Tecridin kaldırılması talebiyle açlık grevine başlayan HDP’lilere ikinci kez polis baskını düzenlendi. Uzun namlulu silahlarla düzenlenen baskında milletvekilleri polis tarafından darp edilirken 7 kişi ise gözaltına alındı
PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle 123 gün önce Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in başlattığı açlık grevine katılanların sayısı artarken hükümete tecridin kaldırılması yönünde çağrılar da devam ediyor. 66 cezaevinde 300’ün üzerinde tutuklunun başlattığı açlık grevi eylemi 85. gününe girerken, hükümetin talepler konusunda herhangi bir adım atmaması üzerine PKK ve PJAK’lı tutukluların tüm cezaevlerinde başlattığı açlık grevi ise 10. gününde. Avrupa ve Ortadoğu ülkelerinde de yurttaşlar aynı taleple açlık grevine başlamıştı. Fransa’nın Strasbourg kentinde gazeteci, siyasetçi ve Birleşik Krallık Bölgesi’ne bağlı Galler’de İmam Şiş’in başlattığı açlık grevi eylemi 84. gününde. Kanada’nın Toronto kentinde Yusuf İba’nın eylemi 58., yine Irak Federe Kürdistan bölgesinde Nasır Yağız’ın eylemi 110., Maxmur’da Fadile Tok’un eylemi 50. gününde.
HDP Diyarbakır Milletvekili Dersim Dağ ve 5 HDP’linin süresiz-dönüşümsüz açlık grevi eylemi ise 8. gününe girdi. Önceki gün HDP Van Milletvekili Tayyip Temel ve Murat Sıraç’la birlikte 2 HDP’li üye daha Diyarbakır İl Binası’nda süresiz-dönüşümsüz açlık grevine başladı. Daha önce de İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun talimatı üzerine polis tarafından basılan HDP İl Binası önceki akşam saatlerinde de çevik kuvvet ve özel harekat polisleri tarafından basıldı. Dış kapı ve pencereleri kırarak içeri giren kar maskeli Özel Harekat polisleri uzun namlulu silahları milletvekilleri Tayyip temel ve Murat Sarıç’a doğrulttu. Tekme ve yumruklarla milletvekillerini darp eden polisler açlık grevinde bulunan parti üyeleri Salih Cansever, İsmet Yıldız, Sevican Yaşar, Salih Tekin, Bilal Özgezer, Abdulhalik Kurt ve Yusuf Ataş’ı gözaltına aldı. Gözaltına alınanlar İl Emniyet Müdürlüğü TEM Şubesi’ne götürüldü. Polis gözaltından sonra da il binasının etrafındaki ablukayı sürdürürken parti binası önüne gelen halk gece geç saatlere kadar sloganlar atarak bekleyişini sürdürdü.
‘Moğol istilası gibi’
HDP Diyarbakır İl Örgütü düzenlenen baskına işlişkin kitlesel basın açıklaması yaptı. Açlık grevi eyleminde olan milletvekilleri Dersim Dağ, Tayip Temel ve Murat Sarıç, bölge milletvekilleri, partililer ve çok sayıda yurttaşın katıldığı açıklama öncesi, polis il binasını yine abluka altına aldı. Açıklamaya izin vermeyeceklerini belirten polis müdürüyle Diyarbakır Milletvekili Musa Farisoğulları, arasında tartışma yaşandı. Polis müdürünün il binasına geçmelerini istemesine, HDP’lilerin tepki göstermesi üzerine ilgili polis, “Ben devletim” diye konuştu. Milletvekili Farisoğulları ise “Senin gibi devlet olmaz olsun” diyerek karşılık verdi ve açıklamanın il binasının önünde yapılacağını söyledi. Polisin müdahale tehditlerine rağmen açıklama yapan Farisoğulları, “Anayasal kurum olan siyasal partiyi, elinizi kolunuzu sallayarak basamazsınız. Hukuksuzluktur. Uğraşlarımıza rağmen bizi linç ettiler” dedi. “Bizi katletmek için gelmişlerdi” diyen Farisoğulları, “Halka duyulan kin ve nefret, gelinen aşamada kitlesel katliamla karşı karşıya olduğumuzu belirtmek istiyorum. Halkın iradesiyle seçilen vekiller olarak yaka paça linç edildik. Parti yöneticilerimiz ve herkes katliamla karşı karşıya kaldı. Nasıl girdiler; Moğol istilası gibi. En meşru talep olan açlık grevinde bulunan arkadaşlarımız yaka paça gözaltına alındı” diye belirtti. Taleplerinin demokratik olduğunu yineleyen Farisoğulları son olarak gözaltında açlık grevine devam eden partililerin derhal serbest bırakılmasını istedi.
