Erdoğan’ın açıkladığı TMO buğday alım fiyatlarının piyasanın altında kaldığını belirten çiftçi, ‘Tarımda kullanılan her kalemde yüzde 200 ile yüzde 300 oranında bir artış var. Bu nedenle rakam çiftçi için anlam ifade etmiyor’ dedi
Hasat döneminin başlamasıyla birlikte çiftçilerin haftalardır açıklanmasını beklediği Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) buğday alım fiyatları, AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından AKP’nin Kızılcahamam Kampı’nda duyuruldu. Serbest piyasada tonu 7 bin TL ile 7 bin 500 TL arasında satılan ekmeklik buğdayın ton fiyatı, Erdoğan tarafından 6 bin 50 TL olarak açıklandı. Açıklamada Erdoğan, çiftçiye ayrılması gereken desteği de prim bedeli olarak duyurarak, ton başına devletin bin TL destek vereceğini söyledi. Erdoğan’ın alım fiyatlarına ilişkin yaptığı açıklamalara tepki gösteren çiftçiler, fiyatların kendileri için bir anlam ifade etmediğini belirtti.
‘Rakam çiftçi için anlam ifade etmiyor’
Erdoğan’ın TMO’nun buğday alım fiyatlarına dair açıklamalarını değerlendiren Kızıltepe Çiftçiler Derneği Başkanı Mikail Erbeyi, yıl içinde artan girdi maliyetleri karşısında açıklanan fiyatın yetersiz olduğunu belirtti. Çiftçilerin ekime başladıkları dönem mazotun litresinin 7 TL civarında olduğunu kaydeden Erbeyi, “Bugün ise mazot 24 TL. Üst gübre 5 TL iken, bugün 14 TL çıktı ve daha da yükseliyor. Alt gübre 4 TL iken 9 TL’nin üstüne çıktı. İlaçta fiyat yüzde 300 arttı. Buna biçerdöverden, ekipmanlara her şeyi eklediğinizde geriye bir şey kalmıyor. Tarımda kullanılan her kalemde yüzde 200 ile yüzde 300 oranında bir artış var. Bu nedenle rakam çiftçi için anlam ifade etmiyor” dedi.
‘Verilen destek doğrudan DEDAŞ’a gidiyor’
Erdoğan’ın ton fiyatı 6 bin 50 TL olarak açıklamasının yanında çiftçi desteğini de ton başı bin TL olarak açıklamasının çiftçiye bir yararı olmadığını kaydeden Erbeyi, “Desteklemeler bir yıl sonra veriliyor. Buğday üretimi için ödül diye verilmesi gereken destekleme bir yıl sonra verildiğinde, enflasyon, artan kur, zamlar derken değersiz oluyor. Çiftçinin eline geçene kadar değerini kaybetmiş oluyor. Zaten bölgede elektrik ile sulama yaptığımız için desteği görme şansımız da bulunmuyor. Verilen destekler doğrudan elektrik şirketi DEDAŞ’ın hesabına aktarılıyor. Yani aslında destek çiftçiye değil, elektrik şirketine verilmiş oluyor” diye konuştu.
‘Çiftçi korkuyor’
TMO’nun depolarının çalışmadığını, TMO’nun tamamının özel firmalardan kiralama usulüyle iş yaptığını belirten Erbeyi, “Çiftçinin yararına olan bir şey yok” dedi. Çiftçinin durumunu emekli, memur ve asgari ücrete yapılan zamma benzeten Erbeyi, “Buğday alım fiyatı bu şekilde açıklanıyor ama mazot yerinde duracak mı? İlaç gübre yerinde duracak mı? Bunun garantisi var mı? Ne yazık ki yok. Çiftçi bu şekilde nasıl ekim yapacak” diye sordu.
“Zaten çiftçi borçlu. Bekleme şansı yok” diyen Erbeyi, “Piyasadaki fiyat daha yüksek oldukça çiftçi neden lisanslı depolara buğday versin. Piyasa fiyatından yüksek bir fiyat açıklanması gerekiyor ki, çiftçi TMO’yu tercih etsin. Açıklanan fiyat ne yazık ki, çiftçilere bir daha darbe vurmuştur. Çiftçi korkuyor. Yarın elektriği kesilecek, banka haciz gönderecek diye korkuyor. Hükümetin üretime gerçek anlamda destek vermesi lazım. Fiyatların aylık olarak güncellenmesi lazım” diye belirtti.
Kaynak: MA