Urfa’nın Halfeti ilçesinde bir komiserin yaşamını yitirmesinin ardından köylere yapılan baskınlarda aralarında kadın ve çocukların da olduğu 50 kişi gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınanların gördüğü işkence ise gündemdeki yerini koruyor. Urfa Savcılığı ve hakimliği işkence olduğunu doğrular şekilde gözaltında olan kişilerin başka bir gözaltı merkezine götürülmelerini talep etti. Kadınların mahkemede cinsel işkence gördüklerini söylemesi üzerine kadın kurumları harekete geçti. Kadınların cinsel işkence görmesini ve işkencenin kamuoyuna devlet eliyle yansıtılmasını değerlendiren Rosa Kadın Derneği üyesi Ayla Akat Ata, örgütlülüğün önemli olduğunu vurguladı.
Devlet kaynaklı cinsel şiddetin, en somut halini, gözaltında cinsel işkenceyle kendini ortaya koyduğunu söyleyen Ayla Akat, “Gözaltında cinsel şiddet, devletin egemenliği altında gerçekleşen bir şiddet biçimidir. Ve aslında esasında milyonlara gözdağı verme amacı da barındırıyor içerisinde. Kaldı ki Halfeti özgünlüğünde ele alacaksak bu noktada çok ciddi soru işaretlerini cevaplamak zorunda kalıyoruz.
Halfeti olayı yaşanır yaşanmaz kamuoyuna ilk servis edilen fotoğraflar bizzat devlet tarafından servis edildi. Sonra mağdurların anlattıkları zaten kamuoyuna yansıyacaktı, bu devlet tarafından da biliniyordu” diye belirtti. İşkenceyi devreye sokan devlet aklını bir bütün değerlendirmek gerektiğini aktaran Ayla Akat, kadına yönelik cinsel şiddet üzerine topluma bir mesaj verildiğini söyledi. Bunun kabul edilemez olduğunu vurgulayan Ayla Akat, “Bugünün değişen şart, koşul ve teknolojisi ile 90’ların uygulamalarını birleştirmeye çalışıyorlar. İşte gözaltında cinsel işkence, kaçırmalar ki şu an Kürt toplumu üzerinden var olan bir şey olmasa da farklı kesimlerden kaçırılan ve gözaltında olduğu kabul edilmeyen kişiler var. Bu kişiler evlerinden, iş yerlerinden, sokakta yürürken kimliği belli olmayan kişiler tarafından kaçırıldı ve tüm toplum şuan devletin elinde olduklarını biliyor. Bununla beraber yine 400’e yakın Hizbullahçının serbest bırakılması durumu var. Bunların neden bırakıldığı da önemli bir soru ve bu da 90’lardan kalma bir uygulamadır” dedi. Ayla Akat, kadın kurumları olarak işkence ve kötü muameleye karşı mücadeleyi sürdüreceklerini sözlerine ekledi.
DİYARBAKIR