TJA: Herkesi tecridi kırmaya çağırıyoruz
Tevgera Jinên Azad (TJA) Biyarbakır HDP il binasında açlık grevinde olan HDP’li vekillere ve üyelerine yönelik polis saldırısına ilişkin yazılı açıklama yaptı. Açıklamasında, TJA aktivisti ve DTK Eşbaşkanı Leyla Güven öncülüğünde başlatılan, cezaevlerinden dünyaya yayılan açlık grevi eylemcilerine dönük saldırıların arttığına dikkat çeken TJA şunları söyledi: “Kalıcı barışın teminatı olan Öcalan üzerindeki mutlak tecrit, aynı zamanda insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur. Bu suçta ısrar eden AKP-MHP ittifakının tutumuna karşı yüzlerce kadın ve siyasi tutuklu açlık grevlerine katılarak mücadeleyi büyüttü. Bu temelde başta kadınlar olmak üzere barışa inanan tüm kesimleri tecridi kırmaya ve saldırılar karşısında ‘Mutlaka Kazanacağız’ şiarıyla direnişi başlatan Leyla Güven ve diğer açlık grevi direnişçileri etrafında kenetlenip mücadeleyi büyütmeye davet ediyoruz.”
Nasır’ın durumu iyi değil
Öcalan’a yönelik tecridin sona ermesi talebiyle açlık grevine giren Nasır Yağız’ın eylemi 109. gününde. Hewler HDP temsilciliğinde eylemini sürdüren Yağız’ın durumu her geçen daha da ağırlaşıyor. Nasır Yağız’ı sağlık durumuna ilişkin bilgi veren annesi Muazzez Yağız oğlunun durumunun daha da ağırlaştığını belirtti. Anne Yağız, sadece Nasır Yağız’ın değil Leyla Güven ile diğer direnişçilerin de sağlık durumlarının kritik bir noktada olduğuna dikkat çekti. Direnişçilerin taleplerini hatırlatan anne Yağız, “Tek isteğimiz direnişçilerin taleplerinin biran önce yerine getirilmesi. Artık yeter, daha fazla annelerin yüreğini yakmasınlar. Çocuklarımız gün be gün gözümüzün önünde eriyor. Derhal harekete geçilmeli. İsteğimiz tecridin biran önce sonlanması ve barışın gelmesi. Hiç bir annenin yüreği artık yanmamalı” diye konuştu.
‘Bu çığlığı büyütmeliyiz’
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası( SES) Eş Genel Başkanı Gönül Erden, açlık grevlerine ilişkin konuştu. Erden, Güven’in eyleminin geldiği aşamanın risklerini hatırlatarak, “Bugün Leyla’nın yaşaması hepimizin yaşaması demektir. Güven’in yaşaması için ses olmak, onun sesine ses katmak için ‘Leyla yaşasın’ diyoruz. Leyla Güven’ in yaşaması demokrasi, barış, bir arada yaşam demek. Bu çığlığı hep beraber büyütürsek, Leyla Güven’le birlikte hepimiz daha güzel bir dünyada yaşayacağız” diye konuştu.
HABER MERKEZİ