Kılıçdaroğlu’na yönelik linç saldırısı Gladyo’yu işaret ediyor. Bahçeli ve Soylu saldırıyı üstlenen sözler söylerken; amacın, Kürtler dahil tüm demokratik güçleri bastırma ve ‘sandık’sız faşist rejim olduğu belirtiliyor
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Hakkari’de çıkan çatışmada hayatını kaybeden sözleşmeli piyade er Yener Kırıkcı’nın Ankara’nın Çubuk ilçesindeki Akkuzu mahallesinde düzenlenen cenaze töreninde bir grubun linç saldırısına uğramasının yankıları sürüyor. Kılıçdaroğlu’nun ölümden döndüğü linç saldırısı, “organize ve örgütlü” bir operasyon olarak değerlendiriliyor. Türkiye’nin geçmiş tarihindeki Gladyo katliamlarını akıllara getiren linç saldırında tüm demokratik güçler fail olarak AKP-MHP ittifakını gösterirken, amacın iç savaşla Cumhur İttifakı’nı iktidarda tutmak ve sandıksız bir faşist rejimi kalıcı kılmak olduğu değerlendirmeleri dikkat çekiyor. Muhalefet, saldırıyı demokrasiye yönelik bir saldırı olarak okudu.
Bıçak kullanmışlar
Pazar günü Ankara’nın Çubuk ilçesindeki Akkuzu Mahallesi’ndeki asker cenazesine katılan CHP Lideri Kılıçdaroğlu’na yönelik linç saldırısı, gözleri muhalefeti “terörist” olmakla itham eden AKP-MHP ittifakına çevirdi. Kürt karşıtlığı üzerinden inşa edilen AKPMHP ittifakı, tüm muhalefeti “Kürtlerle yan yanasınız” diyerek “terörist” olmakla itham ediyordu. Kılıçdaroğlu’na yönelik linç saldırısı da benzer ithamlarla başladı. “PKK dışarı” diye bağıran organize linç grubu, başta Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar olmak üzere onlarca yetkilinin ve polis ile askerin bulunduğu bölgede Kılıçdaroğlu’na saldırdı. Tekme ve yumrukların isabet ettiği Kılıçdaroğlu, bir eve sığınmak zorunda kaldı. Dışarıda toplanan linç grupları, Kılıçdaroğlu’nun bulunduğu evi kaymak istedi. Polis ve askerin müdahale etmemesi dikkat çekti. Kılıçdaroğlu’nun başdanışmanı Kenan Nohut, “Saldıranlardan birisi bıçak salladı. Dirseğimle vurarak yere yıktım, arkadaşlarımız üstüne çullandılar” dedi.
Akar’ın sözleri
Cenaze törenine Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın linç güruhuna yönelik sözleri dikkat çekti. Akar, saldırganlara “Değerli arkadaşlarım, şu ana kadar mesajlarınızı verdiniz. Tepkinizi gösterdiniz” diye seslendi. Ankara Valiliği de linç saldırısını “müesif protesto” olarak değerlendirdi. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Faik Öztrak, Kılıçdaroğlu’da daha önce ağır hakaretler eden ve cenazelerde protokole almayın emri veren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu işeret ederek, “Ankara Valisi ve İçişleri Bakanı, daha önce sarfetmiş olduğu sözler de dikkate alınarak derhal istifa etmelidir” dedi. Öztrak, Akar’ı da eleştirdi: “Milli Savunma Bakanına da bir sorumuz vardır, Genel Başkanımızı linç etmek isteyen, ‘O evi yakın’ diye bağıran hainlere dönüp de ‘Mesajlarınızı verdiniz’ demek ne anlama gelmektedir? Bu organize güruh ne mesajı vermiştir? Bu nasıl cümledir?” Akar’ın sözleri, Şemdinli’de kitabevine bomba atarken suçüstü yakalanan JİTEM üyelerine “Tanırım, iyi çocuktur” diyen Yaşar Büyükanıt’ı hatırlattı. Yine Aysel Tuğluk’un annesinin cenazesine saldıranların İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile fotoğrafı çıkmış, Soylu, “Mahalle eşrafı” demişti.
