Sosyo-politik yapısı nedeniyle dikkatleri üzerine çeken Mardin, 31 Mart seçimlerini heyecanla bekliyor. Büyük turizm potansiyeli olan kent, son yıllarda bu potansiyelden yararlanamıyor. Esnaflar çoğu zaman siftah yapmadan kepenk kapatıyor
Handan Coşkun-Seçim İzlenimleri
Seçim izlenimleri için Mardin’deyiz. Dicle Fırat’ın bulunduğu yukarı Mezopotamya bölgesinin taş evleriyle ünlü kenti Mardin, geçit töreni izleyicisi gibi birçok medeniyete ev sahipliği yapmış. Araştırmacılar Mardin’i 7 dinin 7 dilin bir arada yaşadığı kent olarak tanımlar. Mardin merkez Artuklu ile birlikte 10 ilçeye sahip. Göç veren bir kent değil şimdilerde.
Bilakis nüfusu yüzde 2.41 oranında artış göstererek 829 bin 195’e ulaşmış. Kent yeni yerleşim yerleriyle birlikte eski ve yeni ya da aşağı ve yukarı olarak tanımlanmakta. Bu tanımlamalar sosyolojik olarak birçok şeyi barındırmakla beraber başka bir yazının konusu aslında. Sosyo-politik yapısı nedeniyle dikkatleri üzerine çeken Mardin, 31 Mart seçimlerini heyecanla bekliyor. Adaylar henüz seçim yasakları gelmeden tüm mahallelere ulaşmanın gayretinde. Kentin kozmopolit yapısı seçmen grafiğini de etkilemekte. 1999 seçimlerinde HADEP tüm çabalara rağmen kent merkezinde istediği başarıyı elde edememiş olsa da nüfusun yoğun olduğu Kızıltepe ve Nusaybin’de belediyeleri kazandı. 2009 Yerel seçimlerinde ise Demokratik toplum Partisi 5 ilçede görevi devralırken, Demokrat Parti ve AKP 2’şer ilçede, 1 ilçede de CHP belediye başkanlığını kazandı. 2014 seçimleri ise seçimlere bağımsız olarak giren Ahmet Türk ve kendisini destekleyen seçmen için önemli bir kilometre taşı olarak tarihe geçti.
Geçti diyorum zira kent seçmeni parti adını önemsediği gibi isme de ayrı bir önem vermekte. Eşbaşkanlık sisteminin uygulandığı Mardin’de kentin yönetimi Ahmet Türk ve Februniye Akyol’a emanet iken kayyum atandı. türk gözaltına alındı, ardından tutuklandı. Bir süre sonra da serbest bırakıldı. Kayyumlar sonrası bölgede bulunan neredeyse tüm il ve ilçelerde olduğu gibi sokağa çıkma yasakları, yıkılan evlerin üzerine döşenen TOKi’ler Mardin ilçeleri için de geçerli. Sokağa çıkma yasaklarıyla zorunlu bir eve kapanma süreci yaşayan kitleler şimdi seçim ile birlikte yeniden koşuşturmaya başlamış. Mardin merkez ve Nusaybin ilçesinde görüştüğümüz Eşbaşkan adayı kadınlar, meclis üyesi adayları, parti çalışanları, dolaştığımız mahallelerde sokak aralarında koşuşturan insanlar umudu diri tutmayı öğütlüyor.
Görüştüğümüz kişiler seçime dönük anketleri tek başına ciddiye almayan, kara propagandalara kulak asmayan bir tavır sergileyerek her dilden çalışmalarına devam ediyor. “Örneğin kentte en çok Kürtçe ve Arapça konuşuluyor. Bu iki dili konuşanları ayırt etmekte zorlanırsınız. Dillerin kültürlerin ve inançların kardeşliğidir kenti kadim kılan” ifadesini kullanan Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkan Adayı Figen Altındağ kültürlerin birbirine saygıdan ziyade birbirinin kültürünü sahiplendiğinin göstergesi olarak tanımlıyor. Kentte işsizliğin, yoksulluğun gittikçe artması Altındağ gibi esnafı da kaygılandırıyor.
Siftah yapmadan gününü geçiren esnaf, dükkanını artık öğleden sonra açıp eş dost ile bir çay içimlik zaman geçirmeye başlamış. Geçim derdi arttıkça verilen vaatlerin de yersizliğini dile getiriyorlar. Yaklaşık 10 yıldır Marangozlar çarşısı, Buğday Pazarı, Ayakkabıcılar, Bakırcılar çarşısı kapalı. Bakırcılar çarşısı restore halinde ancak uzun aylara yayıldığı için esnaf ümitsiz. “ihale sürekli birilerine veriliyor diyorlar. Gözümle görmedim. Ancak sonuca bakarım. Sürekli birileri değişiyor bu gidişle çarşı restore edilene kadar 2 seçim daha geçer. Bütün çarşılar kapalı. Kapalı çarşılar açılmadan gönlümün kapısı da açılmaz” diyor adını vermek istemeyen bir bakır ustası.
