Direniş ve mücadelenin simgesi olan Newroz, günümüzde birçok halk tarafından değişik etkinliklerle kutlanıyor
Kürtlerde zulme, baskıya, köleliği karşı direnişin simgesi olan Newroz, Kürtler, Türkler, Farslar, Türkmenler, Afganlar, Peştular, ve daha pek çok halk tarafından farklı anlamlandırmalarla kutlanıyor. Daha önce Sovyetler Birliği çatısı altında bulunan Orta Asya cumhuriyetlerinde Newroz’u kutlamak yasaklanmışken, günümüzde Mezopotamya’dan Orta Asya’ya her yerde görkemli kutlamalara sahne oluyor. Aynı zamanda gece ve gündüzün eşitlendiği gün anlamına gelen Newroz, birçok hak için ideolojik bir mücadele geleneğini ifade ediyor.
Farklı anlam ve içeriklerle Newroz
Kürtler başta olmak üzere İran, Azerbaycan, Türki Cumhuriyetler, Afganistan gibi ülkelerde kutlanan Newroz, aynı zamanda Zerdüştler, Aleviler, Bahaîlerde de kutsallık atfediliyor. Alevilerin bir kısmı Newroz’u Hz. Ali’nin doğum günü olarak kabul ediyor. Farklı anlam ve içeriklerine rağmen Newroz esas olarak direniş ve mücadele anlatımlarıyla ön plana çıkıyor. Firdevsi’nin Şehname isimli eserinde 700 yıl hüküm sürmüş olan Cemşid isimli hükümdar, halka karşı uyguladığı zulümler, yine kendisi gibi bir zalim olan Dehaq’ın başına bela edilmesiyle son bulur. Avesta’da “Şeytani” varlık olarak resmedilen Azhi Dahaka’nın izdüşümü olan Dehaq omzunda çıkan yılanlara her gün bir gencin beynini yedirerek yaşamaya çalışır. Yıllarca bu zulme maruz kalan halk Demirci Kawa öncülüğünde örgütlenerek Dehaq’ın zulmüne son verir. Kürtlerin mirasçısı olduğu Medlerin Dehaq’ı yenilgiye uğrattığı 21 Mart tarihinde yakılan büyük ateşler ve kutlamalarla İsa’dan Önce (İ.Ö.) 612 yılından kutlanmaya başlandı. O günden beri Ortadoğu’da ve insanlık tarihinde Dehaqlar, Nemrutlar, Firavunlar eksik olmazken, direniş ateşi de hiç eksik olmadı.
Kürtler’de Newroz
O tarihten beri zalime karşı mazlumun mücadelesi olarak kabul edilen bu bayram, Kürtlerin aynı zamanda direniş mücadelesini içerir. Son yıllarda Newroz’u Nevruzlaştırma ya da Türkleştirme girişimlerine karşılık Şerefname’de Newroz mitolojisinin Kürtlere ait olduğu kaydedilir. Ehmedê Xanî’nin Mem û Zîn isimli destanında Newroz’dan açık bir şekilde bahsedilir. Osmanlı ve İran’ı gezen James J. Morier adlı İngiliz diplomat-seyyah, anılarında İran’ın Demavend bölgesinde Eydi Kurd yani Kürt bayramında bahseder ve bu bayramda, Demirci Kawa’nın Dahhâk’ı öldürmesi kutlandığını aktarır. Cigerxwîn “kinem” (kimim) isimli daha sonra şarkılara da konu olan şiirinde Newroz mitolojisinin Kürt tarihiyle yakın ilişkisine dikkat çeker.
Yıllarca yasaklandı
Kürtlerin direniş tarihini anlattığı için Newroz yıllarca yasaklı kılındı. 1923 tarihinde imzalanan Lozan Antlaşması’yla Kürtlere ait ne varsa parça parça yasaklandı. 1924’te Resmi bir kararnameyle tüm Kürt okulları, örgüt ve yayınları yasaklanırken, Kürt ve Kürdistan ismi de kaldırıldı ve tarih kitaplarından çıkarıldı. 1925 yılındaki Şark Islahat Planı’yla bu yasaklılık hali genişletildi ve kalıcı hale getirildi. 1934 yılında yürürlüğe konulan “İskân Kanunu”yla da Kürt köyleri, yerleşim yerlerinin isimleri Türkçe olarak değiştirildi. Çocuklara Kürtçe isimlerin verilmesi, Kürt giysileri, renkleri ve Newroz’un kutlanması da yasaklandı.
Direnişin bayramı: Newroz
Buna karşılık direniş anlamını taşıyan Newroz, fiili olsa da Kürtlerin gündeminden düşmedi. Ağrı İsyanı zamanında önemli bir yere ait olan Newroz Bayramı, Dersim isyanında da tarihsel bir misyonla ele alınır. Ağrı İsyanı’na öncülük eden İhsan Nuri Paşa’ya göre Newroz tarihçesinde MÖ. 612’de “zalim” olarak geçen Asurların elindeki Ninova şehrinin Kürtlerin geçmişi “Ari ırktan” Medler tarafından ele geçirildiği tarihtir. İhsan Nuri aynı zamanda bu tarihi Kürtçede “öç alma” anlamına gelen “tolhildan” bayramı olarak nitelendirir. Bu aynı zamanda Kürtlerin Newroz’a yüklediği “direniş bayramı” tanımlamasına da yapılan güçlü bir göndermedir.
