Kadın Gazeteciler’den 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için açıklama. Gazeteciler “Kadın durursa hayat durur” sloganıyla dünyada ve Türkiye’de yapılacak olan 8 Mart kadın grevine destek çağrısında bulundu
Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu ve Etkin Haber Ajansı (ETHA), 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde “Kadın durursa hayat durur” diyerek dünyada ve Türkiye’de yapılacak olan 8 Mart kadın grevine destek amacıyla İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şube binasında basın toplantısı düzenledi. “Kadın durursa hayat durur, kadın grevine ses veriyoruz” pankartının asıldığı toplantı salonuna çok sayıda gazeteci de katıldı.
‘Biz de varız’
Basın açıklamasını Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu üyesi Kesire Önel yaptı. Yarın dünyada 50’den fazla ülkede kadınların, “Kadın durursa hayat durur” diyerek 8 Mart kadın grevini yapacağını hatırlatan Önel, “Erkek egemen iktidarlara karşı evde, işte, sokakta, okulda kadının yaşam hakkına ve emeğine sahip çıkacak. Kadın cinayetlerine, tacize, tecavüze ve kadın emeğinin yok sayılmasına ‘Dur’ diyecek. Kadın düşmanı politikalar ile cinsiyet eşitsizliğini derinleştiren, erkek yargı aracılığı ile taciz, tecavüz ve kadına yönelik şiddeti meşrulaştıran, kadının ev içi emeğini yok sayan ve cinsiyetçi medya aracılığı ile kadın düşmanlığını her gün yeniden örgütleyen erkek egemen sisteme inat tüm dünyada kadınlar ‘Biz de varız’ diyor” dedi.
‘Medya erkek tekelinde’
Önel devamla şunları ifade etti: “Kadınlar işe gitmeyerek, ev işi yapmayarak, iş yerine geç giderek, sosyal medyadan destek açıklamaları yaparak, tüketmeyerek kadın grevine ses verecek. Kadın grevi ile yaşamın yarısı olan kadınların emeğinin de görünür olmasını sağlayacak. Türkiye’de ise kadınlar, çocuk istismarını affedecek yasa tasarısı, politik kadınların tutuklama ve gözaltı saldırıları ile sindirilmeye çalışılması gibi politikalarla karşı karşıya” diye konuştu.
Medyanın erkek tekelinde oluşunun kadın düşmanlığını arttırdığına da dikkat çeken Önel, “Kadın gazeteciler alanda mobbinge ve tacize maruz kalıyor, basının yayın kuruluşlarının eril dili ve haber anlayışı ile kadınlar ancak 3’üncü sayfa haberlerinde yer buluyor. Bizler bir taraftan görünmek istemeyen emeğimize sahip çıkarken, diğer taraftan da muhalif basını sindirme politikalarının hedefi oluyoruz. Batman’da çocuk istismarını haber yapan Gazete Şujin muhabirlerinin tehdit edilmesi, Êzidî kadınların yaşadığı insanlık dışı muameleyi gündeme taşıyan Zehra Doğan’ın tutuklanması ve son olarak Ankara’da polisin tacizine uğrayan Merve Demirel’in yaşadıklarını kamuoyuna duyuran Derya Okatan’ın gözaltına alınması tesadüf değildir. Kadın gazeteciler ve kadından yana haber anlayışını ortaya koyanlar, erkek egemen iktidarın tekerine çomak sokuyor” diye belirtti.
‘Kadın durursa dünya durur’
Emekçilerden, kadınlardan saklanan gerçekleri kamuoyuna duyurmayı sorumluluk kabul eden onlarca meslektaşlarının tutuklu olduğunu da sözlerine ekleyen Önel, “Bizler medyanın erkek egemenliğine, kadını suçlu gösteren veya magazinsel haberlere konu edinen bu anlayışa karşı çıkıyoruz. Eylem alanlarında erkek muhabirler tarafından tacize uğramanın, taciz ve tecavüzü aklamaya çalışan habercilik dilinin, kadın cinayetlerini 3’üncü sayfalarda kısacık bir haber olarak yer almasının basın özgürlüğü olmadığını çok iyi biliyoruz. Bu nedenle yarın dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yapılacak olan 8 Mart kadın grevini destekliyoruz. Biliyoruz ki ‘Kadın durursa dünya durur” diyerek tüm kadın basın çalışanlarını kadın grevine ses vermeye çağırdı.