Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesi skandal bir karara imza attı. TRT de mahkemenin talebine skandal bir raporla yanıt verdi. Mahkeme, S.Ö. yerine aynı mahkemede farklı bir dosyadan yargılanıp beraat eden M.A.’nın fotoğraflarını teşhis için bilirkişiye gönderdi. TRT’de düzenlenen bilirkişi raporunda, M.A.’nın fotoğrafı için “kesin tanımlama” teşhisi konuldu. M.A.’nın avukatı bu hatayı düzeltmek için 6 ay uğraştı. Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Hamdullah Kesen’in haberine göre, M.A. 2016’da Adana’da “korsan gösteriye katıldığı” iddiasıyla hakkında Adana 2. Ağır Mahkemesi’nce dava açıldı. Yargılanma sonucu M.A. 2017’de beraat etti. Adana’nın Yüreğir ilçesinde 2014’te yapılan bir gösteriye katıldıkları iddiasıyla aynı mahkemede, bazı kişiler hakkında 2016’da dava açıldı. Mahkeme bu kişilerin yer aldığı mobese kayıtlarını bilirkişiye gönderdi. Alınan bilirkişi raporuna avukatların itirazı üzerine mahkeme tekrardan bilirkişi raporu istedi.
Bunun üzerine mahkemece yargılanan kişiler yerine aynı mahkemede daha önce yargılanıp beraat eden M.A.’nın fotoğrafıyla birlikte görüntüler TRT’ye gönderildi. TRT olayla alakası olmayan M.A.’ya “tam teşhis” raporu vermesi üzerine mahkeme yeni soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında M.A. Aralık 2018’de gözaltına alındı ve daha sonra serbest bırakıldı.
M.A.’nın avukatı, bilirkişi raporunun hatalı olduğu yönünde başvuru yaptı ve yeniden bir bilirkişi raporunun alınmasını talep etti. Talep üzerine yeniden alınan bilirkişi raporunda, M.A.’nın görüntülerde tespit edilen “eylemci olmadığı” kaydedildi. Soruşturmayı yürüten savcı, bilirkişinin bu raporu sonucu 27 Mayıs 2019’da M.A. hakkında “takipsizlik” kararı verdi.
İki farklı rapor
M.A.’nın avukatı Özgür Yakut, TRT bilirkişisinin hatalı kesin tanımlama ve eşleştirmesi sonucu müvekkilinin mağdur edildiğini dile getirdi. TRT’nin verdiği rapora karşı yeniden bir rapor hazırlandığını ve müvekkilinin suçsuz olduğunun ortaya çıktığını aktaran Yakut, “TRT bilirkişi olarak mobese görüntüleri ile olayla hiçbir alakası olmayan müvekkilimin resmini ilişkilendirmiştir. Üstelik TRT bilirkişisi; eleme, kuvvetle muhtemel eleme, muhtemel eleme, belirleyememe, muhtemel tanımlama, kuvvetle muhtemel tanımlama ve kesin tanımlama eşleştirmelerinden olayla hiçbir ilgisi olmayan müvekkilimi en net ilişkilendirme olan kesin tanımlama olarak rapor düzenlemiştir. Yeni gelen bilirkişi raporu mobese görüntülerinde yer alan eylemci ile müvekkilimin aynı kişi olmadığı yönünde rapor tanzim etmiştir” dedi.
Raporlar sorunlu
Bilirkişi raporlarının art niyetle hazırlandığını bu dosyada açık bir şekilde gördüklerini vurgulayan Yakut, böylesi hatalı bilirkişi raporları sonucu insanlara cezalar verildiğini belirtti. Müvekkilinin ikinci kez de beraat ettiğini söyleyen Yakut, “Mahkemenin bir hatasıyla başlayan ve daha sonra TRT’nin gelişi güzel raporlar vermesiyle ortaya çıkan bu tablo, aslında Türkiye’de yapılan yargılamaların, bilirkişi raporlarına dayanarak verilen tutuklama ve mahkumiyet kararlarının ne derece sorunlu olduğunu gözler önüne sermektedir” diye konuştu.
ADANA