‘Hepimiz Göçmeniz, Irkçılığa Hayır’kampanyasının yürütücülerinden olan Ozan Tekin, İstanbul adaylarının mülteci sorununa dair projelerini eleştirdi. Göçmenlerin mülteci statülerinin tanınmasını istediklerini vurgulayan Tekin, ‘Sınırları açın, insanca bir yaşam herkesin hakkıdır’ dedi
Başta Suriye olmak üzere, Pakistan, Afganistan, Irak, Bagladeş gibi ülkelerde yaşadıkları olumsuz yaşam koşulları ve savaştan dolayı göç etmek zorunda kalan mültecilerin yaşamla savaşı sürüyor. Göç ettikleri kentlerde de ötekileştirildikleri için kaçış yolu olarak mavi suları yol edinen ve yaşamını yitiren mültecilerin sayısı her geçen gün artıyor. Önceki gün Muğla’nın Bodrum ilçesinden Yunanistan adalarına gitmek için yola çıkan mültecilerden 13’ü yaşamını yitirdi. Mültecilerin en fazla göç ettiği kentlerin başında ise İstanbul geliyor. 14- 24 Haziran Göç Haftası’nın içinde bulunduğumuz bugünlerde mülteciler her türlü ötekileştirici ve nefret söylemleriyle karşı karşıya. Hükümetin mültecilere yönelik yürüttüğü politika eleştiri konusu iken şimdi de İstanbul adaylarının mülteci sorununa dair projeleri tepki çekti.
‘İki aday da yetersiz’
“Hepimiz Göçmeniz, Irkçılığa Hayır” kampanyasının yürütücülerinden Ozan Tekin, İstanbul adaylarının konuya dair projelerini değerlendirdi. Önceki gün bir Tv programında karşı karşıya gelen ve projelerini paylaşan Ekrem İmamoğlu ve Binali Yıldırım’ın projeleri tartışma yarattı. İstanbul seçimlerinde adayların Suriyelilerin varlığını ve temel haklarını hedef alacak şekilde bir kampanya yürütmemelerini talep ettiklerine dikkat çeken Tekin, mültecilere plaj yasağı ve ırkçı dalganın kabul edilemeyeceğini açıklamasının önemli olduğunu söyledi. Tekin, hem İmamoğlu hem de Yıldırım’ın mültecilerin hayatlarını iyileştirecek ve topluma uyumlarını sağlayacak politikalar konusunda yetersiz olduğu eleştirisi yaptı.
Reformlar yapılmalı
İmamoğlu’nun göçmenlerle ilgili “masa kuracağız” ifadelerine değinen Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Mültecilerle ilgili ‘masa’ kurmaktan bahsedildi ama bunun hangi yönde faaliyet göstereceği netçe belirtilmedi. Oysa göçmenlerin yakıcı sorunları var. ‘Geçici koruma’ statüsü bazı haklar sağlasa da bunlar oldukça yetersiz. Eğitim, barınma, sağlık gibi alanlarda Suriyelilerin daha iyi bir yaşam sürmesini sağlayacak reformlar yapılmalı. Böyle şeyler konuşulmadı.”
Mülteciler misafir değil
Yıldırım’ın da göçmenler için “misafirlik” vurgusu ve ısrarla Suriyelileri geri göndereceklerini söylemesinin son derece olumsuz olduğunu belirten Tekin, sözlerini şöyle tamamladı: “Benzer şekilde İmamoğlu da ‘halktan gelen şikâyetler’ bağlamında, Suriyeliler sebebiyle Türkiye yurttaşlarının işlerinin elinden alındığını söyledi. Suriyelilerin resmi statülerinin iyileştirilmesi ve çalışma hayatına eşit haklarla katılmaları sağlanırsa, ucuz işgücü olarak görülüp patronlar tarafından insanlık dışı koşullarda çalıştırılmalarıyla yaşanan sömürü ve mağduriyetin önüne geçilebilir. Geri gönderme meselesi ise maalesef ırkçı argümanların ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor. Suriyelileri ‘gönderme’ odaklı bir politika gerçekçilikten uzak; en temel insani değerlerin çiğnenmesi ve Türkiye’de doğmuş onbinlerce çocuğun görmezden gelinmesi anlamına geliyor. Savaş biterse dileyen Suriyeliler geri dönebilirler, ancak kalmak isteyenlerin kesinlikle zorla gönderilmemesi gerekir. Bunun yapılabilmesi için de göçmenlerin entegrasyonunu sağlayacak sosyal politikaların hayata geçirilmesi şart.”
Göçmenlerle dayanışma etkinliği
14-24 Haziran Göç Haftası’na ilişkin yapacakları etkinlikleri ve bu etkinliklerde var olan sorunlara ilişkin mesajlarının olacağını sözlerine ekleyen Tekin, “Biz ‘Hepimiz Göçmeniz – Irkçılığa Hayır’ kampanyası olarak, 20 Haziran BM Uluslararası Mülteciler Günü’nde İstanbul’da saat 19:00’da Odakule’de ‘Mülteci bile olamayanlar’ başlıklı bir basın açıklaması yapacağız” duyurusu yaptı. 19:30’da Anzavur Pasajı’ndaki Sahne 59’da Eşik filminin gösterimini gerçekleştirip ardından yönetmen Dilek Güç’le bir söyleşi yapacaklarını söyleyen Tekin, Tekirdağ’da sokakta bir basın açıklaması yapılacağını belirtti.
‘Sınırları açın’
Göçmenlerin mülteci statülerinin tanınmasını istediklerini vurgulayan Tekin, “Sınırların açılmasını talep edeceğiz. İnsanca bir yaşam herkesin hakkıdır, bunun göçmenlere de tanınması gerekir. Sahil yasakları gibi ırkçı uygulamalara karşı sesimizi yükseltecek, nefrete karşı dayanışmanın önemini vurgulayacağız” dedi.
İrfan Tuncçelik/İstanbul-MA