Cumartesi Anneleri eylemlerinin 745’inci haftasında güvenlik güçleri tarafından Şubat ayında gözaltına alınan ve bir daha haber alınamayan Gökhan Türkmen, Yasin Ugan, Özgür Kaya, Erkan Irmak, Mustafa Yılmaz ve Salim Zeybek’in akıbeti sordu.
Kayıplarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması talebiyle sürdürdükleri eylemlerinin 745’inci haftasında Galatasaray Meydanı’nda bir araya gelmek isteyen Cumartesi Anneleri, bir kez daha polis tarafından engellendi. Cumartesi Anneleri, polis ablukasına alınan İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi’nin bulunduğu sokakta eylemlerini gerçekleştirdi. Bu haftaki eyleme, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Ali Kenanoğlu destek verdi. Kayıp yakınları, üzerinde kayıpların fotoğraflarının olduğu tişörtler giyerek, gözaltında kaybedilen yakınlarının fotoğrafları ve kırmızı karanfil taşıdı.
Bu haftaki eylemde güvenlik güçleri tarafından gözaltına alınarak kaybedilen Gökhan Türkmen, Yasin Ugan, Özgür Kaya, Erkan Irmak, Mustafa Yılmaz ve Salim Zeybek’in akıbetleri soruldu.
‘Sessiz kalmayacağız’
Basın açıklamasını İHD İstanbul Şubesi Gözaltına Kayıplara Karşı Komisyon Üyesi Sebla Alcan okudu. 745 haftadır yalnız kaybedilen insanları için değil, bir daha hiç kimsenin kaybedilmemesi için de mücadele ettiklerini belirten Alcan, “Gizli gözaltı, gözaltında kaybetmenin ve işkencenin yatağıdır. Asla kabul edilemez. Zorla kaçırma ve kaçırılan kişinin akıbetini gizleme gözaltında kaybetmenin ilk adımıdır. Asla kabul edilemez. Bu iddialar karşısında susmak, hukukun gereğini yapmamak suçtur. Biz sessiz kalmayacağız. Vicdan ve onur sahibi yurttaşlar olarak herkes için, her yerde insan haklarını talep edeceğiz” dedi.
‘Transporter araçlarla kaçırdılar’
7 ve 21 Şubat’ta kaçırılan Gökhan Türkmen, Yasin Ugan, Özgür Kaya, Erkan Irmak, Mustafa Yılmaz ve Salim Zeybek’ten ailelerinin tüm çabalarına rağmen haber alınamadığını hatırlatan Alcan, yaşamlarını tehdit eden koşullar altında kaybolduklarına ilişkin kuvvetli şüphe bulunan bu kişilerin, Transporter araçlarla ve tanık beyanlarına göre kendilerini kamu görevlisi olarak tanıtan kişiler tarafından zorla kaçırıldığını dile getirdi. Alcan, “745’inci haftamızda Gökhan Türkmen, Yasin Ugan, Özgür Kaya, Erkan Irmak, Mustafa Yılmaz ve Salim Zeybek’in aileleriyle birlikteyiz. Aileler kaçırılma ve yasadışı alıkonulma iddiasıyla tüm mercilere başvurmuş olmalarına rağmen Şubat ayından bu yana hiçbir bilgiye ulaşamamışlardır. Hakkında hangi suç isnadı bulunursa bulunsun herkesin hukuk kurallarından eşit ve adil bir biçimde yararlanmaya hakkı vardır. Hiç bir gerekçe bu hakkın ihlalini meşrulaştıramaz” diye belirtti.
‘Hukuk uygulansın’
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’e çağrıda bulunan Alcan, kaçırılma vakalarının etkin bir biçimde ve maddi gerçeği açığa çıkartacak şekilde soruşturulmasını istedi. AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’a da seslenen Alcan, söz konusu kaçırılma vakaları hakkında, acil ve etkin soruşturma yürütülerek, kayıp kişilerin nerede bulunduğunun tespit edilmesini, bu kişilerin kayıt dışı gözaltında tutuluyorlarsa, ailelerinin bilgilendirilmelerini ve adli makamların karşısına çıkarılmalarını sağlama çağrısında bulundu.
Devleti yönetenlere de seslenerek hukuk kurallarının herkese eşit ve adil bir biçimde uygulanması gerektiğini vurgulayan Alacan, “Kaçırılan insanların ailelerinin savcılıklara da yansıyan iddiaları ile ilgili yaşamı koruma ve etkili soruşturma yükümlülüğünüzü yerine getirin. Gökhan Türkmen, Yasin Ugan, Özgür Kaya, Erkan Irmak, Mustafa Yılmaz ve Salim Zeybek nerede?” diye sordu.
Açıklamadan sonra gözaltında kaybedilenlerin hikayeleri kamuoyuyla paylaşıldı. Kaybedilenlerin hikayeleri şu şekilde:
Gökhan Türkmen
“Türkiye Zirai Donatım Kurumunda kimyager olarak çalışan Gökhan Türkmen, 1 5 Temmuz Darbe Girişimi’nin ardından görevinden ihraç edildi. 9 Ağustos 2016 tarihinde 4 polis Ankara’daki evine gelerek arama yaptı. Polisler Selda Türkmen’e eşi hakkında yakalama kararı olduğunu söyledi. Polisler evdeyken 6-7 silahlı özel harekât polisi Gökhan Türkmen’i almak üzere geldiklerini söyledi. O sırada evde bulunmayan Türkmen sonrasında da eve gelmedi. Ailesi ile telefonla haberleşiyordu. 2 Şubat 2019 tarihinde annesine ‘eğer benden bir hafta haber alamazsanız suç duyurusunda bulunun’ dedi. 7 Şubat 2019 tarihinde anne babasının Antalya’daki eve gitti. Annesi onun çok sıkıntılı olduğunu fark etti. Öğleden sonra motosikletle dışarı çıktı ve kendisinden bir daha haber alınamadı. Ailesinin tüm başvuruları sonuçsuz kaldı.
