31 Mart seçimlerine artık sayılı günler, hatta saatler kaldı. Sıradışı bir seçim kampanyası yaşadık. Uzun yıllar konuşulacak, Türkiye tarihinde muhtemelen etkileri olacak seçim süreçlerinden birini yaşıyoruz. Elbette ortaya çıkacak olan sonuçlar ve yaratacağı etkilerde önemli olacak. Ancak ona gelmeden yürütülen kampanya bile seçimlerin farkını, önemini, tarihselliğini ortaya koydu. İLK’leri ve EN’leri bol bir seçim sürecinden bahsediyoruz. Son 1, 1,5 aylık süreçte yaşadıklarımız seçimlerin belediye başkanları ve yerel yönetimleri seçmenin-belirlemenin çok ötesine geçtiğini, herkes açısından referanduma dönüştüğünü gösterdi. Önce seçimin İLK’leri.
17 yıllık iktidarı boyunca İLK kez AKP bu kadar kredisini tüketmiş, umudunu kaybetmiş bir seçim süreci yaşıyor. Belki de bu nedenle İLK kez AKP bu seçimlerde psikolojik üstünlüğü kaybetti. O yüzden daha çok saldırganlaştı, daha çok agresifleşti ve agresifleştikçe kitle desteğini daha çok kaybetti. İLK kez bu seçimlerde muktedirin, üstün olanın çaresizliği bu kadar açık bir şekilde ortaya çıktı. İLK kez yerel seçimler bu kadar açık bir şekilde demokrasi ve baskı rejimi mücadelesine dönüştü. İLK kez AKP, asıl rakibinin aslında sistem partileri değil, HDP ve onun temsil ettiği siyasi çizgi olduğunu ayan beyan itiraf etmek zorunda kaldı.
Kürdistan ile başlayıp Kürdistan ile biten ve yine sonuçları itibariyle Kürdistan ile devam edecek olan seçim kampanyasının EN’lerine gelince. Şüphesiz bu seçimin tematik şampiyonu beka oldu, iktidar EN çok beka konusu etrafında bir kitlesel konsolidasyon inşa etmeye çalıştı. Dolayısıyla seçimin En merkezi yerinde Kürtler vardı.
EN fazla yalanın, iftiranın, manipülasyonun, hakaretin önplana çıktığı bir seçim kampanyasına tanıklık ettik. Diğer EN’lere gelince; EN fazla manşet Erdoğan: Manşetlere karşı savaşa savaşa bugünlere geldiğini her fırsatta dile getiren Erdoğan, manşetlere tutuna tutuna iktidarını sürdürmeye çalışıyor.
EN fazla aleni suçun işlendiği seçim: Üstelik bunu yasaları korumakla görevli olanlar yaptı. Devletin istihbarat birimleri içinde bir sürü yanlışı, yalanı da barındıran ve insanların özel hayatını ilgilendiren istihbarat bilgilerini gazeteler çarşaf çarşaf yayınladı. 1912 yılında yapılan ve tarihe “sopalı seçimler” olarak geçen olaydan sonra 2019 yerel seçimleri de tarihe “Andıçlı, Fişlemeli, Teşhirli, Tehditli Seçimler” olarak geçecek.
EN kilit parti HDP: HDP önceki seçimlerde olduğu gibi bu seçimin de en belirleyeni en kilit partisi oldu. Geliştirdiği “Kazanma, Kaybettirme” stratejisi ile de üzerindeki istikrarlı sansüre rağmen seçimin en çok konuşulan partisi haline geldi.
EN çok PKK’nin ismi anıldı: Süleyman Soylu çıktığı bütün programlarda seçmene, “Ne olur bizi Kandil’e karşı boynu bükük bırakmayın” ricasında bulundu. Aylar önce “bir daha kimse PKK’nin ismini anmayacak” diyen Soylu ve AKP yetkilileri, PKK ismini EN çok ananlar oldu.
EN teröristi bol seçim: Kürtlere yönelik “terörist” damgası bu seçimlerde genelleşti. AKP ve MHP dışında bulunan herkes terörist ilan edildi. Üstelik bankacılar, esnaf, soğan ve patatesler, marketler bu terörist damgasından nasibini aldı.
EN orjinal slogan Bingöl’de: “Patates Soğan Güle Güle Erdoğan” şeklinde Bingöl’de atılan slogan EN’ler arasında yerini aldı. Kürtler açısından ise; EN coşkulu ve kalabalık mitingler Serhed’de: Başta Van olmak üzere, Hakkari, Ağrı, Muş’ta soğuk ve yağışlı havaya rağmen toplanan kalabalıklar coşkusu ile de dikkat çekti. Kitlesellik açısında bu seçimlerde Van ile Diyarbakır HDP mitingleri birbiriyle yarıştı.
EN aykırı çekişme Dersim’de yaşanıyor: Dersim’de medya özellikle “Komünist Başkanı” ön plana çıkarılırken, Dersimliler kayyım politikalarına karşı Dersim’i asıl sahiplerine emanet etmeye hazırlanıyor.
EN operasyonel seçim: HDP propagandası yaptığı için insanlar gözatına alındı. Seçim sürecinde 600’den fazla HDP’li gözlatına alındı. Her türlü özel savaş operasyonu, algı operasyonu için İçişleri Bakanlığı bütün imkanları ile seferber edildi.
EN acı seçimler: Seçim süreci boyunca cezaevlerinden 4 cenaze çıktı. En az 5 bin insan açlık grevinde bedenlerini eritiyor.
EN güzel haber Rojava’dan: Seçim süreci devam ederken Kürtleri ve dünyayı sevindiren en güzel haber Rojava’dan geldi. Kürtlerin öncülüğünde gerçekleşen IŞİD yenilgisi Newroz’dan hemen sonra dünyaya deklare edildi.
EN milliyetçi hassasiyetin depreştiği yer Iğdır: Cemil Çiçek’in daha önce “Ermenistan sınırına dayandılar” dediği Iğdır, HDP’ye karşı bütün sistem partilerinin birleştiği yer haline geldi. Böylece Iğdır, sistemin kırmızı çizgisi olarak ilan edilmiş oldu.