HDP’yle kazanırsan bedeli bu
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun açıklamaları, saldırıyı üstlenme olarak yorumlandı. Bahçeli, Kılıçdaroğlu’nu suçlayarak, “Siz yüzde 9 oy aldığınız yere Mehmetçiğin cenaze namazına katılmak için gitmeyi düşünüyorsunuz. Ama orada karşılaşacağınız bir olayı neyle izah edeceksiniz. Eğer bunlara ‘bu adam burada ne geziyor bunu sokmayın köye’ demişlerse, televizyonda yaşlı bir adam yumruk atıyor. O adama yumruk attıracak kadar ne yaptın sen Kemal Kılıçdaroğlu. Kemal Kılıçdaroğlu’nun bir tatile çıkması lazım” dedi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da açıklama yaptı.
CHP, Kılıçdaroğlu ve HDP’yi suçlayan Soylu, adeta saldırıyı üstlenen değerlendirmelerde bulundu. Seçim öncesi olduğu gibi yine CHP-HDP olası işbirliğini suç olarak gösteren Soylu, “Seçimde pozisyonları açık ve nettir. CHP HDP’yle yakınlaşmıştır. Böyle bir hassas dönemde bir genel başkan bir cenazeye gelecekse bunu genel başkanın güvenlik birimleri güvenlik güçleriyle paylaşmalıydı. Sayın İmamoğlu, Pervin Buldan, Demirtaş arasındaki güzellemeler halkın nezdinde gündeme gelmiştir. Herkes güven içinde seçim kampanyasını yürüttü. Memleketimizin her alanı dahildir. Kimse kusura bakmasın, CHP’nin bakışı yapıcı ve birleştirici değildir. Genel Başkanlarının ben hedef göstermesi, siyasal rant olarak kullanmaları, şahsıma küfür etmeleri hangi anlayışta olduklarını göstermiştir. Mevcut grupbaşkanvekili bizi yok edici bir şekilde konuşuyor. PKK’nın siyasi kolu HDP’yle ortaklık yapıp, çıkan olayları İçişleri Bakanı’na yıkmak hafıza kaybıdır” dedi. Soylu, ayrıca saldırının organize olmadığını, dışarıdan planlanmadığını iddia etti.
Saldırı demokratik mücadeleye
CHP Lideri Kılıçdaroğlu, “Bana yapılan saldırı, Türkiye’nin birliğine ve bütünlüğüne yapılmış bir saldırıdır. Planlanan bir saldırıydı, güvenlik önlemi yetersizdi” dedi. Kılıçdaroğlu, saldırının amacının CHP’yi sokağa dökmek olduğunu düşündüğünü söyledi. Kılıçdaroğlu, “Bu saldırıların sebebi ne biliyor musunuz? İlk kez CHP bu ülkede barışın, huzurun egemen olması için mücadele etti, ilk kez farklı siyasi kimlikteki insanlar ülkenin birliği için bir araya geldiler. Bu ülkeye baharı getireceğiz, söz veriyorum ülkenin her karışında bahar olacak” dedi.
TEPKİLER
Sebebi iktidarın söylemi
HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Sezai Temelli: “Nefret söylemini kullanan, toplumu kutuplaştırıp gerginlik yaratan iktidar ittifakı bu saldırının sebebi olmuştur. İnanıyoruz ki demokratik siyaset, bu ortamın yarattığı sorunları aşacaktır” dedi.
Faşizme karşı omuz omuza
Halkevleri: Biliyoruz ki bu saldırı yalnız Kılıçdaroğlu’na değil demokrasiyi, eşitliği savunan herkese yapılmıştır. Süleyman Soylu, Erdoğan ve Bahçeli başta olmak üzere, Cumhur İttifakı’nın muhalefeti ‘terör ittifakı’ olarak hedef göstermiş olan tüm temsilcileri faşist saldırının zeminini hazırlamıştır. Saldırı sırasında linçci güruha ‘Değerli arkadaşlarım’ diye seslenerek ‘Mesajınızı verdiniz diyen Savunma Bakanı Hulusi Akar, linç girişimini ‘protesto’ olarak nitelendiren Ankara Valiliği ve iktidar medyası planın açık görünür yüzleridir. Faşizme karşı omuz omuza mücadele etmek hepimizin, tüm demokrasi güçlerinin görevidir.
