Muhalefeti hedef alan söylemleri ile tepkilerin odağındaki isim olan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, katıldığı Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası’nda gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Bu seçimin en çok ilgilendirdiği bakanlığın İçişleri Bakanlığı olduğunu söyleyen Soylu, Türkiye’nin “siyasal istikrar, ekonomik istikrar ve güvenlik istikrarı” olmak üzere üç temel paradigmasının olduğunu belirtti. Soylu, izlenen politikalar nedeniyle Hükümet cephesinde yerel seçim sonuçlarına dair duyulan kaygıları “Allah muhafaza, eğer Türkiye 31 Mart akşamı hükümetin ve Cumhur İttifakı’nın zayıflığıyla çıkarsa, kaymakamlar, valiler Doğu ve Güneydoğu’da 6 yaşındaki çocuklara maskara olur” sözleriyle dile getirdi.
Siyasal istikrarın, Türkiye’nin güvenliği açısından önemli olduğu üzerinde duran Soylu, “Siyasal istikrar olmazsa öbür taraftan güvenlik istikrarını sağlayamazsınız” dedi. Soylu, Türkiye’nin özellikle 6-7 yıldır çok ciddi bir saldırıyla karşı karşıya olduğunu belirterek, şunları ekledi: “Hepimiz yaşıyoruz bunu. Gezi’den başlayan, Irak’ın kuzeyinde bir devlet kurulmasına kadar, Afrin’de terör örgütünün özellikle ABD tarafından bir şekilde desteklenmesine, Türkiye’ye kimisi darbe, kimisi dolaylı sıkıştırma, kimisi hareket kabiliyetini daraltma, kimisi Avrupa’da ve dünyada Türkiye’yi yalnızlaştırmaya çalışma ve Türkiye’ye hakaret etme gibi bütün projelerle son 6-7 yıldan beri uğraşıyoruz.”
‘Sokağa çıkamazlar’
Türkiye’nin bütün bu saldırılara karşı önemli direnç testleri ortaya koyduğunu, bu süreçte sistemini değiştirdiğini kaydeden Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şimdi önümüzde 4.5 yıl var. Eğer biz bu 4.5 yılı çok iyi kullanırsak… Ne olur, 31 Mart’ta zayıf çıkarsak, içerisinde HDP’nin de PKK’nın talimatlarının da bulunduğu ittifak, Türkiye’ye 4.5 yılı zehir, zindan eder. Bu kadar açık ve net. Biz, bunları söylemek zorundayız. Çünkü belki bu meselenin en çok ilgilendirdiği alan iç güvenliktir. Yani bizim sorumlu olduğumuz alandır. Bunu bugüne kadar eğer yönetebiliyorsak, eğer terörden asayişe kadar adımlar atabiliyorsak bunun anlamı siyasal istikrardır, elde ettiğimiz güç ve milletin verdiği destektir. Ama öbür türlü bu ittifak karşısında bir zaafiyet yaşandığı andan itibaren Doğu ve Güneydoğu’da valiler ve kaymakamlar sokağa çıkarmazlar.”
Ortak operasyon iddiası
Bu sözlerine rağmen bölgedeki kayyum memnuniyetinin yüzde 65’in üzerinde olduğunu ileri süren Soylu, İran’la birlikte PKK’ye yönelik operasyon yapacaklarını da ifade etti.
HDP’den ‘edep’ çağrısı
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK) ve Kadın Meclisi yaptıkları yazılı açıklamalar ile İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun partilerine yönelik sözlerine tepki gösterdi. HDP MYK’nin, siyaseten ve insani olarak Soylu’nun seviyesine inmenin mümkün olmadığının belirtildiği açıklamada; “İçişleri Bakanı sıfatıyla bir AKP militanı ve söylem tetikçisi olarak çalışan kişi, siyaset adabını da insani edebi de uzun süredir bir kenara bırakmıştır. Bugün bir kez daha Eş Genel Başkanlarımız Pervin Buldan ve Sezai Temelli’yi hedef göstererek ve hakaretler ederek İzmir’de konuşan bu kişinin seviyesine inmek siyaseten de insani olarak da mümkün değildir. Bu seviyesizliği en sert biçimde kınıyor ve protesto ediyoruz. Küfürbazlığı ve kadına hakareti bir erdem sanan bu kişinin dili ve üslubudur esas zehirli olan. Kaybetme korkusu ile akıl ve izan melekelerini yitirmiş olan bu kişi tarihe kara bir leke olarak kaydedilecektir. Kendi iç kavgasını ve koltuk mücadelesini sürdürmek, başarısızlığını örtmek için kullanılan bu üslup Türkiye toplumunun asla hak etmediği bir düzeydedir. Demokrasi kültüründen zerre kadar nasibini almamış olan bu kişi, toplumda gerginlik yaratarak, söylem kışkırtıcılığı yaparak insanları birbirine düşürme ve düşman etme gayretindedir. Akıl ve vicdan sahibi her yurttaşımızın bu kişinin yapmak istediklerini anladığını biliyoruz. HDP seçmenleri ve Kürt halkı başta olmak üzere tüm halklarımız bu hakaretleri birer birer unutmamak üzere hafızalarına kaydetmektedirler. Hakaret ve küfürlerin cevabı önce 31 Mart’ta verilecektir” denildi.
‘Çöküşü gizleme’
HDP Kadın Meclisi de, Soylu’nin Tire’de yaptığı açıklamalara ilişkin yazılı bir açıklama yayınladı. Açıklamada, Kürtlere ve kadınlara hakaret eden Süleyman Soylu’nun seçim propagandası yapmadığını, ırkçılık ve cinsiyetçilik suçları işlediği vurgulandı. Süleyman Soylu’nun üslubunun mafyavari olduğu tespitinde bulunulan açıklamada, “HDP’ye saldırarak ekonomik krizi, yoksulluğu, yolsuzluğu, hırsızlığı, yayılan açlık grevi direnişlerini ve anketlerdeki çöküşlerini gizleme rolü verilmiştir” denildi.
HABER MERKEZİ