Ekrem İmamoğlu, toplumun vicdanının sarsılmaması için kazandığı belediye başkanlığı yetkisinin biran önce kendisine verilmesini istedi.
Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) kesin olmayan sonuçlarına göre İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini kazanan CHP’li Ekrem İmamoğlu, son duruma ilişkin açıklama yaptı.
Mazbatayı talep etti
Başka kavramların sürecin içine dahil edilmeye çalışıldığını söyleyen İmamoğlu, ”Biz bu şehrin yönetimine talibiz dedik. Israrla mesele başka boyuta evrilmek istendi. Çok net ifade edeyim, biz adalet istiyoruz. Biz 16 milyon insanın vicdanının, oylarıyla beraber YSK’nın açıkladığı oylarla beraber belli olan seçilmiş olduğumun sonucuyla beraber mazbatamı talep ediyoruz. YSK’yı göreve davet ediyorum” dedi.
‘Ne oldu da en şaibeli seçim oldu’
”Türkiye en güvenilir seçim mevzuatına sahiptir, en güvenilir ülkedir’ diyen hükümet adına, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan adına açıklama yapan beyanatları tek tek sıralayabilirim” ifadesini kullanan İmamoğlu, şöyle devam etti: ”Ne oldu da bir anda bu seçim Türkiye’nin en şaibeli seçimidir diyebilecek noktaya gelindi.
Parti içi hesaplaşma
İBB seçiminde parti teşkilatı başarısız olmuş olabilir, yöneticiler birbirini suçluyor olabilir. Bu hesaplaşmayı bizim üzerimizden yapmaya çalışıyorlar. İstanbul halkını bu sürece dahil etmeye çalışıyorlar. İşin içine terör örgütlerini katıp vesaire vesaire yapabilirler. Yapmasınlar. Kendi iç hesaplaşmalarına bu ülkenin yerel seçimini 16 milyonluk İstanbul’u dahil etmesinler. Dünya bizi takip ediyor. 3-5 kişi sanki elinden oyuncağı alınmış gibi davranarak, iç hesaplaşmaları üzerinden Türkiye’nin itibarını zedelemesinler.
İspark’ta neler olduğunu biliyoruz
Kurulan cümleleri, Whatsapp mesajlarını kamuoyu görüyor, algı oluşturmak istiyorlar. 16 milyon insana saygısızlıktır. Ben burada sadece bana verilen oyları savunmuyorum. Sadece CHP’lilere ve bana oy verenlere sesleniyorum. AK Partili hemşerilerimin vicdanına sesleniyorum. Biz bu şehirde seçimin kaybedeni yok diye en başta söyledik. Bugün aynı yaklaşımımız devam etmektedir. Bir başka boyut zaman kazanıyor olabilir. İstanbul’un kaybedecek tek bir dakikası yok. İBB içerisinde bu süreçte neler olabileceğine dair duyumlar var. Somut tespitlerimiz var. İptal edemedikleri bazı dijital verilerin iptal edilmesi için nasıl destek verdiklerini de biliyoruz. Bu birkaç gün içerisinde İspark’ta neler olduğunu da (park ücretlerinin arıza olduğu gerekçesiyle dijital sisteme işlenmemesi) biliyoruz. Personelin nasıl baskı altında tutulduğunu da biliyoruz. Kendilerini ezdirmesinler. Personel olumsuz işlere izin vermesin. Bu zaman kaybının da olmamasını diliyoruz.”
HABER MERKEZİ