin köylülerin hayvanlarını yetiştirerek ailenin geçimini sağlıyordu.
Yaşamını yitiren Lorin 1 Eylül 2005, Fatma ise 27 Şubat 2013 doğumluydu. 14 yaşındaki Sened de ağır yaralı olarak Dîlok’ta (Antep) tedavi gördüğü hastaneden yeni taburcu edilmiş.
Sağ bacağını kaybeden Sened Elşahade yaşadıklarını ve duygularını şöyle anlatıyor:
“Bir hafta Antep’te tedavi gördüm. Sağ bacağımı kurtaramadılar. Tedavinin ardından beni taburcu ettiler ve ailemin kaldığı bu çadıra getirdiler. Tabi hastanedeyken verilen ağrı kesicilere rağmen dayanamayacak durumdaydım. Çadıra taşındıktan sonra ağrılarım daha da dayanılmaz oldu. İlk bir hafta benimle birlikte annemi, babamı ve küçük kız kardeşimi de uyutamadım. Bir gün acılarım o kadar dayanılmaz oldu ki ambulansı aradık ve beni hastaneye kaldırmalarını istedim. Maraş’ta Necip Fazıl Şehir Hastanesi’ne kaldırdılar. Ağrı kesicilerle acımı dindirmeye çalıştılar. Sonra beni kırık bir tekerlekli sandalyeye aldılar ve ben o sandalyenin üstünden düşünce dikiş yerlerinden bacağım tekrar zarar gördü, yaralarım açıldı, dikişler patladı. Bacağımdaki yara enfeksiyon kaptı. Hastanede dikişleri açtılar biraz kanama oldu. Sonra yeniden köye ailemin kaldığı çadıra getirdiler. Bacağıma her gün pansuman yapılması gerekiyor ve bana artık hastaneye gelmene gerek yok, evde sağlık hizmetinden faydalanabileceğimi söylediler. Ama çadırdayız ve nasıl yapacağımızı bilemiyoruz.
14 yaşındayım ama ailemin bütün yükü benim sırtımdaydı. Babam çalışacak durumda değil o yüzden köylünün hayvanlarına ben bakıyordum. Yine ablam Lorin de bana yardım ediyordu. Zaten diğer kardeşlerim de küçüktü. Lorin vefat etti ve ben de bacağımdan oldum. Bundan sonra ne yapacağımızı bilemiyoruz.”
Kızlarının bilgilerini benimle paylaşmak için bir çantadan “Geçici Koruma Kimlik Belgesi” kartlarını çıkaran baba ise gözyaşları içinde kızlarının fotoğraflarını öpüyor ve “Lorinim, Fatoşum” diyerek ağıt yakıyor. Baba Elşahade, “Kızım Lorin doğduğunda, babaannesi çok sevinmişti ve ona Lorin adını vermişti” diyor.
HABER MERKEZİ