On iki bin yıllık tarihe sahip olan Hasankeyf’e ilişkin AİHM’in kararını değerlendiren sivil toplum ve meslek örgütleri, mücadelenin bitmediğine dikkat çekti. Örgütler, ‘Mücadele ettiğimiz oranda Hasankeyf’in kurtuluşu yakındır’ dediler
Ilısu Baraj suyu altında bırakılmak istenen 12 bin yıllık tarihe sahip Hasankeyf’teki kültürel mirasın korunması için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) yapılan başvurunun reddedilmesine yönelik tepkiler sürüyor. Sivil toplum örgütlerinin temsilcileri Hasankeyf’teki kültürel mirasın korunması için mücadelenin sürdürülmesi gerektiğini vurguladı.
‘Kurtuluş yakındır’
Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi Sözcüsü Rıdvan Ayhan, Hasankeyf’teki kültürel mirasın korunması için uzun süredir çeşitli platformlarda mücadele edildiğini belirterek mücadelenin daha da yoğunlaştırılması gerektiğini söyledi. Baraj yapımının sürdürüldüğünü, barajın ne zaman su tutacağına dair tarihlerde sürekli bir değişlik yapıldığına işaret eden Ayhan, “Yapacağımız mücadeleyle birlikte Hasankeyf’in sular altında kalmamasını sağlamak için kotanın düşürülmesi sağlanabilir. Hasankeyf’te su tutma işlemi başlasa dahi mücadele bırakılmamalıdır. Biz mücadele ettiğimiz oranda Hasankeyf’in kurtuluşu yakındır” dedi. Hasankeyf’in sular altında kalmaması için ellerinden geleni yapacaklarını söyleyen Ayhan, “Su tutulsa dahi barajda biz yeni yerleşkeye götürülsek dahi buraya gelip mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi. AİHM’in kararını değerlendiren Ayhan, “Bu karar mücadelenin bittiği anlamına gelmemelidir. Mücadele devam ediyor” ifadesini kullandı.
‘Hasankeyf’i yok edemezsiniz’
AİHM’in verdiği kararın mücadelelerini etkilemeyeceğini vurgulayan Diyarbakır Ekoloji Derneği Üyesi Bişar İçli, Hasankeyf’in kurtarılması mücadelesine devam edeceklerini söyledi. İçli, “Sözlü anlatımlardan yazılı anlatımlara dek burada yaşanan mücadeleyi aktarmaya devam edeceğiz. Dünya üzerinde benzeri çok az olan tarihi eser taşımalarının Hasankeyf’te yapıldığını söyleyen İçli, “Buradaki tarihi eserler başka bir yere götürülüp etrafları çit ile çevrilerek veya bir alana bırakılarak tarih korunmaz. Bu acı verici bir olaydır. Hasankeyf insanlık tarihidir ve yok edemezsiniz. Doğasına ve tarihine sahip çıkmayanlar geleceği belirleyemez. Biz de bu felsefeyle mücadele edeceğiz” diye konuştu.
‘Hasankeyf’te ihlal yaşanıyor
İnsan Hakları Derneği Batman Şube Eşbaşkanı Devran Yıldız ise Hasankeyf’te hak ihlali yapıldığını ve insanların zorla göç ettirilmesinin insan hakkı ihlali olduğunu vurguladı. Hasankeyf’in dünya ortak mirası listesine alınması gerektiğine dikkat çeken Yıldız, “GAP Projesi çerçevesinde buradaki baraj nedeniyle sular altında bırakılmak isteniyor. Burada sadece göç ettirme ile ilgili bir insan hakkı ihlali bulunmuyor. Burada aynı zamanda özellikle kuşların yaşam alanları da yok edilerek canlıların yaşam haklarıda yok edilmek isteniyor. Burada doğaya yapılmış bir hak ihlali vardır. Çevrecilerin buraya daha fazla sahip çıkması gerekmektedir” ifadesinde bulundu.
‘Hasankeyf hâlâ ayakta’
Makine Mühendisleri Odası Diyarbakır Şubesi üyesi Duygu Bayram, Hasankeyf mücadelesinin henüz bitmediğine dikkat çekti. Basında sürekli Hasankeyf’in taşıma işlemlerinin bitirildiğine ve sular altında bırakıldığı algılarının yaratıldığını vurgulayan Bayram, şöyle konuştu: “Uzun yıllardır Hasankeyf’te bir mücadele bulunuyor. Belki son yıllarda biraz yavaşladı ama halen devam eden bir mücadele var. Geçmişte her türlü eylemler yapıldı ise yeniden yapılarak Hasankeyf’in halen ayakta olduğunu ve unutulmadığını sürekli hatırlatmalıyız. Büyük bir yıkım yaşandı ama mücadelenin de bitmediğini göstermeliyiz” dedi. Mimarlar Odası Diyarbakır Şubesi yöneticilerinden Sevdet Acar’da, “Barajda suyun tutulmaması için rutin olarak burada doğa yürüyüşleri, basın açıklamaları yapmaya devam edeceğiz. Hasankeyf’in kurtarılması için mücadeleyi bırakmayacağız” ifadesinde bulundu.
Metin Yoksu/Batman-MA