Dersim halkı, Belediye Meclisi kararıyla yeniden asılan “Dersim” tabelasına destek vererek, karşı gelenlere tepki gösterdi. Belediye Başkanı’na kararın arkasında durmaya çağıran halk, “Kim ne derse desin kentimiz, dağlarımız ve çocuklarımızın adı Dersim’dir” dedi.
Dersim Belediyesi Meclisi’nin almış olduğu karar doğrultusunda, hizmet binasına kayyum tarafından asılan “Tunceli” yazısının yeniden “Dersim” olarak değiştirmesine ilişkin Valiliğin itirazı üzerine mahkeme yürütmeyi durdurma kararı verdi. Belediye meclis üyelerinin aldığı karara ilişkin konuşan kent halkı, kararın arkasında olduğunu daha önce nasıl belediyeye “Dersim” yazıldıysa aynı şekilde bugün de ismin belediyeye verilmesini istediklerini söyledi. Dersim ismine karşı gelenlere tepki gösteren halk, konuya dair kimsenin söz sahibi olmadığını, önemli olan kararı alan meclis üyeleri ve kendileri olduğunu belirtti.
‘O tabelayı kayyum indirdi’
Mezopotamya Ajansı (MA) haberine göre; Dersim halkı, meclis kararını doğru ve yerinde buluyor. Yurttaşlardan Abdullah Güler, “DBP döneminde zaten Dersim tabelası vardı. O tabelayı kayyum indirdi. Tunceli ismini asla kabul etmiyoruz. Tunceli adı 1938’de yapılan katliamdan sonra zorla bu kente verildi. Ayrıca Dersim ismini sadece belediye tabelasında değil kente iade edilmesini istiyoruz” dedi.
‘Çocuklarımızın, dağlarımızın adı da Dersim’dir’
Naciye Temurleng de, belediye tabelasının Dersim olmasını istediğini belirterek “Dersim ismiyle doğduk, onunla büyüdük. Tunceli ismini istemiyoruz. Dersim ismini istiyoruz. Çocuklarımızın dağlarımızın torunlarımızın adı da Dersim’dir. Alınan karara verilen tepkiler için kim ne diyorsa desin biz kendi istediğimizi yapmalıyız” dedi.
‘Dersim’e düşman olan kimse bizim dostumuz değildir’
Mehmet Arıkan da, memleketin isminin Dersim olduğunu hatırlatarak, meclis üyelerinin aldığı kararın yerinde ve kendilerini mutlu ettiğini söyledi. Arıkan, “Kararı duyduğum zaman çok sevindim. Ancak belediye başkanın vali ne derse o olur açıklaması beni üzdü çok kötü bir açıklama. Böyle şey mi olur? Belediye başkanı halkın iradesidir. Tabela için aldığı kararı asmak için her türlü çabayı sarf etmek zorundadır. Dersim ismine karşı çıkanlar kutsalımız Düzgün Baba ve Munzur’a da karşı çıksınlar. İkiyüzlülük, düşmanlık yapmasınlar. Düzgün Baba bizim için ne kadar kutsal ise Dersim adı da öyledir. Dersim’e düşman olan hiç kimse bizim dostumuz değildir” diye belirtti.
‘Meclis olması gerekeni yapmış’
Nesrin Akça da, Dersim ve Munzur’un bütünsel olarak ele alınması gerektiğini belirterek, “Bu kentin gerçek ismi Dersim’dir. Meclis kararını onaylıyoruz. Olması gerekende budur. Hangi ismi verirlerse versinler halk tarafından buranın adı Dersim’dir. Verilen tepkileri de kabul etmiyoruz. Kente dair kararları yöre halkı alır. Dışarda olanlar değil” diye konuştu.
‘Alınan karar doğru’
Devletin Dersim ismini siyasi bir polemiğe dönüştürdüğünü ifade eden Hüseyin Çelik de, şunları dile getirdi: “Meclis üyelerimizin aldığı kararı sakıncalı değil, doğru buluyoruz. Dersim halkını kabullenemeyenler tepki gösterip saldırıyor. Belediye başkanımızın halka verdiği vaatlerden biri Dersim tabelasıdır. Aldığı kararı yerine getirsin. Mesela duvarı kaldırması çok güzel oldu. DBP döneminde tabelasından belediye müdürlüklerine kadar Kürtçe yazılıydı. Kayyum gelince kaldırdı. Şuan ki belediyeden beklentilerimiz de böyle olmasıdır. Kim ne derse desin, nasıl karşı çıkarsa çıksın buranın adı Dersim’dir.”
‘Tunceli katliamın yarasıdır’
Hüseyin Turan da, Belediye Meclis üyelerinin aldığı kararın arkasında durmalarını isteyerek, “Tunceli Belediyesi değil, eskisi gibi Dersim Belediyesi olarak görmek istiyoruz. Başka bir ilde kente dair alınan kararlarda biz tepki göstermiyoruz. Onlar neden bizim kararlarımıza tepki gösteriyorlar. Belediyemizin aldığı kararlara saygılı olmalılar. Dersimliler için ‘Tunceli’ denince akla 1938 acıları geliyor. Ama Dersim olunca o yaralar sanki kapanıyor. Kendimi daha özgür ve mutlu hissediyorum. Tunceli ismi Dersim soykırımın üstünü kapatmanın adıdır. Hiçbir Dersimli Tunceli’yi içine sindirmediği gibi ben de sindirmedim. Maçoğlu’nu halk seçti. Başkanlığın görevini yerine getirmelidir.”
‘Bahçeli istese de istemese de burası Dersim’
Melisa Yiğit de, kentin adının Tunceli değil Dersim olduğunu vurgulayarak, alınan kararın uygulanmasını istedi.
Şahverdi Temurleng ise, şunları dile getirdi: “Ülkemin ve dağlarımın adı Dersim’dir. Kim ne diyorsa desin topraklarımızın adı Dersim’dir. Bahçeli ‘Karar ayaklarımızın altında, yok hükmündedir’ diyerek halt etmiş. İstese de istemese de burası Dersim’dir.”