İmralı tecridine karşı başlatılan adalet nöbetinde konuşan HDP Muş Milletvekili Şevin Coşkun, ‘Türkiye halklarının Öcalan’ın vereceği mesajlara ihtiyacı var’ dedi
Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekillerinin PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın avukatlarıyla görüştürülmesi için başlattıkları Adalet Nöbeti, 26’ncı gününde devam ediyor. Milletvekilleri, Şevin Coşkun, Celadet Gaydalı, Muazzez Orhan, Kemal Peköz, İmam Taşçıer ve Hasan Özgüneş, katıldığı nöbette “Tecrit insanlık suçudur”, “İmralı’da görüşme sağlansın” yazılı dövizleri taşındı.
Bu hukuksuzluğu kabul etmiyoruz
Meclis önünde konuşan Şevin Coşkun, Abdullah Öcalan’ın 15 Şubat 1999’da Türkiye getirilmesinin ardından sistematik olarak tecrit altına alındığını, tecridin 22 aydır mutlak hale getirildiğini ifade etti. Avukat, aile ve eş genel başkanlarının görüşme taleplerinin cevapsız bırakıldığını belirten Coşkun, “İmralı Cezaevi Türkiye sınırları içerisinde bir cezaevi değil midir? Diğer tüm tutukluların sahip olduğu haklara Sayın Öcalan da sahiptir ancak bu hakkı keyfi bir biçimde engellenmektedir. Daha önceleri hava muhalefeti gibi bahaneler sunuluyordu son zamanlarda disiplin cezası adı altında keyfi gerekçelerle İmralı’daki hukuksuzluğun üstü örtülmek isteniyor. Bizler bu hukuksuzluğu kabul etmiyoruz. Zamana yayarak, oyalayarak, bu hukuksuzluğun üstünü örtemezsiniz” dedi.
İnsanlık suçu olan bu tecride son verin
İmralı tecridini her yerde teşhir etmeye devam edecekleri vurgusu yapan Coşkun, tecrit kırılıncaya dek mücadelelerine devam edeceklerini, Adalet Bakanlığı’na görev ve sorumluluklarının buradan bir kez daha hatırlatarak, “İnsanlık suçu olan bu tecride son verin. Eğer orada farklı bir hukuk ve sistem uygulanıyorsa çıkıp bunu açıklaması gerekiyor” dedi.
‘Endişeleri gidermek Adalet Bakanlığı’nın görevidir’
CPT heyetinin İmralı’ya yaptığı ziyarette Öcalan’ın görüşmeye çıkmadığını hatırlatan Coşkun, bu durumun İmralı’da ciddi bir sorunun olduğunun göstergesi olduğuna dikkat çekerek Adalet Bakanı’na seslendi: “Bugün toplumda Sayın Öcalan’ın sağlığı ve yaşamına dair ciddi kaygılar ve endişeler vardır. Bu endişeleri gidermek Adalet Bakanlığı’nın görevidir. Avukatların önündeki engeller kaldırılmalı. Bir an önce görüşmeler sağlanmalıdır. Çünkü Türkiye halklarının Öcalan’ın vereceği mesajlara ihtiyacı var. İktidarın politikalarına karşı burada tüm toplumsal muhalefete çağrı yapıyoruz. Gelin bu tecride karşı ortak mücadele edelim. Tecride karşı verilecek mücadele Türkiye’nin barışı ve demokrasinin inşası için bir sınav niteliğindedir. Oradaki hukuksuzluk sona erdiğinde hukukun üstünlüğü herkes için yarar sağlayacaktır. Tecrit insanlık suçudur.”
MA