Yasin Ugan, Özgür Kaya
15 Temmuz darbe girişimi sonrasında haklarında yakalama kararı bulunan Yasin Ugan ve Özgür Kaya evlerinden ayrılmak zorunda kaldı. Birlikte Ankara ili Altındağ ilçesi Çamlık Mahallesi 1847 No’lu sokaktaki 12 numaralı evi kiraladılar. 13 Şubat 2019 tarihinde saat 15.00 ile 16.00 saatleri arası ellerinde silah bulunan ve kendilerini polis olarak tanıtan kişiler evlerinin kapısını kırarak içeri girdi. Ugan ve Kaya’yı ters kelepçe takıp kafalarına siyah poşet geçirerek gözaltına aldı ve beyaz bir minibüse bindirerek götürdü. Olay yerinde silahlı ve polis yelekli kırk civarında kişi bulunuyordu. Ev sahibi gözaltı işlemi yapan kişilere kim olduklarını sorduğunda polis olduklarını söyleyerek gözaltına alınanlarla ilgili savcılığın yürüttüğü soruşturma dosyasının numarasını verdiler. Olay mahallelinin gözü önünde gerçekleşti. 13 Şubat 2019 tarihinden sonra Yasin Ugan ve Özgür Kaya’dan bir daha haber alınamadı. Ailelerinin tüm başvuruları sonuçsuz kaldı.
Erkan Irmak
Öğretmen olan Erkan Irmak İstanbul Ümraniye’de yaşıyordu. Hakkında yakalama kararı olan Irmak evinden ayrılmak zorunda kalmıştı. Zaman zaman ailesini görmek üzere evine geliyordu. Bu gelişlerinden birinde gece saat 23.00 civarında Ümraniye İstiklal Mahallesi’ndeki evinden çıktı. Eşi camdan onun gidişini izledi. İki kişinin hızla Erkan Irmak’a yaklaşıp koluna girdiğini, ön taraftan bir kişinin de onlara doğru koşarak geldiğini gördü. Kaçırılmanın gerçekleştiği 16 Şubat 2019 tarihinden sonra Erkan Irmak’tan bir daha haber alınamadı. Ailesi Erkan Irmak’ın yasadışı bir şekilde alıkonulduğu iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. Ancak bugüne kadar Erkan Irmak’ın akıbeti hakkında ailesine bilgi verilmedi. Ailesinin tüm başvuruları sonuçsuz kaldı.
Mustafa Yılmaz
Fizyoterapist olan 33 yaşındaki bir çocuk babası Mustafa Yılmaz Ankara’da yaşıyordu. 9 Ekim 2018 tarihinde Bylock kullanımı ve Bank Asya’da hesap hareketleri bulunduğu iddiasıyla tutuklandı ve yargılandı. 8 Ocak 2019 tarihinde 6 yıl 3 ay ceza aldı. Yurtdışı çıkış yasağı konularak serbest bırakılan Mustafa Yılmaz, hüküm sonrası üst mahkemeye itiraz başvurusunda bulundu. Mustafa Yılmaz 19 Şubat 2019 sabahı işe gitmek üzere evden ayrıldı ve kendisinden bir daha haber alınamadı. Ailesi emniyete ve savcılığa başvurdu. Ancak sonuç alamadı. Kendi imkanları ile yaptıkları arama sonucunda ulaştıkları kamera görüntüsünde aile, Mustafa Yılmaz’ın darp edilip başına bir çuval geçirildikten sonra köşede bekleyen siyah transporter marka bir araca bindirildiğini gördü. Ancak bugüne kadar Mustafa Yılmaz’ın akıbeti hakkında ailesine bilgi verilmedi. Ailesinin tüm başvuruları sonuçsuz kaldı.
Salim Zeybek
Salim Zeybek Ankara’da yaşıyordu. Bilgi Teknolojileri Kurumu’nda çalışırken 670 sayılı OHAL KHK’sıyla ihraç edildi’ Hakkında bir soruşturma yürütülen Zeybek’in muhtemelen soruşturma kapsamında kendisi ile ilgili arama ve yakalama kararı bulunuyordu. Bu nedenle evden ayrılmak zorunda kalmıştı. Zaman zaman eşiyle telefonla görüşüyordu. Bu görüşmelerden birinde Salim Zeybek eşine İstanbul’da görüşmek İstediğini söyledi. Eşi ve çocukları ile İstanbul’da buluştu. 21 Şubat 2019 tarihinde akşam 19.00 sularında Zeybek Ailesi’nin içinde bulunduğu aracın önü kesildi. Edirne Emniyet Müdürlüğüne bağlı sivil polis olduklarını söyleyen kişiler tarafından Salim Zeybek bir araca, eşi ve çocukları başka bir araca bindirildi. “Biz devletin polisiyiz” diyen silahlı kişiler yolda birkaç kez plaka değiştirerek Salim Zeybek’in eşini ve çocuklarını Ankara’daki evlerine kadar götürdüler. Salim Zeybek’in eşinin arabadan inmesine izin vermeden önce “biz devletiz, savcıya, polise gitme. Sen bizi dinle, biz seni artık bir hafta sonra mı olur, bir ay sonra mı olur, bir sene sonra mı olur, eşinle görüştüreceğiz. Ama önce eşinin bizim elimizden geçmesi lazım” dediler. Bugüne kadar Salim Zeybek’in akıbeti hakkında ailesine bilgi verilmedi. Ailesinin tüm başvuruları sonuçsuz kaldı.”