Diyarbakır Adalet Nöbeti’nde konuşan DBP Eş Genel Başkanı Aydeniz, “Aysel Tuğluk şahsında tüm hasta tutsak ve siyasi tutsaklar serbest bırakmalıdır” derken, Van Cezaevi Kampüsü önünde yapılmak istenen açıklamanın engellenmesi alkışlarla protesto edildi
Ağır hasta ve infazları yakılan tutukluların serbest bırakılması için tutuklu yakınları, 16 Kasım 2021 tarihinde Diyarbakır Barosu’nda başlattıkları Adalet Nöbeti eylemini sürdürüyor. Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi önünde bir araya gelen ailelere, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz ve Keskin Bayındır, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Dersim Dağ, Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER), Med Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD-FED), Diyarbakır Tutuklu Aileleriyle Yardımlaşma Derneği (TUAY-DER), HD, BDP, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Mezopotamya Dil, Kültür Araştırma Derneği (MED-DER) ve Kamu Emekçiler Sendikası Konfederasyonu (KESK) üyeleri destek verdi.
Açıklamada konuşan hasta tutuklu yakını Reşahat Ada, cezaevlerindeki hasta çocuklarının tedavi edilmemesi nedeniyle nöbette olduklarını ifade ederek, “Çocuklarımız tedavi edilmiyor. Bu nedenle biz buradayız. Cezaları bitmesine rağmen tahliye edilmiyor. Adalet Bakanlığı’na çağrımız, hasta tutuklular serbest bırakılsın. Artık kimsenin cenazesi cezaevinden çıkmasın” dedi.
Yasaların uygulanması için adalet eylemine başladıklarını dile getiren tutuklu yakını İnci Güler, herkesten destek beklediklerini vurgulayarak, “Yakınlarımızın yanında olmak istiyoruz. Denetimli serbestlik uygulansa birçok hasta tutsak tahliye edilecektir” ifadelerini kullandı.
Ağır hasta tutuklu Civan Boltan’ın annesi Nazime Boltan da, tutukları Adalet Nöbeti’nde dile getirilen talepler konusunda Adalet Bakanlığı’nı adım atmaya çağırdı.
‘Cezaevleri ölüm evlerine dönüşmüş durumda’
Açıklamada konuşan DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, ailelerin bu nöbetle tüm ailelerin sesi olduklarını ifade ederek, “Tüm cezaevleri ölüm ve işkence yerlerine dönüşmüş durumda. Kürt düşmanlığı başta cezaevlerinde yürürlüğe konuluyor. Özgürlük, barış, eşitlik ve Türkiye’nin demokratikleşmesini isteyen herkesi cezaevlerine attılar. Cezaevlerinde insanlık suçu işleniyor, tecrit uygulanıyor. İnfazı yakılan, aileleri ile yaptıkları görüşmeler absürt gerekçeler ile engellenmekte. Bugün bu iktidar, devlet büyük bir düşmanlık ile halka saldırmakta. Bunu da en çok cezaevlerinde yapıyor. Şu an cezaevleri ölüm evlerine dönüşmüş durumda. Bu hükümet iktidara geldiği zaman ‘İşkenceye sıfır tolerans’ dedi. Ancak şu an bakıyoruz, cezaevlerinde en büyük insanlık suçu işleniyor. Bundan kaynaklı cezaevlerinde devam eden tecrit tüm alanlara yayılmış durumda” diye konuştu.
‘Tüm hasta tutsak ve siyasi tutsaklar serbest bırakmalı’
Türkiye’nin açık cezaevine dönüştüğünü ifade eden Aydeniz, “Ailelerin talepleri talebimizdir. Hasta tutsaklar başta olmak üzere tüm tutsakların serbest bırakılması için başlatılan adalet nöbeti ahlaki ve hukukidir. Bugün iktidarda ne ahlak ne hukuk ne adalet kalmış. Bugün bu iktidar halkı toplumsuzlaştırmaya çalışıyor. Ailelerin talepleri siyasetçilerin de talebidir. Aysel Tuğluk şahsında tüm hasta tutsak ve siyasi tutsaklar serbest bırakmamalılar. Annelerimizin talepleri yerine getirilene kadar onların yanında olacağız” şeklinde konuştu.
Van
Hasta ve infazları yakılan tutuklu ailelerinin başlattığı Adalet Nöbeti, Van Cezaevleri Kampüsü önünde devam etti. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van Milletvekili Muazzez Orhan, Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Dayanışma Derneği (TUHAY-DER), HDP, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Serhat Göç Araştırmaları Derneği (GÖÇ-DER) yetkililerinin destek verdiği açıklamaya izin verilmedi. Jandarma tarafından ablukaya alınan ailelerin açıklama yapmasına “güvenlik” gerekçesiyle izin verilmezken, gazetecilerin de alana girmesi engellendi.
Açıklamaya izin verilmemesi üzerine aileler, durumu alkışlayarak protesto etti.
Kaynak: MA