Hz. Ali’nin doğumuyla da ilişkilendirilen Newroz, Dersim direnişinin ilk isyan ateşinin yakıldığı dönemlere denk gelir. 1937 yılında, Dersim bölgesinde Seyit Rıza öncülüğündeki isyanda, devletin baskıcı yüzünü temsil eden Kahmut Köprüsü’nün 21 Mart günü yakılması önemli bir dönem olarak kabul edilir. Dersim İsyanı’nın ulusal boyutu dikkate alındığında söz konusu köprünün 21 Mart tarihinde yıkılmış olması Hz. Ali’nin doğumundan daha fazlasını ifade ederek direniş startını verir.
Milli gün olarak kabul edilişi
Kürt tarihi üzerine araştırmaları olan Martin Van Bruinessen’e göre, Newroz ilk kez 1950’li yıllarda Kuzey Irak’ta Kürtlerce “milli gün” kabul edildi. Yakın tarih açısından 1970’lı yıllarda Türkiye’deki Kürtler tarafından Newroz, Silvan civarlarında piknik-seyran olarak kutlanır.
Halkların Newroz’u kutlama biçimleri
Azerbaycan: Newroz’da Azeri sanatçılar enstrümanlarıyla bayram şölenlerine katılır ve özgün Azeri halk parçalarından konserler verir. Bütün yılın bereketli geçmesi için çeşmelerden su içmek Azerilerin önemli bir Newroz geleneği. Newroz kutlamalarında ayrıca Azeri kadınları tarafından yapılan “Semenu” adlı içecek misafirlere ikram edilir
Afganistan: Baharın gelişini önce “Mezar-ı Şerif”i ziyaret ederek karşılayan Afganlar, daha sonra kızıl güllerle dolu bir bayram töreni düzenler. Bayrağın taşınmasıyla başlayan bayram töreni, 20 dakika boyunca devam eder. Hindilerin kesildiği bu bayram gecesinde ayrıca çeşitli içecekler ikram edilir. Beyaz et barışı simgeler ve yeşil sebzelerle birlikte servis edilir. Çünkü yeşil, Afganlar için başarının rengi.
Özbekistan: Daha Newroz gelmeden Özbek kadınları evde büyük bir bahar temizliğine girişir. Yeni yılda can bulması için küçük taşları gökyüzüne doğru fırlatan Özbekler, bayram törenlerini genç erkeklerin çeşitli spor dallarında yarıştığı bir şölene çevirir.
Tacikistan: “Koroni” çalan müzisyenler halkı semaha ve kutlamalara davet eder. Geleneksel kıyafetlerin giyildiği Newroz’da, Taciklerin en önemli özelliği “kum” tabi edilen geleneksel Kürd başlığına benzeyen ve kendilerine has bir tür başlık takarlar. Yeni yılın yeni hayatı temsil ettiği inancıyla kutlanan Newroz Bayramı’nda, kadınlar başlıklarıyla törenlerin “sultanı” gibi görünür. Horoz ve keklik dövüşü gibi yarışmalara sahne olan Newroz kutlamalarında genç Tacikler kıyasıya yarışır ve törende dağıtılan hediyeleri kazanmaya çalışır.
Kazakistan: Kazakların inancına göre Newroz baharın ve tarlalara yağacak olan bereketin sembolü. Newroz’da mavi Semerkand taşının eridiğine inanılır. “Newroz guje” adında özel bir bayram yemeği vardır. Bu yemek kışın bitişini temsil eder. Yedi çeşit tahıl ve sebzeden yapılan bu yemek misafirlere ikram edilir. “Qul tuzaq” adlı oyunlarıyla Kazaklar, kadın ve erkeklerin rekabetine sahne olan yarışmalar düzenler. Bu yarışmaları kadınlar kazanırsa yeni yılın biraz bereketli olacağına inanılır. Erkeklerin kazanması durumunda ise Kazak inancına göre yeni yıl çok daha bereketli olacaktır.
Kırgızistan: Newroz’un iki gün olarak kutlandığı tek ülke herhalde Kırgızistan’dır. Baharın ilk iki günü, yani miladi takvimde 21 ve 22 Mart günleri Kırgızlar için ikiz Newroz’dur. Kırgızistan’da kutlamalar için özel olarak “Beş Parmaq” adlı bayram yemeği yapılır ve cirit oynanır.
Türkmenistan: Bu ülkede kutlamalar genellikle yarışma şeklindedir. Horoz ve koç dövüşü, uzun koşu ve satranç gibi değişik oyunlar oynanır. Türkmen kadınları Newroz’a özel tatlılar yaparak herkese ikram eder.
İran: İran’da da Newroz öncesi kapsamlı bahar temizliği yapılır. Yedi tepsiyle süslenen büyük bir sofrada yedi farklı yemek ikram edilir. Yedi yemeğin de adı “S” harfiyle başlar. Ayın 13. günü mesire alanlarına gidilerek piknik yapılır, oyunlar oynanır ve geleneksel hak danslarıyla akşam saatlerine kadar eğlenceler düzenlenir.
Kaynak: MA