Esnaflar şikayetçi
Altındağ burada demokratik siyasetin elzem olduğuna dikkat çekerek “Siyaset alanı genişletilebilse Kürt sorunu demokratik bir çözüme kavuşturulabilse Mardin tek başına neredeyse ülkenin çok önemli turizm kaynağı olacak potansiyelde bir yapıya sahip. esnaf çok zor durumda herkes mevcut iktidardan şikayetçi. Burada ki işsizliğin ve yoksulluğun kaynağı ülke genelinde olduğu gibi aynı zamanda Kürt sorununda çözümsüzlük politikalarının dayatılmasıdır” ifadesini kullanıyor
. Emeğe kadir kıymet verilmediğini düşünen Süryani telkari (gümüş işlemeciliği) ustası Selim Aydın, son yıllarda ekonomik krizin hayatlarını alt üst ettiğini söylüyor. “emekli olsak da kurtulsak bile diyemiyorum. Prim yatıracak kadar bile kazanamıyorum. Ne ürünümü pazarlayabiliyorum ne borçlarımı kapatabiliyorum. çaresizce bekliyorum. Bizden sonra kimse bu işi yapmayacak sadece bunu biliyorum” diyor. Peki seçim kapıda ya umut diye sorduğumda boğazı düğümleniyor.
“Ölürsem değişir belki” diyor buğulu gözler arkasında. Selim Usta’nın çayını içmeye gelen amcaoğlu kentin aslında zenginliklerini peşi sıra sıralıyor: “Mardin’de sadece telkari yok. Dokuma kilim halı atölyeleri, el yapımı ayakkabılar, sabun üretimi, kuruyemiş var. Hatta henüz patenti alınmamış tatlılar var. imkan olanak olsa yapardık bunları. 50 yıl geriye gittik. Her yeri sattılar. Yediler bitirdiler devletin malını da bizim ömrümüzü de tükettiler.” Seçimleri sorduğumuz Selim usta “Giden gider de. Asıl gelenedir zorluk. Bir sürü borç. Bunca hayal kırıklığı. HDP çalmaz çırpmaz değil mi?” diyerek soruya soru ile cevap veriyor. Ardından ekliyor: “umut işte.” eşini yakın tarihte kaybetmiş usta. “O şimdi olsaydı çok konuşurdu. Derdi çoktu. Dükkanımız vardı, kapattık. evde hep haber izlerdi. Derdi çoğaldı. O kadar zulme dayanamadı. Günyüzü burada görmedi orada görsün. Keşke HDP’nin kazandığını görseydi.”
Kadın birimleri yeniden açılacak
Kentte kadın emeği de en az görülen aslında. istihdam alanı yetersiz. Ev eksenli çalışan kadınların pazara erişim şansı sınırlı. Henüz aralarında yeterli paslaşma yok. Bir taraftan da örgütlü ve güçlü binlerce kadın var kentte. Eşbaşkan Adayı Altındağ bu konuda: “Mardinli kadınların en fazla yaşadığı politik örgütlü kadınlara yönelik devletin baskı politikaları. Kadın sorunlarına eğilen, yeni istihdam alanları yaratmayı hedefleyen dayanışmayı güçlü kılacak kadın merkezleri kapatıldı. Biz 31 Mart sonrası Kadın Politikaları Daire başkanlığı başta olmak üzere kadın destek evlerini, ekonomi müdürlüklerini, şiddetle mücadele birimlerini yeniden açacağız. Toplumsal cinsiyet eşitliğine duyarlı bütçeleme yapacağız” diyor ve ardından ekliyor: “çok dilli, çok kimlikli, çok kültürlü Mardin’in tekçi anlayışa geçit vermeyecek kadar farkındalar her şeyin. Kadınlar ivmedir. Partimiz etrafında kenetlenecektir.”
Gençler destek istiyor
Mardin Yalım Gençlik Spor Kulübü Başkanı Mehmet Nur çakas: “Seçimlere doğru giderken seçilecek başkanlardan gençler için bazı taleplerimiz var. Gençleri kötü alışkanlıklardan kurtarmak, sağlıklı yaşamalarını sağlamak en azından buna aracı olmak yerel yönetimlerin de görevi. çok yetenekli gençlerimiz var. Uzak yerlere gitmelerini istemiyoruz. Burada valiliğe de başvurduk. Ancak maalesef destek görmedik. Yapılan şey başvuran her takıma aynı renk eşofman dağıtmak. Sahaya çıktığımızda takımları birbirinden ayırt etmek bile zor. Seçimde kim kazanırsa taleplerimiz hazır. Bir kulüp binasına ihtiyacımız var. Sentetik bir sahaya ihtiyacımız var. Belediye bütçesinin yüzde 2’si spor için ayrılması gereken bütçe ise seçilen parti bizi duysun. Para istemiyoruz, olanak sağlasınlar. Gençlerimiz sokaklara düşmesin.”
