Bölgede 90’lı yıllarda köyleri boşaltıldıktan sonra kentlere yerleşen, son yıllarda da topraklarına geri dönen Hakkarili köylüler, hem çoraklaşan topraklar hem de yasaklar nedeniyle büyük zorluk yaşıyor
Bölgede uygulanan mera, yayla yasakları, sınır noktalarında yaşanan operasyonlar, her yıl saman, gübre ve tarımsal ürünlere yapılan zamlar köylülerin yaşamını altüst etti. Eskiden şehre şeker, tuz gibi malzemeleri almak için giden köylüler, şimdiler de birçok ihtiyaçlarını oradan karşılamak zorunda kalıyor. Devletin güvenlik uygulamalardan nasibini alan köylerden biri de Hakkari merkeze bağlı Lêwin bölgesinde bulunan Cevizdibi (Bêtkar) köyü. Bir zamanlar yüzlerce dönüm arazide tarım ve hayvancılık yapan köylüler, 90’lı yıllarda köylerinin boşaltılması ile birlikte tüm hayvanlarını satarak kentlere yerleşti. Kent merkezinde bir yaşam kuramayan ailelerin bir bölümü yasakların kaldırılması ile tekrar köylerine geri döndü. Ancak köylerine geri dönen yurttaşları son yıllardaki artan savaş ve ilan edilen yasaklarla büyük zorluklar yaşamaya başladı.
Köylerine dönen yurttaşların elinde bu kez ne hayvan ne de tarlalarını sürecek bir ekonomik güç kaldı. Şimdilerde köyün tek geçim kaynağı ise topladıkları pancarları satmak. Evleri Hakkari kent merkezinde olan Şemse ve Vahit Engin her bahar köylerine dönerek ellerindeki küçük tarlayı ekiyor. Aile, bu tarladan elde ettikleri ürünle geçinmeye çalışıyor. Eskiden kendilerine ait hayvanlarını olduğunu belirten Engin, şimdilerde ise başkasının vereceği işlere muhtaç durumda olduklarını söylüyor. Baba Vahit Engin tarlada ekin gelir elde etmeye çalışırken anne Şemse Engin ise başkalarının koyunlarını sağarak ekonomik bir gelir sağlıyor.
‘Ne yapacağımızı bilmiyoruz’
Yaz başında köye gelip başkalarının koyunlarını sağarak ailesinin geçimini sağladığını söyleyen anne Şemse Engin “Elimizde bir inekten başka hiçbir şey yok. Sonbahara kadar 2 ya da 3 bin TL için başkalarına berivanlık yapıyorum. Eskiden bu köyde her şeyi ekerdik ve durumumuz çok iyiydi ve çok güzel bir yaşamımız vardı. Şu anda ise bin bir imkansızlık ve kuraklık ile başa çıkmaya çalışıyoruz. Aile olarak gelirsiz ne yapacağımızı bilemiyoruz” dedi. Aile üyesi 71 yaşındaki Hazem Engin ise dağlarda topladıkları nane ve kekikleri sattıklarını söyledi. Eskiden köyde ektiklerini satarak geçimlerini sağladıklarını dile getiren Engin, şimdi kuraklık ve imkansızlık nedeniyle geçinemediklerini ifade etti. Hakkari merkeze bağlı Cevizdibi (Bêtkar) köyünde ikamet eden Şemse Koç da gün içerisinde koyunları sağdığını ardından köyün etrafında bulunan asma bağlarından yaprak topladıklarını, bu yaprakların bir kısmını yemeklik olarak kullandıklarını bir kısmını da bidonlara koyarak kentte sattığını söyledi
Yıllarca iki çocuğu ile Hakkari kent merkezinde yaşadığını ve eşinin kamyon şoförlüğü yaparak geçimlerini sağladığını belirten Pore Koç ise kamyon şoförlüğü ile geçinememeye başlayınca kendilerin de köye yerleştiğini söyledi. Koç, besledikleri birkaç koyundan elde ettikleri sütün ürünlerini sattığını arada da köyde yeşeren pancarları toplayarak ailesini geçindirdiğini belirtti.
Hamza Gündüz/Hakkari-MA