Zemini iktidar hazırladı
EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, saldırıya yönelik yaptığı açıklamada,” Sayın Kılıçdaroğlu geçmiş olsun, saldırıyı kınıyorum. İktidarın zehirli dili, provokatif söylemeri ile saldırılara zemin hazırlanmaktadır. Cumhurbaşkanı Erdoğan, İçişleri Bakanı Soylu başta olmak üzere iktidar yetkililerinin demeçleri ve iktidarın sözcülüğünü ve politikalarının örgütleyiciliğini üstlenen medyanın saldırı çağrısı niteliğindeki yayınları linçlere ve saldırılara zemin hazırlamaktadır” denildi.
Sorumlu AKP-MHP faşizmi
ÖDP: CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırı örgütlü faşist bir saldırı. Faşist provokasyonlar, kirli ve karanlık tezgahlarla bu ülkeyi teslim alamazsınız. Uyarıyoruz gittiğiniz yol, yol değildir” uyarısında bulunuldu. ÖDP Başkanlar Kurulu Üyesi Alper Taş da, “Kılıçdaroğlu’na yapılan alçak saldırıyı şiddetle kınıyoruz. Saldırının sorumlusu AKP-MHP faşist rejimidir. Sonu yaklaşmakta olan bu rejim saldırarak ayakta durmaya, provokasyonlarla yol almaya çalışmaktadır. Faşizm yenilecek, Türkiye kazanacak.
Demokrasiye saldırı
DİSK: CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan çirkin saldırı, demokrasiye, barışa ve kardeşliğe yapılmıştır. Bu saldırıyı gerçekleştirenler ve arkasındaki güçler hesap vermelidir.
Dilimizde tüy bitti
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu: Sayın Cumhurbaşkanın kucaklaşmaya çağırdığı bir dönemde bu saldırının yaşanması bütün milletimizi üzmüştür. Fakat bu saldırı nefret ve kutuplaşma dilinin bir sonucudur. Aylardır dilimizde tüy bitti; toplumu germeyin, muhalefeti düşman gibi göstermeyin dedik ama sonuç ortada maalesef… Ayrışma ve kamplaşma ancak ülkemize zarar verir. Biz birlikte Türkiye’yiz, farklılıklarımızla bir arada yaşayarak güçlü olabiliriz.
Germekten vazgeçin
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener: ‘Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırıyı şiddetle kınıyor, kendisine acil şifalar diliyorum. Bilinçli olarak kutuplaştırılan ülkemizde, siyasilerin milleti germekten acilen vazgeçmeleri gerekiyor. Hiçbir oy, hiçbir koltuk milletimizin birlik ve huzurundan daha kıymetli değil
Saldırı baharı durdurmaz
KESK: CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırının azmettiricisi topluma nefret tohumu eken, barışı değil savaş politikalarını tercih eden iktidardır. Geçmiş olsun dileklerimizi iletiyor, hiçbir saldırının bu ülkeye baharın gelmesini engelleyemeyeceğini ifade ediyoruz.
Nefreten ilham aldılar
Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Kati Piri: Muhalefet lideri Kemal Kılıçdaroğlu’a karşı çok çirkin linç girişimi. İktidardaki siyasetçilerin nefret söylemlerinden ilham aldılar büyük ihtimalle. Bu radikal kutuplaşma son bulmalı. Türkiye bundan çok daha iyisidir” ifadelerine yer verdi.
Nefret söyleminin tehlikesi
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırıyı kınadı. Gül, kişisel resmi Twitter adresinden yaptığı açıklamada, “Ana muhalefet lideri Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na bugün yapılan saldırıyı kınıyorum. Siyaset diline hakim olan nefret söyleminin tehlikesi umarım artık fark edilir” dedi.
Erdoğan kopuş yaşıyor
Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın toplumla kopuş yaşadığını söyledi. Dikkat çeken çıkışta AKP’ye önerilerde bulunan Davutoğlu, “Partimiz ve ülkemiz, hırslarına esir düşmüş dar ve çıkarcı bir çevrenin ikbal kaygılarına terk edilemez” dedi.
HABER MERKEZİ