Halk her şeyin farkında
Mardin Mazıdağı Eşbaşkan Adayı Nalan Özaydın: “ilçemiz 37 bin nüfuslu bir ilçe. Kadın nüfusu çok olan bir ilçe. ilçemizde kadınların sorunlarını dile getirebileceği başvurabileceği maalesef mekanlar yok. Kayyum atanmadan önce belediye bünyesinde kadınlara hizmet veren tüm merkezler kapatıldı. çocukların gidebildiği sanat evleri, kültür evleri de kapatıldı. Kayyumlar kadınları eve kapadı. Kadınlar arka plana itildi. Caddeler, sokaklar kadınlara kapatıldı. ilçede işsizlik had safhada. Ve mevsimlik işçi göçü olan ilçelerden biri. Seçim döneminde çok olumlu tepkiler aldık. Her ne kadar dışarı çıkamasalar da bu koşullarda gönülleri bizden yana. iktidarın yaptıklarının farkındalar. Birçok projemiz var. Kadınlara mesajım şudur ki: Gelin 31 Mart’ta hep beraber yaşamı örelim.”
Nusaybin 31 Mart’ı bekliyor
Mardin’in en büyük ilçelerinden biri olan Nusaybin’in HDP açısından farklı bir önemi var. Eşbaşkanlık sistemi öncesi kadın kotası olan Nusaybin kadın belediye başkanları tarafından yönetilmiş. Nusaybin halkının kanıksadığı bu durum belediye başkanına ve partisine verdiği destekle de tescilli. ilçe nüfusu 105 bin 856. ilçede Kürtler, Araplar, Süryaniler ağırlıklı nüfusu oluşturuyor. Kuzey Suriye sınırında bulunan ilçe Kamişlo’ya 1 kilometre mesafede. ilçe millattan önce 2270 yılında kurulmuş. Zamanının en büyük ticaret merkezi. ilçede çok sayıda tarihi yapı mevcut. ilçede 14 Mart 2016’da sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Yasaklar sırasında 93 sivilin öldürüldüğü kayıtlara geçti. tarihe Nusaybin davası olarak geçen dosya ise yasaklar sırasında 76 kişinin çatışma ortamından tahliye edildikten sonra tutuklanması.
Aralarında 17 çocuğunda olduğu bu kişilerin 19 ayrı suçtan yargılanmaları sürüyor. Yasaklar sırasında Abdülkadir Paşa, Fırat, Dicle, Yenişehir ve Zeynel Abidin mahalleleri yıkıldı. Diğer kentlerde olduğu gibi yıkılan her mahalleye tOKi binaları inşa edildi HDP Nusaybin Belediyesi Eşbaşkan adayı Semire Nergis. uzun yıllar kadın hakları mücadelesi içinde yer almış bir savunma insanı. Nusaybin’in tarihinin köklü olmasının insanlarının kararlılığıyla ve felsefik dünya görüşünün genişliğiyle paralel olduğunu düşünüyor. Bir birikimdir kültür diyor ve ekliyor: “Bu kültürle yetişmiş insanlar örgütlü ruhlarıyla bu dönemde kararlı bir şekilde sandık başına gidecek.”
Semire Nergis 31 Mart’ın Nusaybinliler için de heyecanla beklenen bir tarih olduğunu aktarıyor ve umutlu olduğunu söylüyor. Kayyumlarla beraber birçok çalışmanın son bulduğunu gördüklerini, özellikle emek örgütlülüğünü önemsediklerini, kadın ve çocukların yanı sıra ilçede bulunan yaşlı nüfusun da ciddi sorunlar yaşadığını, bu gerçeklikle çalışacaklarını aktarıyor. engelliler için de projelerinin olduğunu hatırlatıyor. Ve duygularını şöyle dile getiriyor: “Bu şehrin yönetimine adayız diyoruz. Bu şehirde dil, din, dinsel kimlik ayrımı yapmadan hizmet vereceğiz. ilçede sadece Kürtler yok. Yaşayan tüm halklara eşit mesafede olacağız. Oyunuzu kendinize verin diyoruz. Beyaz bir Nusaybin mor bir Nusaybin için çalışacağız. Biliyoruz ki: Özellikle İstanbul Sözleşmesi, CeDAW, 6284 sayılı yasa kapsamında kadının desteklenmesinin devletin resmi olarak imza koyduğu anlaşma ve sözleşmelere sahip çıkması ve bunun gereğini yapması gerekiyor.” Erdoğan’ın ve diğer hükümet yetkililerinin kayyumların halktan rağbet gördüğünü söylemesine atıfta bulunan Nergis, “eğer öyleyse sandık buradadır 31 Mart buradadır diyoruz” şeklinde konuştu.
30 Mart 2014 Yerel Seçimleri
Bağımsız (BDP): %52,2 180 bin 420
AKP: %37,4 129 bin 239
SP: %2,6 8 bin 846
HÜDA PAR: %2,3 7 bin 806
7 Haziran 2015 Genel Seçimleri
HDP: %72,06 278 bin 690
AKP: %19,91 76 bin 997
Bağımsız: %4,13 15 bin 953
CHP: %1,35 5 bin 238
24 Haziran 2018 Genel Seçimleri
HDP: %59,28 235 bin 453
AKP: %30,42 120 bin 839
CHP: %3,31 13 bin 149
MHP: %2,62 10 bin 426