Güngören’de birçok binanın duvarlarının kırılması, bodrum katına doğru usulsüz kazı yapılması tedirginlik yarattı. İlçe halkı rant uğruna can güvenliklerinin tehlikeye atılmasına tepkili
Emre Caka/İstanbul
İstanbul’un en büyük tekstil noktalarından olan Merter’in Güngören ilçesine doğru kaymasıyla yeni bir rant alanı açıldı. Birçok patron satın aldığı evlerin-dükkanların arasında ki kolonları yıktırarak dükkanını büyütmesi, binaların dayanıklılığı ve devlet denetimini bir kez daha akıllara getirdi.
Ölümlerin nedeni rant
Geçtiğimiz aylarda Kartal’da 8 katlı bir binanın yıkılmasının araştırmaları sürerken, giriş katındaki konfeksiyonun ruhsatsız olduğu, bir kolonu kırdırarak dükkanı daha da büyüttüğü ortaya çıkmıştı. Yapılan araştırmalar binanın son 3 katının da kaçak olmasıyla tamamlanmış, ölümlerin nedeni ortaya çıkmıştı: Rant! Güngören’de de birçok binanın duvarları kırılması, bodrum katına doğru usulsüz kazı yapılmaları, binaların üstüne kat çıkılması yerel halkın ‘Kartal gibi olacak’ düşünceleri oluşmasına neden oldu. Güngören’de ki yaşayan yurttaşlarla korkularını konuşmaya çalıştık ancak birçoğu konu hakkında üç beş cümle kurduktan sonra ‘Başımızı belaya sokma aman kardeşim’ diyerek uzaklaşıyor. Birkaç defa belediyeye başvuruda bulunduklarını ancak ara ara zabıtanın gelip tahminlerine göre çevre kirliliği üzerinden ceza yazdığını belirtiyorlar.
‘Her yeri kazıyorlar’
Ailesinin yaklaşık 40 yıldır aynı mahallede oturduğunu söyleyen ismini verme istemeyen esnaf bir yurttaş, “Özellikle karakolun arkasına düşen nokta da her yeri kazıyorlar. Bütün giriş ve asma kattaki evler patronlar tarafından alınıp büyük dükkan haline getiriliyor. Yana doğru uzamak için aradaki duvarı kırdıkları yetmiyormuş gibi, üst kata doğru da gidiyorlar giriş ve asma katı birleştiriyorlar” diyerek tepki gösterdi. Bir çok ev sahibinin durumdan şikayetçi olduğunu ancak ses çıkartamadıklarını belirten mahalle esnafı, “İnsanlar fotoğraf dahi çekse hemen başı toplanıyor, ‘ne çekiyorsun, kime atacaksın, sen kimsin’ diyerek başına uçuşuyorlar. Aslında bu da demek oluyor ki burada patronların bir tedirginliği var kaçak iş yaptıklarının farkındalar” diye konuştu.
‘Halk kabul etmek zorunda’
Bina kolonlarının kırılmasına apartman sakinlerinin tepki verip vermediğini sormamızın altından ise ekonomik kriz çıkıyor. Apartman sakinlerine patronların para verdiğini, apartman giderlerini kendisinin ödeyeceği vaatleri ile birçok kez ikna edildiğini söyleyen yurttaş, “ İnsanların durumu ortada, dükkan sahipleri gelip ‘5’er bin verelim görmezden gelin’ dediği zaman bir çok insan kabul etmek zorunda kalıyor. İnsanlar asgari ücret ile geçinme çabasında ve maalesef 3-5 bine yaşamlarını farkına varmadan da olsa tehlikeye atıyorlar” diyerek yetkililerin bu bölgenin rant alanına dönüşmesine müsaade etmemesi gerektiğini söyledi. 5 katli binanın temelini kazıldığını, apartman sakinlerinin ise duruma onay vermese dahi yüksek fiyatlardan kaynaklı taşınamadıklarını aktaran mahalle sakini, “İnsanlar taşınmak istese depozito, ilk iki ay peşin kira nakliye boya badana derken 4-5 bin harcıyor. Birçoğu asgari ücret alıp ev geçindirmeye çalışan aileler nasıl olacak? Yarın en ufak bir depremde sağ kalmayacakların bile bile oturmak zorunda kalıyorlar” diyerek tepki gösterdi.
‘Kiralar çok uçtu’
Ailesinin yaklaşık 40 yıldır aynı mahallede oturduğunu söyleyen ismini verme istemeyen esnaf bir yurttaş, “Burası önceden normal yerleşik hayatı olan bir alandı şimdi ise adım atılamaz hale geldi. Bütün tekstil piyasası buraya geldi ve araçlar dahi park edemez oldu. Asıl korkutucu olan bu da değil. Burada asgari ücret ile oturan bir aile şimdi oturamaz durumda, kiralar uçtu, buradan ev almak isteyen ise hiç aklına getirmesin, Kadıköy-Beşiktaş kadar ev fiyatları” diyerek duruma gösterdi.