Afganistan’da Talibanlar ile hükümet temsilcileri arasında başlayacak barış görüşmelerine katılacak kadınlar, yapılacak olası bir yeni anayasada kadınların korunması gerektiğinin altını çiziyor
Şubat ayında ABD ile Talibanlar arasında imzalanan barış anlaşmasından sonra Talibanların Afganistan hükümeti ve diğer temsilcilerden oluşan müzakereler yakın zamanda başlayacak.
Aylardır farklı gerekçelerle ertelenen müzakereler ile 1979’da Sovyetler Birliği’nin müdahalesiyle başlayan ve 40 yılı aşkındır durmayan iç savaşın sonlandırılması hedefleniyor.
Afganistan’a barış getirme amacıyla başlayacak müzakereler öncesinde hükümet ile Talibanlar arasında karşılıklı olarak binlerce asker ve Taliban üyesinin değişimi öngörülmüştü. Bu değişimlerden sonra müzakereler Katar’ın başkenti Doha’da başlayacak. Geçtiğimiz hafta iki taraftan yetkililer müzakereler öncesindeki hazırlıkları görüşmek üzere Pakistan’da bir araya gelmişlerdi.
Talibanlarla müzakerelere, yine Talibanlar tarafından 1996-2001 arasındaki yönetim sırasında ve sonrasında en çok zarar gören kadınlar da katılacak.
Müzakerelere Talibanlar adına tümü erkeklerden oluşan 21 kişi katılacakken, Afganistan hükümetinin görevlendirdiği heyette 37 kişi yer alıyor. Heyette en az 5 kadın olacak.
Afganistan’da kadınlar 1996-2001 arasındaki dönemi tekrardan yaşamak istemiyor. 2001’de Talibanların devrilmesi ardından kimi hakları kabul edilse de kadınlar halen hem geleneksel toplum yapısından ötürü hem de Taliban etkisiyle oldukça zor bir yaşam sürüyorlar. Ancak Taliban tarzı bir döneme geri dönmemek için mücadele ediliyor.
AFP’ye konuşan ve müzakerelere katılacak heyette yer alan 3 kadın temsilci de az da olsa kazanımlarını korumak için çabalayacaklarını söyledi.
Heyette yer alan Fawzia Koofi, kendilerinin ‘kadınların varlığına inanmayan’ bireyler arasında müzakere etmeye çalışacaklarını söyledi. Kadın hakları konusunun Talibanlarla müzakere edilmesinin ‘oldukça zor’ olacağını söyleyen Koofi, kendilerinin argümanlarından çok giyimlerinin dikkate alınacak olmasına dikkat çekti.
Koofi, 2001’de Talibanların yenilmesiyle kurulan yeni cumhuriyetin tanıdığı ve kadınların edindiği tüm hakların korunmasının kendisi için vazgeçilmez olduğunu vurguladı.
Heyette yer alan bir diğer kadın olan Habiba Sarabi de müzakerelerdeki önceliklerinin cumhuriyet rejimini korumak olacağını dile getirdi. Sarabi, kendisinin bir ‘yurttaş’ olarak kabul gördüğü cumhuriyete karşılık Taliban’ın öngördüğü ‘emirlikte’ kendilerinin yok sayıldığına işaret etti. Sarabi, barış müzakerelerinin savaştan zor olacağının altını çizdi.
Uzun yıllar Afganistan Kızılay’ın da başkanlık görevi yürüten Fatima Gailani ise, ateşkesin önemine dikkat çekti. Gailani, buna karşılık kendilerinin İslami değerlere dayanan bir yapı içerisinde haklarının korunabileceğini savunurken, yapılacak olası bir yeni anayasada kadınların ve azınlıkların korunması gerektiğinin de altını çizdi.
Kaynak: ANF