İskenderun Körfezi, 13 adet termik santral projesi ile adeta idama mahkum edildi
Adana’nın Yumurtalık ilçesine bağlı Sugözü beldesinde 1. Sınıf tarım arazileri ve sahillerini zehirleyen mevcut termik santrale ek olarak birçok termik santral yapılmak isteniyor. Sahil boyunca, altısı Sugözü beldesinin tarım arazilerinin üzerine yerleşecek olan 13 adet termik santral projesi hem kara hem de deniz ekosistemini yok edecek. Sugözü’nde 2004 yılında devreye alınan İsken Sugözü Termik Santrali, Alman sermayesi tarafından 200 hektar tarım arazisi üzerine inşa edilmişti. 1210 MW (605×2) kurulu güce sahip olan santral dönemin en büyük uluslararası yatırımlarından biri olarak gösterilmişti.
Kirli ilişkiler
Mesut Yılmaz hükümeti eli ile inşa edilmeye başlanan santralin açılışı dönemin Almanya Başbakanı Gerhard Schröder ve yine dönemin Başbakanı olan R. Tayyip Erdoğan tarafından yapılmıştı. Dönemsel olarak önemli bir diğer nokta ise santrale karşı yoğun tepkilerin olmasına karşın o dönem Almanya Dışişleri Bakanı ve aynı zamanda Yeşiller Partisi Genel Başkanı olan Joschka Fischer’in santrale yönelik herhangi bir tutum almaması dikkat çekmişti. Santralin kuruluşunda yüzde 75’i STEAG, yüzde 25’i RWE Power adlı Alman firmalarına aitti. Daha sonra askeriyeye ait olan OYAK ile yapılan görüşmeler sonrası ortaklık yapısı Steag Enerji (% 51) ve OYAK (% 49) ortaklığına dönüştü.
Almanya’dan sonra sıra Çin’de
Sugözü Kumsalı’na inşa edilmek istenen birçok termik santrale ilave olarak, Çinliler tarafından Hunutlu Termik Santrali adlı bir santralin daha kurulma çalışmları başladı. Çinli Şangay Elektrik tarafından sözüm ona koruma altındaki Sugözü Kumsalı’na yapılaması mevcut yasalara göre mümkün değil. Ancak Almanların kurmuş olduğu santralde aynı yasalar kapsamında mümkün değildi. Çin’de son dönem yaşanan yoğun hava ve çevre kirliliği nedeniyle termik santrallere kısıtlama getirildi. Türkiye’nin yüksek emisyon salınımına izin veren mevzuatları nedeniyle termik santral gibi kirletici yatırımlara kucak açan ülke haline gelmiş olması bu yatırımların uluslararası sermayeye çekici gelmesine yol açıyor. Kurulmak istenen santralda her yıl 2.8 milyon ton ithal kömür yakılacak. Santralın zaten kirlenen hava kalitesinin, tarımsal üretimlerin ve deniz ekosisteminin daha da bozulacağı ve bölgede sürekli artış gösteren kanser ve diğer akciğer hastalıklarını katlayarak arttıracağı belirtiliyor.
Ekosistem katledilecek
İsken Kömürlü Termik Santrali’nin 2004 yılında faaliyete geçmesinin ardından Yumurtalık ilçesinde 2009 yılında 5 kanser vakası ve 4 kanser tipi görülürken, 2014’te 60 kanser vakası ve 15 kanser tipi ortaya çıkmış durumda. TÜİK verilerine göre Adana’da 2009 ve 2017 arasında solunum sistemi hastalıkları kaynaklı ölümlerde yüzde 50 bir artış yaşanmış. Diğer yandan bölgede yapılan tarımsal üretimlerde ciddi oranda düşüşler yaşanırken deniz ekosisteminin de bundan nasibini aldığı ve bölgeye yumurtlamak için gelen deniz kaplumbağalarının (carette caretta) üreme alanı da yeni santralle birlikte yok olacak. Denizin özellikle yaz aylarında santralden çıkacak olan atık sıcak sular nedeniyle aşırı ısınacağı ve yaşamsal boyutlarda sorunları ortaya çıkaracağı belirtiliyor. Bunun yanında Türkiye’nin de taraf olduğunu açıkladığı iklim değişimine yönelik alınan kararlara uymadığı ve uymayacağı, atılmak istenen adımlarda açıkça ortaya çıkıyor.
ADANA