Akademisyen Ünsal, insanların hukuk için bedenlerini açlık grevine yatırmasının Türkiye için utanç olduğunu söyledi. Siyasetçi Onur ise, iktidarın sıkıştırılması gerektiğini söyledi
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) ve HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle başlattığı açlık grevi 121. güne girdi. 66 cezaevinde 300’ün üzerinde tutuklunun aynı taleplerle başlattığı açlık grevi 83. güne; PKK’li ve PJAK’lı tutukluların tüm cezaevlerinde başlattığı açlık grevi ise 8. gününe girdi. Irak Federe Kürdistan Bölgesi’nde Nasır Yağız’ın eylemi 108.; Maxmur’da Fadile Tok’un açlık grevi eylemi ise 48.; aynı taleplerle Birleşik Krallık Bölgesi’ne bağlı Galler’de açlık grevine başlayan İmam Şiş’in eylemi 82.; Kanadan’ın Toronto kentinde açlık grevinde olan Yusuf İba’nın eylemi ise 56. gününde. Diyarbakır’da HDP Milletvekili Dersim Dağ ve eylemin başladığı ilk günden bu yana hala gözaltında olan 5 HDP’linin eylemi ise 6. gününe girdi. Leyla Güven ve diğer eylemcilerin sağlık durumu her geçen gün daha kritik bir hal alırken, hükümetin tecridi kaldırarak yasaları uygulamasına dönük çağrılar ve eylemler de artıyor. Mezopotamya Ajansı’na konuşan Akademisyen Fatma Bostan Ünsal ile Sosyal Haklar Derneği Genel Başkanı Melda Onur, hükümeti adım atmaya çağırdı.
Türkiye için utanç
Akademisyen Fatma Bostan Ünsal, Türkiye’de hak ihlalleri ve büyük hukuksuzluklar yaşandığını belirtirken, Güven’in öncülüğünde başlayan eylemin tamamen yasal hakların talebi ve istemi olduğunu vurguladı. Ünsal, “Anayasamızda yazan hukuki haklarının uygulanması ve normal prosedürün işlenmesi için yapılan bir grevdir. Yani Türkiye’de hukukun işlemesi için insanların bedenlerini ölüme yatırması Türkiye için utanç vericidir. Kendi iç hukukunuzda yazmış olduğunuz bir şeyi uygulamanız gerekiyor. Açlık grevleri insanların sorunlar karşısında çözüm bulamadığı son bir çaredir aslında. Bir an önce Türkiye’nin kendi hukukuna dönmesi ve kendi hukukunu uygulaması gerekir” dedi.
İktidarı zorlamalı
Barış süreçleri iktidarların arzu ve isteklerine göre başlayıp bitirilemeyeceğini ifade eden Melda Onur ise, iktidarın, barış talebine bu kadar sesiz kalmasının doğru olmadığını belirtti. 8 Mart dolayısıyla kadınların yaptığı toplantılara dikkat çeken Onur, “Ama biz barış toplantılarını İstanbul’da yaptığımız zaman bu işi çözebileceğiz. Sadece burasıyla kısıtlı kalmamalı. Belki yurt safına yayılabilirse Leyla Güven de açlık grevine son verip başka bir mücadele yolu tutar diye umuyorum. Yoksa bu iktidardan bir beklentim yok. Bu ülkede daha önce de böyle bir şey olmuştu, ama müzakere ve diyalog yoluyla çözüldü” dedi.
İSTANBUL