1 Mayıs’a sayılı günler kaldı. Halkevleri Kadın Sekreteri Nebiye Merttürk, iktidarın politikalarına karşı kadın gündemini alanlara taşıyacaklarını belirtirken, KESK’li kadınlar talepleri için Bakırköy’de olacaklarını söyledi
İşçiler, emekçiler, kadınlar, işsizler, gençler 1 Mayıs’te alanlara çıkmaya hazırlanıyor. Halkevleri “Haramilerin saltanatını yıkmak için” sloganıyla 1 Mayıs alanlarına çıkarak, “Emek bizim, söz bizim, sokak bizim, meydan bizim” diyecek. Jinnews’ten Dilan Babat’a konuşan Halkevleri Kadın Sekreteri Nebiye Merttürk, kadınların emeğine ve bedenine yönelik saldırılara karşı alanlarda olacaklarını vurgulayarak, tüm kadınlara da çağrı yaptı. Türkiye’de çok uzun zamandır dinmeyen bir kadın isyanının olduğunu ve iktidarın kutuplaştırma ve şiddet ortamına rağmen kadınların sokakları boş bırakmadığını söyleyen Merttürk, “1 Mayıs’ta görünmez kılınmaya çalışılan ev içinde emeğimize, görünmeyen emeğimize ama eşit ücret alamadığımız, sömürüldüğümüz tacize, şiddete ve mobbinge uğradığımız emeğimize dair söz söylemek için 1 Mayıs’ta sokaklarda olacağız. Haklarımızı ve hayatlarımızı savunmak için sokakta olmaya ve süreci örgütlemeye çalışmaya devam ediyoruz. Kent merkezlerinde hem de mahallelerde Halkevci ve mahalledeki arkadaşlarımız ile bir araya gelerek, çeşitli gündemlerle 1 Mayıs toplantılarından, çocuk istismarı toplantılarından kadınları ilgilendirecek ne kadar gündem varsa aslında bütün gündemi 1 Mayıs’a taşıyacağız” dedi.
Emekleri görünsün diye…
“1 Mayıs işçinin, emekçinin bayramı” denilirken, kadınların içinde görünmediği bir algının olduğunu belirten Merttürk, bu algıya karşı da mücadele ettiklerini vurguladı. 1 Mayıs alanlarında kadın emekçilerin görünmesi için mücadele ettiklerinin altını çizen Merttürt, “Bugün karşılaştığımız şiddet aynı zamanda emeğimize de yansıyor. Alışveriş merkezlerinde duygusal emeğimiz sömürülüyor, iş yerlerinde eşit ücret alamıyoruz, mobbinge maruz kalıyoruz. Başımızda büyük bir bela olan tacize maruz kalıyoruz. Tacizi ortaya çıkarabilmek için çok fazla emek harcamamız gerekiyor. Mümkün olduğunca daha fazla kadına kapı kapı dolaşarak, semt pazarlarında, kent merkezlerinde bütün kadınlara ulaşarak 1 Mayıs’a çağırıyoruz” diye konuştu.
Yıllardır ülke içerisinde var olan ekonomik krizin kadınları derinden etkilediğinin altını çizen Merttürk, “Ocakta tenceremizi kaynatırken üç beş defa düşünmek zorunda kalıyoruz. İşsizlik korkusu ya da çalışamıyorsak bir şekilde gelirimiz azsa ekonomik krizin çok fazla etkisini ve baskısını görmüş oluyoruz. Eğer bir yerde işten çıkarılma durumu varsa önce kadınlardan başlanıyor. İşten atılınca haklarımız verilmiyor. Şimdi yeni bir yasa çıkarılıyor patronları koruyan bir yasa. Kıdem tazminatı üzerinden gidiliyor.
Bu şiddeti daha yoğun yaşamak zorunda kalıyoruz. Krize karşı alışveriş yaparken, bütün buna karşı kadınlar olarak ses çıkarmak durumundayız” ifadelerini kullandı. Merttürk, son olarak, “Emeğimizin daha da değersizleştiği, bütün haklarımızın elimizden alındığı bir dönemde aslında hep birlikte haklarımızı aramaya ‘haramilerin saltanatını yıkmaya’ diye çağırıyoruz. Bir harami saltanatı sürdürülmeye çalışılıyor bu memlekete. Bu yüzden başta kadınlar olmak üzere herkesi 1 Mayıs’a davet ediyoruz” dedi.
KESK’li kadınlar: Bakırköy’deyiz
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İstanbul Şubeler Platformu üyesi kadınlar, 1 Mayıs 1977’de yaşamını yitirenleri basın açıklamasıyla andı. Kadınlar adına basın açıklamasını Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (TÜM BEL-SEN) 1 No’lu Şube Sekreteri Meryem Göktepe okudu.
1 Mayıs 1977’de Taksim Meydanı’nda yaşamını yitiren işçi kadınların anıları yaşatmak için bir araya geldiklerini belirten Göktepe “AKP iktidarı her adımında kendi geleceğini, kadınları erkekler karşısında daha güçsüz ve güvencesiz kılarak inşa etmeye çalışıyor.
15 Temmuz darbe girişiminden bu yana kadınlara yönelik baskılar artmış, darbe girişimi gerekçe gösterilerek ilan edilen OHAL ve KHK’lerle binlerce kadın emekçi işinden ihraç edilmiştir” dedi. Göktepe, 1 Mayıs’ta Bakırköy’de olacaklarını belirtti. Göktepe, alanlara çıkma nedenlerine ilişkin şöyle dedi:
KHK’lere hayır demek için, görünmeyen, gasp edilen emeğimizin sesini yükseltmek için, güvencesiz ve esnek çalışmanın temel çalışma biçimimiz haline geldiği, emeğimizin yok sayıldığı bir ülkede, emeğimize sahip çıkmak, iş güvencesi istiyoruz demek için ,
Çocuk, yaşlı, engelli bakımının hayırseverlik, yardım başlıkları altında değil, kamusal hizmet olarak verilmesini talep etmek için,
Kreşlerin artırılması, ‘annelik izni’ değil “ebeveyn izninin” sağlanması ve ev içerisindeki cinsiyetçi iş bölümüne artık yeter demek için, şiddete, ayrımcılığa, tacize, tecavüze, yok sayılmaya karşı ‘emeğimiz, bedenimiz, kimliğimiz bizimdir’ demek için,
Patriarkanın politik silahı olan kadına yönelik şiddete karşı çıkmak ve kadın cinayetlerine dur demek için,
Çocuk ihmal ve istismarına karşı sözde önlemler alarak istismarın üzerini örtmeye çalıştığınız için, istismar yasa tasarınız çözüm değil demek için,
Doğayı tarihi insanı yok ederken, bizler için iki kat ağır mağduriyetler üreten savaşa karşı, meydanlarda bir kere daha özgürlük ve barış talebimizi dillendirmek için,
Savaşa karşı, adil ve eşit bir dünya için, kadınlar, çocuklar, LGBTİ’ler, tüm ezilenler için,
Emeğimiz, bedenimiz, kimliğimiz bizimdir demek için 1 Mayıs’ta Bakırköy’deyiz.”
ANKARA